Paylaş
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la Astana dönüşü uçaktaki sohbetten çıkarttığım sonuçlar:
GAZ MERKEZİ İÇİN TALİMAT VERİLMİŞ:
1) Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin’le yaptığı görüşmeden oldukça memnun ayrılmış. İki lider birçok konuda fikir birliği sağlamış, hatta eylem kararı almışlar. Başta da Putin’in teklif ettiği ‘Türkiye’yi gaz merkezi yapma’ teklifi geliyor. Erdoğan iki ülke lideri olarak enerji bakanlıklarına talimat verdiklerini söyledi: “Böyle bir dağıtım merkezi için Trakya en önemli yer olarak görülüyor. Biz başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımıza ve Rusya tarafında ilgili kuruma müşterek bir çalışma yapmaları talimatını Sayın Putin ile birlikte verdik. Orada bu çalışmayı yapacaklar. En uygun yer neresiyse bu dağıtım merkezini orada inşallah kurmuş olacağız. Uluslararası bir dağıtım merkezi olacak. Burada bekleme diye bir şey yok. Kararı bugün hemen süratle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımıza verdik. Aynı şekilde aynı anda Rusya’dan (Gazprom Başkanı) Miller de bu toplantıdaydı, o da talimatı aldı. Çalışmaya başlayacaklar.”
Benim gördüğüm, iki ülke büyük bir hızla fizibilite ve altyapı çalışmasına başlıyor... Tabii bu karar Türkiye’nin geleceği açısından muazzam bir gelişmedir. Tarihidir. Çünkü hem gaz tedarikinin merkezi hem de fiyat belirlemede etkili olacak bir Türkiye... Umarım büyük bir hızla gerçekleşir.
F-16 SORUNU:
2) Erdoğan ABD’den gelen son haberden memnun. F-16 satışındaki şartların kalkması için bu adımın atılmasının iki nedeni var. Birisi Cumhurbaşkanı’nın BM toplantısındaki görüşmeleri ve Türk heyetinin Washington’da yaptığı temaslar. Diğeri Erdoğan’ın başta Rusya olmak üzere bölgede uyguladığı açık diplomasi. Akla gelen soru şu: Washington’da “Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerini tehditle çözemeyiz. Ilımlı olalım” fikri mi hâkim oldu? Çünkü tehdidin, şantajın sökmeyeceği bir Türkiye olarak istediğini alma noktasında... Erdoğan ABD’den gelen bu haberi çok önemsemiş. Bu konudaki soruya “Son Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na gittiğimizde orada tabii Amerikalı senatörlerle de görüşmeler yaptım. Onlarla da bu konuları görüştüm. Bu görüşmelerle de aradaki ilişkileri sıcak tuttuk, sıcak tutuyoruz, tutmaya da devam edeceğiz” dedi.
MİÇOTAKİS’E, “O DÜŞÜNSÜN”:
3) Ege adalarının silahlandırılması sorusuna cevap verirken Erdoğan’ın üslubuna dikkatle baktım. Hiç sert değildi. O kadar rahattı ki... Cevap verirken müthiş bir özgüvenle Atina’nın bu çabalarına “sinek vızıltısı” muamelesi yaptı. ABD’den gelen son haber, Yunanistan’ın istediği Türkiye ile ABD’yi karşı karşıya getirme çabasının boşa çıktığı anlamına geliyor... Özgüvenin arkasında elbette Türkiye’nin askeri gücü var. Hatta cevabının sonunda (Miçotakis’e doğru) “O düşünsün” diyerek bu özgüveni açıkça gösterdi.
ABD İLE YENİDEN YAKINLAŞMA:
4) F-16 kararının ardından ABD’ye karşı daha ılımlı bir üslup gelişeceği izlenimini edindim... Bu noktada Türkiye’nin ABD ve Rusya dengeleri açısından pozisyonunun kuvvetlendiğini görüyorum. Erdoğan’ın şu sözünün de altını çizmekte fayda var: “Özellikle F-16 konusunda bu son atılan adımlar veya son gelişmeler bir şeylerin değiştiğini gösteriyor. Tabii bütün bu adımları aynı anda Rusya da takip ediyor. Ne oluyor, ne gidiyor?”
TÜRKİYE, RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI İÇİN GÜVEN NOKTASI:
5) Cumhurbaşkanı bu konuda tek şey söyledi ama mesajı derindi. Erdoğan, barış ve arabuluculuk için Türkiye’ye güvenin sürdüğünü söyledi: “Türkiye’nin arabuluculuğu hususunda Rusya’nın da diğer bazı ülkelerin de Türkiye’ye olan güvenleri aynen devam ediyor. Bu konuyla ilgili, Kerç Köprüsüyle ilgili hassasiyetleri de yine kendisiyle paylaştık. O da bize bazı teknik bilgileri de verdi ve biz aynı hassasiyeti koruyarak çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Türkiye’ye olan güvenin devam etmesi de bizi ayrıca mutlu etti.”
Benim anladığım bir ateşkes ihtimali için kafasında bir formül var. Putin’le yaptığı görüşmeden bu konuda olumlu mesajlar almış...
ERMENİSTAN’LA YENİ DÖNEM:
6) Erdoğan-Putin görüşmesi Azerbaycan-Ermenistan krizinin çözümü için de kapıyı aralamış.
MÜTHİŞ BİR SEÇİM STARTI GELİYOR:
7) Yazının başında Erdoğan’ın moralinin çok yüksek olduğunu yazmıştım. Bunda dış politikadaki olumlu gelişmelerin payı olduğu kadar, iç politikadaki gelişmelerin de etkisi olduğunu gördüm. Belli ki bir dönem “AK Parti’de düşüş var” iddiaları Erdoğan’ı hiç etkilememiş. O bildiği yolda yürümüş ve şimdi artan oylar ve moralle müthiş bir starta hazırlanıyor. 28 Ekim’de açıklayacağı Seçim Vizyon Belgesi için de “Biz, iddia sahibiyiz, öyle çıktık yola. Gayet güzel bir çalışma var. Çok farklı bir sunumla inşallah tüm ülkemize hitap edeceğiz” dedi.
BAKANLARA ESPRİLİ ÖVGÜLER
Sohbetin bol kahkahalı bölümü Erdoğan’ın bakanlara yaptığı esprilerdi. Örneğin “Türkiye’nin Asya ve Avrupa’nın iki yakasını bir araya getirmeyi amaçlayan politikası” cümlesiyle başlayan soruya Erdoğan’ın verdiği şu cevap: “Evet, bakın Sayın Çavuşoğlu’nun iki yakası nasıl bir arada. O bunu yapıyor...”
Aynı şekilde “Kanal İstanbul” projesi için de Erdoğan’ın bu defa Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nu göstererek verdiği cevap: “İşte iki yakası bir arada Adil Bey. O da bunu yapıyor...”
NEDEN TARİHİ BİR GEZİ
Ben dönüş yolunda Türkiye için tarihi bir görüşmenin ardından morali yüksek bir Erdoğan gördüm.
Peki, bu gezi neden tarihi bir geziydi?
Çünkü bir yandan dünya barışı için umut haline gelmiş Türkiye Cumhurbaşkanı’nın başarısı, diğer yandan Türkiye’nin geleceği açısından milat olabilecek bir “doğalgaz ve nükleer enerji atılımı”.
Bu elbette bir lider için, bir siyasetçi için mutluluk verici bir gelişmedir.
Evet Kazakistan gezisi sonrası şunu söyleyebilirim: Savaşın içinden barış çıkartan bir ülke olarak dünya enerji arzının kilit taşlarından biri olma yolunda önemli bir adım atılıyor. Hayırlı olsun.
UÇAKTA SORULARI YANITLADI
BAŞÖRTÜSÜ DÜZENLEMESİ
Başörtüsü konusunun anayasaya girmesine ilişkin Erdoğan şunları söyledi: “Burada fazla madde olmasından yana değiliz. Sadece başörtüsü olayı değil, en önemli derdimiz olan aile konusunu da yine bu düzenlemeye koyalım istiyoruz. Gündemde böyle bir şey yokken bayram değil, seyran değil meselesi. Böyle bir noktaya geldi iş. (Kılıçdaroğlu) Sorun çözülmüşken niye bunu gündeme getirdi, anlamak da mümkün değil.”
ASGARİ ÜCRET
Cumhurbaşkanı Erdoğan merakla beklenen asgari ücret zammına için “Şu anda konuyla ilgili çalışmaları başta Vedat Hocamız olmak üzere arkadaşlarımız yapıyorlar. İnşallah bundan öncekilerden çok farklı bir hazırlığın içinde olduğunu biliyorum” dedi.
ÇELEBİ’NİN AK PARTİ’YE KATILIMI
“(AK Parti’ye geçen eski CHP milletvekili Mehmet Ali Çelebi dışında başka isimlere davetleriniz olacak mı) Her şeyden önce bizim davetimiz her zaman bakidir. Kapı açık. Biz kapımızı kimseye kapayamayız. Yeter ki gelenin milli ve yerli yanı güçlü olsun. Mehmet Ali Bey kendisi de açıklama yaptı. İnşallah çarşamba günü grup toplantısında da rozetini bizzat takacağım.”
KANAL İSTANBUL
“Dünyanın şu anda en çok odaklandığı konu çevrecilik. Biz Kanal İstanbul ile çevrecilikte de dünyaya örnek bir ders vereceğiz. Boğaz’da bir defa ciddi manada bir çevre tehdidi var. Her an, her şey olabilir. Biz, hiçbir zaman Sarayburnu’ndaki, Selimiye’nin önündeki Independenta yangınını unutmayız.”
Paylaş