Ankara’da ‘Kuzey Suriye’ sorusu

“Çok gerekli olan insani yardımlar ve ticaret için, Irak Kürdistan Bölgesi ile Kuzey Suriye arasındaki sınırın açılışına hoş geldiniz.”

Dün bu mesaj üzerine sordum:

“Kuzey Irak’tan sonra Kuzey Suriye de nesi?”

Bugün soruya devam ediyorum:

“Eğer insani yardım yapacaksanız, 2 buçuk milyon mülteciyi almış olan Türkiye üzerinden niye yapmıyorsunuz?”

Ben Ankara’da böyle bir sorunun büyüyeceğini biliyorum.

Hatta daha ilerisini soruyorum:

“İnsani yardım adı altında, Türkiye’den PYD’ye geçiremeyeceğiniz silahları, Kuzey Irak’tan mı geçireceksiniz?”

Cevap zaten belli değil mi?

O MARŞ İŞGÜZARLIKTI

ERZİNCAN ziyareti sırasında karşılama bandosu İzmir Marşı’nı, Başbakan Binali Yıldırım adına uyarlayıp çalınca tepkiler oldu...

Peki bundan Yıldırım’ın haberi var mıydı?

İzmirli dostlardan gelen sorular üzerine olayın aslını aktarayım.

Başbakan’ın ve ekibinin böyle bir marştan haberi yoktu. Duyar duymaz da önce bandoyu, sonra da belediye başkanlığını uyardı.

Ve yakın çevresine tam olarak şöyle dedi:

“Bu nasıl bir İşgüzarlık!!!”

Ve devam etti:

“Ben her fırsatta Atatürk’ün önemini, büyüklüğünü anlatıyorum. Böyle bir uyarlamaya izin verir miyim!? Biz marşlara uyarlama yaparak değil, yaptıklarımızla, projelerimizle anılmak isteriz.”

Zaten marş çalındığı an, Başbakan müdahale edip şöyle demiş:

“Yapmayın bunları. Doğru şeyler değil. Kimin aklından çıkıyor...”

Dün bu yorumları Başbakan Yıldırım’a yakın bir isimden doğrulattım.

İzmir’e gelince...

İzmir için büyük projeler düşünen Binali Yılıdırım, olay için ‘işgüzarlık’ dediğine göre...

İzmir için konuşulması gereken asıl konu artık şu olmalı:

“Bir İzmir milletvekili Şükrü Saracoğlu’ndan sonra ilk kez başbakan oldu... İzmir bundan nasıl faydalanacak?”

Ben biliyorum ki... Çok faydalanacak.

Siyasetin, kamplaşmaların ötesinde faydalanacak...

Belediye seçimlerinden biliyorum... Binali Yıldırım’da İzmir’den Ege’ye açılan büyük projeler var.

Ve iyi biliyorum ki, kafasına koyduğu projeyi de yapar.

Bunu beklemek hakkımız değil mi?

Biraz da İzmir gülsün.

Mesela...

Karşıyakaspor Kulübü kurtulsun...

Vesselam.

O AŞAĞILIK ADAMIN KARISINA YAPTIĞINI UNUTACAK MIYIM?

BİR kadın düşünün...

Her gün kocası tarafından dövülüyor... Kemer tokasıyla... Balta sapıyla...

Yumrukla... Tokatla...

Her gün dövülüyor...

Kadın sonunda isyan ediyor:

“Yeter artık, polise gidiyorum.”

Aşağılık adamdan cevap:

“Git de göreyim. Sen karakola girerken resmini çekerim. Sonra da benim karı TC’yle işbirliği yapıyor diye dağa gönderirim...”

Yüksekova Kaymakamı İbrahim Çenet’in anlattığı bu gerçeği yazmıştım.

Yazdım ama hâlâ bu iğrenç olaydan kurtulamadım..

Acaba bugün PKK’nın yakıp yıktığı kaç beldede, ilçede böyle bir ‘baskı’ yaşanıyor?

Kaç kasabanın böyle bir sırrı vardır?

Terörün insanların hayatına kurduğu manevi hendekler de var...

O kadının çektiği işte böyle bir ‘manevi hendektir’.