Bütün eldivenlerimizi çıkartıp, bütün endişelerimizden sıyrılıp, bütün korkularımızdan kurtulup açıkça soralım:
“Burnumuzun dibinde insanlar öldürülüyor. Bir diktatör kendi halkını bombalıyor. Ve bu bombalar bizim topraklarımıza düşüp insanlarımızı öldürüyor. Ama dünyadan bir ses yok. Niye?”
Sorunun neşterini biraz daha derine indirelim:
- Türkiye bir NATO ülkesidir. Ama sınırlarında bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Diktatörün sürdükleri insanlar Türkiye’de acı kamplarına mahkûm edilmektedir. NATO neden sessiz?
- Hadi diyelim NATO hazırlık yapıyor. Peki bu Arap Birliği ne iş yapar?
Cevap benden olsun?
- Bu Arap Birliği yalnızca petrol zenginlerinin kasası için vardır.
- Filistin’de bir çocuk ölmüş... Suriye’de bir kadın elinde bebeğiyle kavrulup kül olmuş... Halepçe’de kimyasal Ali’nin attığı bombalarla insanlar erimiş, kimin umurunda...
- Arap Birliği dünyanın en büyük yatlarıyla Akdeniz’i gezen şeyhlerin, kralların, emirlerin sahte sorumluluk projesidir.
- Bugüne kadar hiçbir konuda bir güç kullanmamıştır. İlahi adalet diye nutuklar atar. Ama sokaktaki öksüzün adaletini bile sağlayamaz.
- Ona izin verildikçe milyarlarca dolarlık silah alır. Ama hâlâ canlı bombadan ileri gidememiştir. Yani o gelişmiş silahları kullanmak yerine garibanları canlı bomba yapıp öldürür.
- Bir tek mimari yaratıcılığı yoktur. Yalnızca parayı verip dünya başkentlerini taklit ettirir.
- Hiçbir zaman bir ulusal kurtuluş savaşı olmamıştır.