ABD Suriye’den çekiliyor ama bakın nereye giriyor

Dün tesadüfen bir haber okudum.

Haberin Devamı

Çok önemli bir soru işareti için bende bir “cevap ışığı” yaktı.

Bakalım sizde nasıl bir ışık yakacak...

Haber şu: “Doğu Akdeniz’de doğalgaz arayan ExxonMobil gemisi arıza yaptı.”

Evet, haber bu kadar kısa... Ama Akdeniz kadar büyük ve derin... Şimdi bir “diplomasi dedektifliği” yapsak... Ve soruyu sorup ipuçlarını toplamaya başlasak...

Günlerdir kendi kendime soruyordum: “Bunca plan, bunca hazırlık, tırlar dolusu silah, özel danışmanlar, komandolar... YPG’li teröristler üzerinden Suriye’nin kuzeyinde bir ‘kukla kanton’ planı... Peki ne oldu da Trump aniden bir çekilme kararı aldı?”

Biraz geriye gidelim... 

26 ve 27 Ağustos 2018’de şöyle yazmışım: “ABD Jeoloji Kurumu (USGS) araştırmalarına göre Doğu Akdeniz’de keşfedilmeyi bekleyen 1.7 milyar varil petrol ve 122 trilyon fit küp gaz olabileceğini belirtiliyor.”

Haberin Devamı

Sonra... Hatırlayacağınız gibi, Fransız ve İtalyan enerji şirketleri Kıbrıs Rum kesimiyle “doğalgaz arama anlaşması” imzaladı.

TÜRKİYE’NİN İLK MÜDAHALESİ

Ve geçtiğimiz şubat ayında, yani ABD’li komutanın ziyaretinden önce...

‘Saipem 12000’ adlı İtalyan sondaj gemisinin kaptanı, Kıbrıs’ın güneybatısından güneydoğusuna doğru giderken Türk savaş gemileri tarafından durdurulduğunu açıkladı.

Rum kesimi tepki gösterdi. 

Türkiye’den şu açıklama geldi: “Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin doğal kaynaklar üzerindeki asli haklarını hiçe sayan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, tüm uyarılarımıza rağmen Doğu Akdeniz’deki tek taraflı hidrokarbon faaliyetlerini yürütmektedir.”

Sonra... Türkiye ile karşı karşıya kalmaktan çekinen Rum kesimi “yeni ortaklıklara” başladı. Fransa ile “doğalgaz arama” anlaşmasını yaptı. Karşılığında askeri üs verdi...Fransızlar da “koruma” garantisi verdi. İsrail zaten anlaşmıştı. Sonra... Baktılar Türkiye; İtalya, Fransa, İsrail dinlemiyor. Müdahale ediyor. Haklarını sonuna kadar koruyor... 

Güney Kıbrıs’tan önemli bir açıklama geldi: “Amerikan şirketi ExxonMobil’in de 2018’in ikinci yarısında sondaj çalışmasına başlamasını bekliyoruz.” ABD de girdi mi oyuna...

Haberin Devamı

Ve yine 27 Ağustos günü yazmışım: “ABD Kara Kuvvetleri Komutanı aniden Güney Kıbrıs’ı ziyaret etti. Dahası üs istedi.

Eveeeeet... Ve işte böylece ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Güney Kıbrıs’a geldi. 

Niye mi? Askeri üs istemek için. İstedi de...

ExxonMobil olur da ABD askeri orada olmaz mı? Hatırlayın... Bu Exxon için ne savaşlar çıktı.. Irak’tan Kuveyt’e kadar, petrol devi Exxon neredeyse ABD ordusu orada değil miydi? Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin amacı belli... Abilerine pay verip Türkiye’nin karşısına çıkmak. Bir başka deyişle, KKTC ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklarına oldubitti yapmak... Elbette Türkiye’nin ABD ile yaşadığı krizi de fırsat bilerek...

Haberin Devamı

Şimdi ipuçlarını ve geçmişi birleştirelim...

Güney Kıbrıs’ta zaten bir İngiliz üssü var. Fransızlar da aldı. İsrail orada.

Nihayet ABD de üssünü alıyor...

Ve ExxonMobil devrede...

Şimdi gelelim sorumuza: “ABD Suriye’den çekildi, peki nereye giriyor?”

Cevap: Güney Kıbrıs’a. 

Hem de bedava... Üstelik doğalgazı da bonus... Kıbrıs’tan Suriye bir uçakla ne kadar yakındır? Denizden en fazla 200 mil... Hava kontrolü, insansız uçaklar, son model savaş gemileri... Yani... Suriye’yi kontrol için orada olmaya gerek yok artık. Hem doğalgaz var, hem de doğal bir uçak gemisi olarak Güney Kıbrıs... Trump bir işadamı olduğu için doğalgazı ve bedava üssü tercih etti.

Haberin Devamı

Arkadaşlar... Sonuç olarak, bu coğrafyanın sınırlarını üzerinde yaşayan insanlara göre değil, altındaki madenlere ve petrole göre çizenler... Doğu Akdeniz’de şimdi aynı şeyi yapıyorlar... Bakın, basit bir “gemi arızası haberi” bizi nerelere getirdi... Ama çok önemli bir nokta var. O da Türkiye’deki gelişmeleri iyi okuyamadıklarıdır. Artık uçak lastiğine ambargo konacak bir Türkiye yok. 

Ve Türkiye’nin şu açıklamasını yalnızca diplomatik bir çıkış sanıyorlar: “Doğu Akdeniz’de kendi kıta sahanlığımızdaki hak ve menfaatlerimizi korumaya devam edeceğimiz gibi, Kıbrıs Türk tarafına verdiğimiz destek çerçevesinde KKTC ile birlikte gerekli adımları atmaya da kararlıyız.”

Haberin Devamı

Bana göre bu açıklama diplomatik olmaktan çok, bir milletin “bağımsızlık ruhu”ndan gelen doğal bir bildirgedir. Anlayana...

Yazarın Tüm Yazıları