MASAK’ın o günkü soruşturmasını hatırlayan var mı?

GEÇEN hafta Türkiye’nin önde gelen bankacılarından biriyle yemekteydik. Ekonomiden, gelişmelerden bahsettik.

Türkiye’nin ciddi bir istikrar dönemine girdiğini, negatif yaklaşımlarla bu durumu bozmaya çalışmanın Türkiye’de yaşayan herkese zarar vereceği konusunda aynı görüşleri paylaşıyorduk.

Laf döndü dolaştı, batık bankalarda buharlaşan paraya ve Uzanlar’a geldi.

Bu önemli bankacı, ‘Battı’ denilen paraların önemli bir bölümünün yurtdışında çeşitli hesaplara ‘park edilmiş’ olduğuna inanıyordu.

‘Peki bu kadar büyük paralar oralara nasıl gider’ diye sordum.

‘Siz bunları yazdınız zaten’ dedi.

Güldüm. Doğru, yazmıştım.

Uzanlar’la ilgili yazılarımdan biriydi.

Uzanlar, Antonio Luna Betancourt adlı bir kişi üzerinden yurtdışına milyonlarca dolarlık havaleler yapmaya çalışırken, bir bankanın şube müdürü bu kadar büyük miktarda para hareketinden şüphelenerek ‘Mali Suçlar Araştırma Komitesi’ MASAK’a suç duyurusunda bulunmuştu.

Telsim, kim olduğu belirsiz bu parayı neden aldığı belirsiz bir Meksikalıya sıfır bakiyeli bir hesapla, New York’taki ‘karanlık’ bir bankaya milyonlarca dolar gönderiyordu.

Çok açık bir ‘para kaçırma’ operasyonuydu ve MASAK’a bildirilmişti.

Ben yıllar önce bunu yazdım.

Sonuç benim ve MASAK’a suç duyurusunda bulunan bankanın o günkü yöneticilerinin Star TV ve gazete üzerinden saldırıya uğramamız oldu.

MASAK ise işi savsakladı.

Bankacı dostum bana o yazıyı hatırlatıyordu.

‘Ne oldu o soruşturma, biliyor musunuz?’ diye sordu.

Biliyordum.

Soruşturma MHP tandanslı genç bir müfettişe verilmişti.

O da yapılan işlemi son derece normal bulmuş ve dosyayı kapatmıştı.

Paranın kaynağı belliydi, gittiği yer hakkında ise ABD’den bilgi alınamıyordu.

Soruşturmaya gerek bile yoktu.

Birileri yurtdışına para kaçırıyordu ama soruşturma kapatılıyordu.

Dosya böylece kapandı gitti.

Ve şimdi Türkiye yeri kazarak Uzanlar’ın servetini arıyor.

Arayın arayın, bulursunuz...

NOT: Uzan rezaletinde MHP bağlantısı ilginç. BDDK’nın MHP’den milletvekili adayı olmuş üyesi hakkında türlü iddialar ortaya atılıyor. Uzanlar’ın Berke Barajı açılışına katılan tek parti genel başkanı Devlet Bahçeli ve kara para soruşturmasını kapatan genç uzman da bir MHP’li. Ne rastlantılar ama.

Devletin insan kaynağı yönetimi son derece gayri ciddi

DEVLET
memur almak için yine sınav yapıyor. ‘Fakirlik sınırı’ altındaki maaşı alabilmek umuduyla sınav başvuru formu almaya çalışanlar, geçen haftayı kuyruklarda tükettiler.

Allah’tan işleri güçleri yoktu.

Benim anlamadığım, bunca adam devlete nasıl olup da inanıyor ve hálá onun açtığı sınava giriyor.

Kimse sormuyor mu, ‘Yahu bu sınavdan 5 yıl önce de yapıldı. O zaman bu sınavı kazananların hepsi işe yerleştirildi mi?’ diye.

Sorun soruyor da, cevap alabilen yok.

Onlar adına bana iletilen soruları ben sormak istiyorum:

1. Devlet Personel Başkanlığı tarafından 1999 yılında açılan sınavda taban puan olarak verilen 70 puan ve üzerini alan ve ‘Kazandınız’ belgesi gönderilen adayların öncelikli olarak kamu kuruluşlarına yerleştirilmiş olması gerekmez mi?

2. Aradan 5 yıl geçmiş olmasına rağmen, o sınavda kazandığı açıklanan adaylardan 300 bininin hálá bir işe yerleştirilmemiş olması normal midir?

3. Sınavı kazandığı halde geçen 5 yıl içinde 30 yaşını dolduran ve bundan sonraki sınavlara başvurması dahi mümkün olmayanlara büyük bir haksızlık yapıldığını kimse fark etmemekte midir?

4. Devletin memura ihtiyacı var ise daha önce kazanan adayların tamamı bir kuruma yerleştirilmeden yeniden sınav açması, ilk sınavı kazanmış olanların haklarının gaspı değil midir?

5. DMS’yi kazananların kamu kuruluşlarının memur sınavlarına tekrar tekrar girmek zorunda kalması ve her biri için ayrı ayrı defalarca harç ödemesi soygun değil midir?

Daha çok soru sormak lazım belki ama, bu sorulara bile yanıt alınabileceği şüpheli.

Devlet Memurluğu Sınavı tam bir ‘kandırmaca’.

Yüz binlerce gencin hayalleri ile oynamaktan, para karşılığı umut satmaktan öte bir anlam taşımıyor.

Türkiye’de devlet dışında hiçbir kurum personel alımında bu denli gayri ciddi yöntemler uygulamıyor.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Uygulamalar yasalardan önce çağdaşlaştığı zaman.
Yazarın Tüm Yazıları