“Çarşı” dediğim de dünya devletlerinin “menfaat alanı”dır.
Afrin harekâtına gelince...
Önce şunu söylemeliyim:
1) Artık, Marshall yardımını alıp düdüğü çalınca Kore’ye, Somali’ye, Afganistan’a gidip...
Kendisi ihtiyaç duyunca kazık yiyen o eski Türkiye yoktur.
2) Türkiye Afrin harekâtında haklıdır. Çünkü sınırının dibinde Türkiye’nin bekasına yönelik bir tuzak kurulmaktadır. Buna dünyada hiçbir bağımsız devlet göz yummaz.
3) ABD, her istediğinde İncirlik’i açan, muhtemel İran harekâtında İncirlik’i açacak bir Türkiye olmayacağı endişesiyle, gözünü Suriye’nin kuzeyinde kendisine bağlı bir kukla yapıya dikmiştir. Afrin ve ötesi, ABD’nin İncirlik’e alternatif arayışıdır.
Peki, harekât öncesinde diplomatik durum nedir?
Gençlerde müthiş bir heyecan var.
Sağ el Rabia...
Sol el kurt işareti.
AK Gençlik, ülkücü gençlik, Alperenler arasında doğal bir kaynaşma var.
Merkezinde de Erdoğan sevgisi.
“Yerli ve milli itifak”ın gençlikteki karşılığı bu.
Sonradan anladım ki, kongre salonunu sabaha kadar o gençler süslemiş.
Afişleri onlar asmış.
Uçsuz bucaksız bir bozkırın medeniyet yollarından geçiyorum...
AK Parti kongresini izleyeceğim.
Ama daha çok merakım, “MHP desteği AK Parti’ye ne getirecek?” sorusu...
Yani “Yerli ve milli bir kaynaşma doğuyor mu?” Orta Anadolu’da bu sorunun cevabını arayacağım.
Ama önce birkaç izlenim:
‘TOPAL DURSUN’UN OĞLU OTOBÜSLE GELİYORMUŞ’
Niğde’nin Atatürk Bulvarı’nın iki tarafı yepyeni modern ve gösterişli binalarla örülmüş.
Apartman düzeninden, site ve rezidans düzenine geçilmiş bile.
Ama onun ötesinde, diplomatik bir şifre var.
İşte onu çözmek için yazıyorum bunları.
Son 5 yıllık bazı gelişmeleri alt alta yazınca...
Bakın nasıl bir tablo çıkıyor:
KÜRT KORİDORU
Irak’ın kuzeyinden Suriye’nin kuzeyine...
Yani Doğu Akdeniz’e doğru uzanan bir “Kürt koridoru”...
İncirlik’ten daha uzun pisti olan bir Erbil Havaalanı (onu da bizim müteahhitlere yaptırdılar)...
“Kadın kaymakam oranı konusunda haklısınız. Bu tespiti biz de yaptık. Ve göreve geldiğimiz andan itibaren kadın vali, vali yardımcısı ve kaymakam oranını artırmak için harekete geçtik.”
“Peki nasıl?” sorusuna detaylı cevaplar İçişleri Müsteşarı Muhterem İnce’den geldi:
“Fatih Bey, biz de kadın yönetici oranını artırmak istiyoruz. Özellikle kaymakamlar... Kadın aday sayısını Türkiye ölçeğinde artırıyoruz. Artırmaya da devam ediyoruz...”
“Bu durumda önce kadın adayların olması gerekiyor ki mülki idarede kadın oranı yükselsin. Ancak yeterli kadın aday yok. Doğru anlamış mıyım?” soruma ise şöyle yanıt geliyor:
- Bakın, geçmiş yıllarda kaymakam alımlarında Türkiye çapında yalnızca 2 ya da 3 kadın kaymakam alınabilmiş. Biz bunu artırmak için harekete geçtik. Geçen yıl 9 kadın kaymakam alabildik.
BÜYÜK ŞEHİRLER ÖNEMLİ
Müsteşar İnce, önümüzdeki dönemle ilgili olarak da şu bilgiyi verdi:
“
Biraz göze batsın diye yazdım...
Çünkü sormak istedim...
İstanbul’da vali yardımcıları içinde bir tek kadın var mı?
Yok... Yok... Yok...
Peki İstanbul’da kaç kadın kaymakam var?
Bir tek...
O da Çatalca Kaymakamı İnci Sezer Becel Hanım...
Maltepe’de iki çocuğunu da pompalı tüfekle vuran alçağın eşi isyan edince bir kez daha görüldü...
“Ben okuldan saat 17.00’de eve geliyorum. Sadece üç saat pratik yapabiliyorum. Ama benim yarıştığım dalda Viyana’daki çocuk saatlerce pratik yapabiliyor...”
Yelkende Avrupa çapında dereceler alan çocuk isyan ediyor:
“Ödev yapmaktan pratik yapamıyorum...”
Arkadaşlar...
İşte bu nedenle Türkiye’de sporcu yetişmiyor.
Bırakın sporcuyu...
Sağlıklı insan az yetişiyor.
Bu konuyu kaç Milli Eğitim bakanına anlattım, artık hatırlamıyorum.
Bu da benim yeni yıl mesajım:
“Zaman geçiyor arkadaşlar.
2017’de doğan...
1 yaş ihtiyarladı bile...
Hayatı sakın kaçırmayın...”
*
2017’nin son ayında iki olay yaşadım.
İkisi de insanlık için önemlidir.