‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular

1) Sakın başlıkta cinsiyetçilik yaptığımı sanmayın.

Haberin Devamı

Tam tersine...

Yıllarca “elinin hamuruyla” diye başlayan sözlerle; kadını ikinci plana atan o köhne zihniyete karşı...

‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular

O kadar anlamlı bir haber okudum ki.

Gurur duydum. Mutlu oldum. Hatta Duygu Hanım’ın sözlerini duyunca...

Bir kahkahayla “Oh beeee” dedim.

“Elinin hamuru” bakışlı o kafaya karşı bu kadar mı anlamlı bir cevap olur?

Biraz sabır ve sırasıyla anlatayım... Duygu Hanım, Türk Havacılık Uzay Sanayisi’nde (TUSAŞ) başmühendis olarak çalışıyor.

Şu andaki görevi o kadar önemli ki... Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Nefes” adını verdiği helikopterleri yaratıyor.

Duygu Barın.

15 yıldır TUSAŞ’ta görev yapıyor.

Peki nedir bu helikopterler?

Ne işe yarayacaklar?

Haberin Devamı

Duygu Hanım T-70 adı verilen bu helikopteri tasarlayan, üreten ekipte.

Ve şöyle tarif ediyor:

“T-70’ler, Skorsky tarafından geliştirilen S-70 helikopteri baz alınarak, birçok bileşeninin lisansı altında Türkiye’de üretiliyor...”

Kara ve Hava Kuvvetleri... Jandarma. Emniyet genel müdürlüğü kullanıyor...

Ve şimdi de orman yangınlarına karşı geliştirilen “Nefes” helikopteri.

Önümüzdeki hafta ikinci “Nefes” de OGM’ye teslim edilecek.

‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular
T-70'in başmühendisi Dr. Duygu Barın

2) PASTALI POĞAÇALI DEVİR TESLİM TÖRENİ

Şimdi gelelim yazının başlığına...

Neden “elinin hamuruyla”?

Anlatayım.

Pilot Albay Hande Tunç emekli olmadan önce, T-70 helikopterlerini KKK adına teslim alıyordu. Helikopteri üreten başmühendis Duygu Barın’la da böyle tanışıyorlar.

‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular
Emekli albay pilot Hande Tunç

Hande Albay TSK’da 25 yıl süreyle verdiği sayısız hizmetlerden sonra emekli oluyor.

Ve OGM’de pilot olarak göreve başlıyor.

Sonrasını DHA Ankara’dan Oğuzhan Sarı ve Canberk Öztürk’ten dinleyelim.

Önümüzdeki bir kaç hafta içinde“Nefes” helikopterinin Orman Genel Müdürlüğü’ne (OGM) ikinci teslimi yapılacak.

Haberin Devamı

Başmühendis Duygu Hanım anlatıyor: “Hande Albay ile helikopterlerin kabul sürecinde aramızda çok güzel bir dostluk oldu. Helikopteri teslim almaya gelirken çok güzel bir tatlı yapıp gelmişti ve herkes çok şaşırmıştı. Ben de daha sonrasında bir poğaça yapıp getirdim. Bir tarafta ürün başmühendisi, bir tarafta helikopter pilotu ama bir taraftan da mutfak hazırlıklarıyla, ‘Türk kadını olarak her işi de yaparız’ tadında bir şey oluşturduk. Şimdi Hande Albay emekli oldu TSK’dan. Ve OGM’ye ilk teslim ettiğimiz T-70’in pilotu. Bu ikinci teslimatı da Hande Albay’ımla birlikte çok başarılı bir şekilde yapacağımıza eminim.”

‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular

Arkadaşlar, bu sözleri, bu samimiyeti ve bu “kadın olma özgüvenini” okuyunca inanın o kadar etkilendim ki...

Haberin Devamı

Başlıkta “elinin hamuru” derken işte bunu kastediyordum.

Helal size Albayım...

Helal size başmühendisim.

Türkiye’nin güvenliği için, ormanlarımızın geleceği için kendi helikopterimizle kendi pilotumuzla harika şeyler yapıyorsunuz.

Ve en önemlisi...

“Elinin hamuruyla” diye başlayan o kafaya, “pastalı, poğaçalı” en bilimsel ve en keskin cevabı törenle veriyorsunuz.

3) İŞTE O SİHİRLİ SORU

Sözün bu noktasında çok önemli bir detayın da altını çizmeliyim...

Onun için biraz geriye gidiyorum.

Sanıyorum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Külliye’de verdiği ilk 29 Ekim Resepsiyonu’ydu.

Yani yıllar önce...

‘Ellerinin hamuruyla’ Türkiye’ye nefes oldular
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan

Kalabalık bir davetli topluluğu vardı. Biz de Güneri Civaoğlu ile bir kenarda davetlileri izliyorduk.

Haberin Devamı

O sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını yapmaya başladı.

Ve o söz:

“Kötü ev sahibi insanı mal sahibi yapar...”

Ardından...

“Kıbrıs Harekâtı’nda bize ambargo uygulayıp uçaklarımıza tekerlek verilmediği günleri biliyoruz. Ama artık o Türkiye yok...”

O sözleri duyunca Güneri Abi’yle birbirimize bakmıştık.

Sonra aldığım not ve yazdığım yazının özeti şuydu:

“Rahmetli Özal’ın başlattığı savunma sanayisinde bir büyük bağımsızlık hamlesi geliyor.”

Nitekim geçmişte PKK karakolları basıp evlatlarımızı şehit ederken, ABD’den “hava istihbaratı” için yardım istiyorduk. AWACS ve İHA’ları onlar üretiyordu. Bizde yoktu.

İşte o günlerde Erdoğan sormaya başlamıştı:

Biz bunlara mahkûm muyuz, kendimiz yapamaz mıyız?”

Haberin Devamı

İşte o sihirli soru ve asli irade buydu.

Böyle geldi İHA’lar, SİHA’lar... Bayraktarlar. Atak helikopterleri... Yerli savaş uçağı. Kaan... Anka...

Böylece geldik bugüne.

Yani...

Albay Hande ile Başmühendis Duygu’nun buram buram tam bağımsızlık kokan “pastalı poğaçalı” törenlerine...

Yazarın Tüm Yazıları