Paylaş
İçini bir ateş basmıştı...
Ne güzel günlerdi.
Eşi Muhittin Bey’le ilk tanışmaları. Boğaz’da yaşanan o aşk dolu günler.
8.5 metrelik motorsuz kotralarıyla adalara doğru açılan yelkenler... Akdeniz’e inen ilk amatör denizciler...
Bir anda gözünün önünde belirmişti.
“Tamam” dedi ve yardımcısıyla birlikte Nuran Alkor’un Silivri sahilindeki evine doğru yola çıktılar.
O gün biraz dinlendi.
Ertesi sabah sahilde bir yürüyüş. Ve gözü yine enginlerdeydi.
Mayolarını giydiler. Ve öylece bıraktı kendini denize. Başladı eski günlerdeki gibi kulaçlara.
Bir-iki kulaç derken, sol kolundan göğsüne, oradan midesine kadar bir kramp... Acı...
Sonrası kaldı...
Türkiye’nin ilk kadın yarış yat kaptanı Necla Öney’i 90 yaşında böyle kaybettik.
Aslında yarıştan çok denizleri gezmeyi sevmişti.
Daha küçük bir kızken Atatürk’le tanışmış, gökyüzündeki Sabiha Gökçen’in denizdeki hali gibi bir kaptanlık ışığı yanmıştı içinde.
Sonra Türk amatör denizciliğinin efsane isimlerinden Ahmet Muhittin Öney’le evlendiler.
1950’li yıllar.
Cumhuriyet henüz kendine geliyor.
Boğaz’da bir yalıda yaşıyorlar. Denizler ve hayaller arasında gidip geliyorlardı. O yıllar yani...
Türkiye’nin ilk kadın yat yarış kaptanı Necla Öney, İstanbul - Kuşadası arasında yapılan Akdeniz Kupası yarışını kazandıktan sonra ‘’Sim’’ isimli teknesi ile galibiyet pozunu böyle vermişti.
Hem patron hem de babacan Hulusi Kentmen’in fuları... Zengin kız-fakir erkek filmleri, Ayhan Işık, Ediz Hun, Sadri Alışık. Şımarık Filiz Akın, külhan Fatma Girik... Sonradan gözleri açılan Selma Güneri... Ve Ekrem Bora’dan kurtulmaya çalışan Türkan Şoray...
Yalılarla arka sokaklar arasındaki Yeşilçam masalları...
İşte yalı tarafının hikâyesidir bu...
FECRİ EBCİOĞLU BU SÖZLERİ ONUN İÇİN YAZMIŞ
GÜZEL BİR KIZ YAŞARMIŞ BOĞAZİÇİ’NDE
Evet bu ölüm haberiyle Türkiye’nin ilk kadın yarış kadın kaptanını yazmak istedim.
Ve elbette Türkiye’nin o günlerini.
Giyimlerini, tarzlarını, yaşam zevklerini, nezaket ve üsluplarını anlatmak için fotoğraflarına bakmak bile yetiyor.
Necla Kaptan’ın ölüm haberi gelince, internet üzerinde kısa bir araştırma derken, gazeteci arkadaşım Emre Aygen’in şu yorumuna rastladım:
“Necla Öney’i kaybettik. ‘Bak bir varmış, bir yokmuş eski günlerde. Güzel bir kız yaşarmış Boğaziçi’nde’ şarkı sözleri Fecri Ebcioğlu’nun kaleminden en çok sevilen şarkı olmuştu. Boğaziçi’ndeki güzel kız da Necla Teyze idi.”
İnanamadım.
Bir dönem ağızlardan düşmeyen o şarkı...
1961’de Fecri Ebcioğlu Türkiye’de ilk kez bir yabancı parçaya Türkçe sözler yazmıştı... Böylece Türk popunda “aranjman” dönemi başlamıştı.
O dönem İlham Gencer söylemişti... Sonra Gönül Yazar ve şimdilerde Mabel Matiz..
“Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerde...
Güzel bir kız yaşarmış Boğaziçi’nde...”
İşte o güzel kız Necla Öney’di.
Masal değil, gerçekti.
Ama bir masal gibi yaşamışlardı o günleri.
ORHAN BORAN’LA SOHBET
YouTube’a bir kez daha teşekkür ki...
Zaman tünelinden Orhan Boran’ın Necla Öney’le sohbetini getiriyor önüme.
Orhan Boran’ın o nezaketi... Necla Hanımefendi’nin tevazuyu samimiyetle ördüğü o anlatımı...
Ben kısa bir alıntı yapayım. Ama siz lütfen izleyin...
Orhan Boran: Hanımefendi, sizin deniz aşkınızın kaç yaşında başladığını merak ediyorum, tabii bir mahzuru yoksa efendim?
Öney: Efendim ben Kadıköy doğumluyum. Çocukluğum, ilk gençlik yıllarım Moda, Suadiye sahillerinde geçti. 1951 yılında eşimle evlendik. O da Anadolu kıyısında büyümüş. Müşterek bir hobi oluşturalım düşüncesindeydik. Ben hep deniz ve yelken ağırlıklı düşünüyordum. O Boğaz’da yaşadığı için bir sürat motoru vardı. Derken bir tanıdığımız bizi yelkenli kotrasına davet etti. Ve Adalar’a kadar yelkenle gittik... Muhittin de sevdi. 1952 senesinde Anadoluhisarı’nda yalıda oturuyoruz. Baktım bir hazırlık var. Tonoz atma hazırlığı. Ben görmemezliğe geldim. Çünkü bir sürpriz. Derken 8.5 metrelik teknemiz geldi. Adını Keyfim koyduk. Ama motoru yok...
İşte böyle başlamış Boğaziçi’nden engin denizlere çıkan aşk ve deniz macerası.
Birlikte ilk seyahatlerinde Gölcük’e doğru yelken açıyorlar. Vardıklarında telefonlar çalışmadığı için telgraf çekiyorlar.
Sonra Akdeniz’e iniyorlar. Korfu’ya açılıyorlar. Kıbrıs’a geçiyorlar.
Yarışlar... Başarılar... İlk yarışçı kadın kaptan olma mücadelesi...
Evet...
Bu pazar istedim ki...
Bir dönem ağızlardan düşmeyen o “Bak bir varmış bir yokmuş” şarkısındaki güzel ve esrarengiz kızı tanıyalım.
Türkiye’nin ilk kadın yarış kaptanı... Necla Öney...
90 yaşında yine denizde kulaç atarken kaybettiğimiz Boğaziçi’nin o güzel kızı..
Demek ki gerçekten varmış...
Ruhu şad olsun...
Paylaş