Paylaş
Adnan Hocacılar denen şantaj güruhunun, bir dönem İstanbul Emniyeti'yle sıkı fıkı olduklarını yazınca, İçişleri Bakanlığı bünyesinden yoğun bir bilgi akışı oldu.
İlk arayan, günün erken saatlerinde İçişleri Bakanı Sadettin Tantan oldu.
TANTAN NE DİYOR?
İçişleri Bakanı yazıyı okur okumaz aramış. Adnancılar'ın geçmişte sıkı bağlantılar kurmuş olabileceklerini söyleyen Tantan, bunların artık geçerli olmadığını, bu şantajcıların ve iftiracıların üzerine büyük bir kararlılıkla gittiklerini söyledi.
Pek çok siyasi bağlantısı da olan bu grubu çökertmek için gerekli operasyonların büyük bir gizlilik içinde yapıldığını, bu çeteyi bitirmek için kararlı olduklarını belirten Bakan Tantan, elde edilen deliller sonucunda bunların tüm mal varlıklarına el konulduğunu, şirketlerin bir bir tespit edildiğini, bu şirketlere yasalar çerçevesinde el konulacağını, bunun dışında bunlarla ilgili olarak Maliye'nin de kapsamlı bir çalışma yürüttüğünü ve vergi suçları açısından Adnancılar'ın başının belada olduğunu söyledi.
Tantan, Maliye'yle koordinasyon halinde olduklarını, oluşturulan soruşturma grubu içinde Maliye denetçilerinin de bulunduğunu anlattı.
Tantan, ‘‘Kalbini ferah tut. Bu gibi çeteler biz işbaşında olduğumuz müddetçe belini doğrultamaz’’ dedi.
ÖZDEMİR NE DİYOR?
İçişleri Bakanı'nın ardından İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir aradı. Özdemir, kendisinin de iftiraya uğramış bir kişi olarak, iftiranın ne kötü bir şey olduğunu bildiğini ve bu iftira ve şantaj çetesinin üzerine de büyük bir kararlılıkla gittiklerini söyledi. Yapılan operasyonun gizliliğinin ve başarısının Adnancılar'a karşı ne denli kararlı olduklarını gösterdiğini, ancak Maliye'nin serzenişinin nedenini anlayamadığını belirtti.
Özdemir, edindiği bilgilere göre, Maliye'nin Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden istemesi gereken bilgi ve belgeleri Emniyet'ten istediğini, Adnan Hocacılar'ın Bilim Araştırma Vakfı'yla ilgili bilgilerin Vakıflar Genel Müdürlüğü veya bölge müdürlüğünden temin edilmesi gerektiğini anlattı. Özdemir, ‘‘Eğer gerekiyorsa, bunları da biz alıp Maliye'ye yollarız’’ dedi.
Özdemir, Adnancılar'ın Emniyet teşkilatı içinde artık etkili olmalarının mümkün olmadığını da kaydetti.
SAÇAN NE DİYOR?
İstanbul Emniyet Müdürü'nün ardından, Organize Suçlar ve Silah Kaçakçılık Şube Müdürü Serdar Adil Saçan aradı.
O da Maliye'nin kendilerine yönelik suçlamasını anlamsız bulduğunu, Maliye'nin istediği evrakın, Maliye istemeden önce, 6 Aralık'ta İstanbul Mali Şube Müdürlüğü tarafından Maliye'ye elden gönderildiğini, ardından talep üzerine, 19, 22 ve 25 Aralık günlerinde tekrar tekrar fakslandığını belirtti.
Bütün bunların belgelerinin ve 6 Aralık günü alınan teslim tutanağının ellerinde olduğunu söyleyen Saçan, ‘‘Sürekli yolluyoruz. Ancak galiba içlerinde bir koordinasyon eksikliği var’’ dedi.
Maliye'nin kendilerinden, Adnancılar'a ait firmaların adını, ortaklarının kimliklerini, Adnan Oktar, Bahadır Güven ve Fırat Develioğlu hakkında bilgi istediğini, bunların hemen yollandığını söyledi.
Maliye'nin İstanbul Emniyeti'nden istediği Bilim Araştırma Vakfı mütevelli heyetinin kimliklerinin ve aynı vakfın icra kurulu üyeleriyle ilgili bilgilerin ise Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden istenmesi gerektiğini söyledi.
Adnancılar'la ilgili durum bu.
Nerede bu RTL?
TÜRK Telekom yine halt etti. Kablolu yayındaki yegane Almanca kanal olan RTL, yaklaşık 1 haftadır yayımlanmıyor.
RTL'nin bulunduğu yerde bir yazı:
‘‘RTL'nin telif haklarını ödemediğimiz için RTL'yi yayımlamıyoruz.’’
Yazı bu değil de, anlamı bu.
Eeee?
Bize ne?
Ödeyin ve yayımlayın.
RTL yayımlanmıyor diye bizden aldığınız parada indirim mi yaptınız?
Yoooo!
O zaman bana ne?
Üstelik de her şey terbiyesizce yapılıyor.
Ne bir uyarı, ne yerine başka bir Almanca kanal koymak...
Bugün RTL yok. Çünkü Telekom'un paşa keyfi öyle istedi.
Zamlar Hazine'nin emriyle yapılmıştı.
RTL kimin emriyle çıkartıldı Telekom!
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Ülke için canımızı düşünmeden, kararımızı düşünerek verdiğimiz zaman.
Paylaş