Ben bunlara “sıkıldığımda aldığım notlar” dedim. Siz sıkılmayın sakın...
“Bilgiye ulaşmak için, her gün bir şeyler ekleyin.
Bilgeliğe ulaşmak için, her gün bir şeylerden kurtulun.”
Lao Tzu...
AŞK İÇİN:
“Hoşça kal”
Dedi kız...
Adam hiç alınmadı.
Ama öyle bir yapının üzerindeydik ki.
Sanki bir boşlukta gibi...
Altımızda İstanbul...
Öylesine yüksekteydik ki...
Bana gökyüzünün delindiği yer gibi geldi bir an.
Bir uçak neredeyse altımızdan geçiyordu.
Aşağı bakınca başınız dönüyor.
Dün yazdım.
Türkiye Kudüs konusunda dünyayı ayağa kaldıran bir ülke olmuştur.
BM kararı Türkiye’nin haklılığının küresel belgesidir.
Amaaaa...
Son günlerde Türkiye’nin bu haklı pozisyonunu karartmak için bir “provokasyon” seziyorum.
Özellikle Kudüs’ten gelmeye başladı bu haberler.
Mesela:
“
Kudüs çevresinden “Türk gösterici” ya da “Türk saldırgan haberleri” pompalanmaya başladı.
Kudüs için heyecanlanan gençlere karşı bir tezgâh seziyorum.
Ya da provokatörler devreye girdi.
Sonuç olarak...
Bir büyük diplomatik başarıyı...
Türkiye’nin mazlumu dünyaya anlatmaktaki becerisini...
Dünyayla bir olma duygusunu...
Kudüs’teki bu tahrikle karartma gayretleri seziyorum.
“Ahhh... Nerede o Halep...”
İnsanın şehrini kaybetmesi, evinden atılması nasıl bir duygudur?
Biraz mahcup, biraz durgun... İşte öyle bir ruhtan geliyor o “Ahhh”...
Hemen yanında grafik sanatçısı Hatem Arafa...
Halep’i konuşuyoruz. O muhteşem kentin nasıl bir harabeye döndüğünü anlatıyor.
Şiddetten kaçmışlar. Mardin’e gelmişler.
Ve öyle şeyler yapmışlar ki... Takılar, kanaviçeler, Halep lezzetleri...
O fotoğraf karesi...
Ok gibi saplandı, bütün gün çıkmadı göğsümden.
Allah kimseye evlat acısı vermesin.
Evet...
“Her ölüm erken ölümdür.”
Ama Allah sıralısını versin.
Mesut Yılmaz’ı bir gazeteci olarak uzun yıllar takip etmiştim.
Mesut Bey
Gerçek bir eşek cennetinden söz ediyorum. Çeşme açıklarındaki ‘Eşek Adası’ndan....
Ildır Körfezi’nde Karada, Toprak Adası derken.... O yıllarda adayı bordalarken “Eşek cenneti” der gülerdik...
İşte yıllar sonra yine oraya geldik...
Dün “Mardin’de temizlik işçiliğinden emekli olan eşekleri” yazdım...
Sanıyorum dünyada ilk kez hayvanları törenle emekli eden bir organizasyondu bu. Reşo, Dara ve Çari...
Emekli maaşı olarak da bir barınakta ömür boyu sağlık ve yiyecek hizmeti verilmişti.
O kadar çok mesaj aldım ki...
Mesajlardan birini örnek olsun diye aktarıyorum:
Ama aslında bu başlık, bir uygarlığın gizli başkentine aittir.
UNESCO Dünya Kültür Mirası’na aday şehir gösterilen 7 bin yıllık tarihiyle Mardin’e.
Önceki gün bir tören yapılıyor.
Sade bir tören.
Şehrin cefakâr temizlikçilerini törenle emekli ediyorlar.
Kurdeleler kesiliyor. Alkışlar... Şarkılar...
Çünkü onlar her sabah 06.00’da işe başlıyor.
Saat 11.00’e kadar Mardin’in o dar ve dik sokaklarında, şehrin çöplerini topluyorlardı.