Teke Tek

Fatih ALTAYLI

Kendin pişir, kendin ye

Şişli Belediyesi Gelirler Müdürü Nimet Bulut hakkındaki iddialarıma Bulut familyasından bir yanıt gelmedi.

Ben yazmayı sürdürüyorum.

Geçen yazıda Bulut ailesinin Antalya'daki otel inşaatından ve Bursa Orhangazi'deki akaryakıt istasyonlarından söz etmiştim.

Şimdi ilginç bir noktayı daha aktarmak istiyorum.

İstanbul'daki Şişli Belediyesi, akaryakıt ihtiyacını nereden karşılıyor dersiniz?

Evet bildiniz...

Bursa Orhangazi'deki Denge Petrol'den...

Denge Petrol'ün sahibi de Bulut ailesi...

Yani Şişli Belediyesi Gelirler Müdürü Nimet Bulut'un ailesi...

Önce belediyeden zengin ol, akaryakıt bayiliğini al.

Sonra akaryakıt bayiliği üzerinden Şişli Belediyesi'ne akaryakıt sat...

Çifte kaymaklı ekmek kadayıfı...

Ye ye doyma. Yemekten çatla hâlâ doyma.

Tabii bizimkisi yine de iyi niyetli bir yaklaşım.

Bir de şöyle bir olasılık var ki, o zaman ekmek kadayıfını çifte kaymaklı yapmak bile işi tarife yetmez.

Olasılık şu: Şişli Belediyesi'nin işlerinde sıkça rastlandığı üzere, bazı işlerin faturası ve ödemesi var ama ortalıkta iş yok.

Yani aslında Orhangazi'deki Denge Petrol'den hiçbir zaman akaryakıt alınmamış ancak ödeme yapılmış da olabilir.

İşte o zaman bu olay tadından yenmez.

Ha bir de hatırlatma yapayım.

Bu Bulut ailesi uyanık...

Bütün mal mülk Nimet Bulut'un kızı Kamelya'nın üzerindeymiş.

Kamelya evli olduğu için soyadı farklı ya...

Yakalanmayacaklar!

ANAP’ın Çiller’i

ŞİŞLİ Belediyesi'ndeki yolsuzluğa yaklaşım bana ilginç geliyor.

Müstafi Belediye Başkanı hakkındaki haberlere bakarsanız, sanki Gülay Aslıtürk başkanlığa aday olmuş ve öyle seçilmiş.

Oysa kadın ANAP'ın Tansu Çiller'i sloganıyla, Çiller'in henüz kokusu çıkmamışken ortaya atılmış ve prim yapmıştı.

Gerçekten de Gülay Aslıtürk, ANAP'ın Tansu Çiller'i olduğunu tez zamanda kanıtladı.

Ama her ne hikmetse, Gülay Aslıtürk'ün ANAP'lı olduğu birdenbire unutuldu.

Oysa İSKİ skandalı döneminde suçlananlardan çok, partileri SHP ön plandaydı.

Şişli olayında ise ANAP'ın esamesi okunmuyor.

Herhalde buna halkla ve basınla ilişkiler başarısı demek gerek...

CHP'nin de ayıbı var!

YUKARIDAKİ yazıya bakıp da CHP'yi savunduğum kanaatine sakın ha kapılmayın.

Son dönemin siyasi namus bekçisi CHP'nin de dosyası kabarık.

Eskileri bir yana bırakalım.

O zamanki parti yönetimi farklıydı, partinin adı bile başkaydı diyebilirsiniz. Bugüne dönelim.

Biliyorsunuz Türkiye'de Kuşadası diye bir yer var.

Mafyanın kol gezdiği, arazi ve rant kavgasının had safhada olduğu bir yer.

O Kuşadası'nın da bir belediye başkanı var. Adı Engin Berberoğlu...

Her taşın altından çıkan muhterem bir zat...

Kuşadası'nı ülkücülere peşkeş çektiği iddia edilen, ülkücüleri çevresinden eksik etmeyen, hatta onların korumasında dolaşan bu zat hangi partiden dersiniz.

C-H-P...

Anlamadıysanız tekrarlıyorum: Ce, He, Pe.

CHP bu adamı hâlâ sırtında taşıyor.

Partiden atmıyor, bırakın atmayı disiplin kuruluna bile sevk etmiyor.

Siz bakmayın zaman zaman birilerinin siyasette namustan bahsettiğine.

Türkiye'de siyaset ve namusu yan yana getirebilsek, zaten işi bitireceğiz.

Beymen gereğini yapmış

BİR hanım okuruma Beymen'in yaptığı terbiyesizliği yazınca Beymen'den yanıt geldi.

Kredi kartı verdikleri kişileri referans gösterdikleri yerlerden sormak âdetmiş.

Ancak çalışan bir kadın için, kocasından olur almak kuralları arasında değilmiş.

Ancak söz konusu olayda, Beymen görevlisi, hanımefendinin işyeri numarasını yanlış çevirip, orada böyle bir kişinin çalışmadığı yanıtını alınca, kocasını arayarak olur almak lüzumunu hissetmiş.

Yazım üzerine gereken araştırma yapılıp olay ortaya çıkarılmış.

Hanımefendiden özür dilenmiş. Görevli de uyarılmış.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Hayvan isimleriyle hakaret ettiğimiz kişilerden ötürü, gerçek hayvanlardan özür dilemek ihtiyacı hissetmediğimiz zaman.

---