Meydanlardaki Anadolu çocuğu

YENİ bir siyasetçi adayımız var ya, hani şu Anadolu'yu bir grup sanatçıyla birlikte karış karış gezen. Sarışın, yakışıklı, güzel çocuk.

Meydanlarda konuşuyor, siyaset yapıyor.

Onun hazırlanmış ama okuyamadığı bir konuşma metni geçti elime.

Bakarsınız haftaya Adana Konseri'nde bu metni okur:

‘‘Merhaba ey hemşerilerim,

Size Karayipler'den selam getirdim.

Şimdi siz bana soracaksınız, ‘Karayipler'den buraya nasıl geldin?' diye.


(Kalabalıktan ‘Nasıl geldin?' sesleri yükselir.)

Çok kolay oldu.

Son olarak aldığım 50 milyon dolar değerindeki Global Express özel uçağımla geldim.


Tabii siz garibanlar hiç özel uçak görmemişsinizdir..

(Kalabalıktan ‘Görmedik' sesleri gelir.)

Anlatayım. İçi ceylan derisidir. Halıları kadifedir. Yatağı, banyosu bile vardır. Müthiştir.

(Kalabalıktan ‘Yakışır abimize' sesleri yükselir.)

Ya Sevgili Adanalılar işte ben buraya bu uçakla geldim.

Neden bununla geldim. Çünkü bu adi iktidar Karayipler'den Adana'ya direkt sefer koymamıştır da ondan.

Ama zannetmeyin ki, buraya kadar o uçakla gelebildim. Onunla Şakir Paşa'ya geldim.

Siz diyeceksiniz ki, peki oradan buraya nasıl geldin.

(Kalabalık sorar: ‘Nasıl geldin?')

Anlatayım. Oradan buraya da şu arkada duran helikopterle geldim.

Siz bilmezsiniz, o helikopter de en az 4 milyon dolar eder. Ama zaten ben işe de onunla giderim.

Neden onunla giderim. Çünkü bu ülkenin iktidarı yolları bozmuştur ve onarmamıştır da ondan.

Sevgili Adanalılar, birazdan size İbo ve diğer dostlarım konser verecek. Gerçi ben daha önce radyolarımda çalan DJ'leri ‘Bu radyoda ayı işi müzikler çalınmayacak' diye kovardım ama şimdi onları seviyorum.

Peki ben konserden sonra ne yapacağım biliyor musunuz?

Anlatayım, benim 50-60 milyon dolar değerinde gariban işi bir teknem var. Az sonra aha bu helikopterime binip, doğrudan tekneme gideceğim. Ve bu sorumsuz iktidar yüzünden kirlenen Türk sahillerinde denize giremeyeceğim için Yunan sahillerine gideceğim.

Bakın şu benim fedakárlığıma sevgili Adanalılar.’’

(Kalabalıktan alkış sesleri yükselir. Herkes bu müthiş fedakárlığa minnet duymaktadır. Arkadan bir saz sesi yükselir. Yanık bir ses böğürmeye başlar. Kalabalık yıkılır. Sarışın, yakışıklı çocuk el sallayarak kameralara gülümser.)

Bu arada bazı vatandaşlar, bazı korumalar tarafından dövülmektedir.

Çünkü onlar kalabalığa uymamış ve sarışın, güzel çocuğu alkışlamak yerine soru sormuşlardır. Basit bir soru:

‘‘Kardeş uçağın, yatın, helikopterin, konserlerin iyi de kaç para vergi verdin son 10 senede?’’

Turistlere F 16 karşılaması


ANTALYA'dan turizmci bir okurum, önemli bir derdini aktarıyor.

Gerçekten önemli.

Okurumun derdi, Hava Kuvvetlerimize ait savaş uçaklarının Antalya ve Alanya üzerinde yaptığı ‘‘alçak eğitim’’ uçuşları.

Okurum şöyle diyor:

‘‘Gözbebeğimiz Silahlı Kuvvetlerimize ait jetler her ne hikmetse eğitim uçuşlarını plajlarımızın hemen üzerinde, yüksek hızda ve müthiş bir gürültü ile gerçekleştiriyorlar. Bu uçuşların nedenini turist misafirlerimize anlatmakta hayli güçlük çekiyoruz. Bu sezon bu hadise üç dört kez tekrarlandı. Hangi akla hizmetle turist dolu plajların üzerinde pike yaparak alçak uçuşa geçiliyor.’’

Turizmci okurun tespiti son derece doğru. Türkiye'ye gelen turist zaten tedirgin.

Bir yanda aklının bir köşesinde Güneydoğu'daki olaylar. Diğer tarafta Irak'a operasyon söylentisi.

Aşağıda İsrail-Filistin.

Kıbrıs zaten dünyanın gündeminde.

Adam tam bunları unutup, ‘‘Bu Türkiye iyi yermiş. Söylenenlere kanmamak lazım’’ diyecek, 200 desibelle üzerine pike yapan uçağın gürültüsüyle şezlongdan fırlıyor.

Olacak şey değil.

Hava Kuvvetleri'nin bu konuda biraz daha dikkatli olması gerek.

Çarşamba günü İstanbul üzerinde alçak uçuş yapan iki jet, ki galiba F 4'tü, beni bile koltuktan hoplattı.

Plajdaki turistin ne hale geldiğini tahmin etmek güç değil.

Eğer Hava Kuvvetleri bu işi ‘‘turistlere animasyon olsun’’ diye yapıyorsa, iyi yapmıyor haberleri olsun.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?


Fikri ile zikri bir olan, sadece Derviş olmadığı zaman.
Yazarın Tüm Yazıları