Hayatımın ‘en komik’ protesto partisi

Şimdiden “dünyanın en önemli üç mucidinden biri” olarak gösteriliyor.

Hindistan asıllı, MIT Medya Laboratuvarı’nda doktora öğrencisi olarak çalışıyor.

Öylesine basit ama kullanışlı bir icat geliştirdi ki “dijital devrim” asıl şimdi başlıyor...

Hazır olun “Altıncı His” geliyor...

Çok yakında cep telefonları, notebooklar çöpe gidecek.

Çünkü Pranav Mistry’nin dâhice buluşu beş duyu ile kavradığımız dünyayı bizler için bilgisayara dönüştürdü.

* * *

Minyatür bir kamera, ayna, projektör, bant ve kulaklıktan oluşan ‘Altıncı His’le eliniz cep telefonu, parmaklarınız fotoğraf makinesi, her türlü obje ekrana dönüşebiliyor.

Geçen yıl MIT Medya Laboratuvarı’nı ziyaret ettiğimde Pranav bu minik düzeneği beysbol şapkasının üzerine kurmuştu, şimdi bir kolye gibi boynuna asılı.

Sanal dünyada yapabileceği her şeyi parmaklarıyla yapıyor.

* * *

Hızla havaalanına doğru giderken biletini boynuna doğru tutuyor, uçuşuyla ilgili en son bilgiler anında biletinin üzerinde.

“Acele etmenize gerek yok, uçağınız yarım saat rötarlı...”

Markette tuvalet kâğıdı reyonunun önüne geliyor hangi ürün çevreye duyarlı, hangisi ucuz anında üzerine yansıyor.

Kız arkadaşını arayacak, sağ elini yüzüne doğru tutuyor, eli telefon işlevi görüyor, sol eliyle sağ elindeki tuşlara tek tek dokunuyor.

“Selam, akşam kaçta buluşuyoruz?”

Sabah gazetesini açıyor, Obama ile ilgili okuduğu haberin tüm görüntüsü sesli bir biçimde dokunduğu anda gazetenin üzerinde.

Kitap alacak, kitap ve yazarla ilgili tüm eleştiriler kapağa yansıyor...

Her şey dokunmatik, her şey dört parmağının ucunda...

* * *

Azınlık Raporu filmini izleyenler hatırlar.

Tom Cruise sanal dünyadan gerçek dünyaya her şeyi parmaklarıyla taşıyordu.

İşte Spielberg’in 2002’de fantezi olarak çektiği o sahneler şimdi gerçek.

Ve en önemlisi Pranav buluşunu kendisine inanılmaz teklifler yapan şirketlere satmak yerine internette herkese açık bir kaynak olarak sunmayı planlıyor.

Anlattığına göre azıcık teknoloji merakınız varsa kendi “Altıncı His”sinizi 350 dolarlık bir maliyetle kendiniz bile yapabilirsiniz.

Merak edenler için adres www.pranavmistry.com

* * *

Önceki akşam hayatımın “en komik” partisine katıldım.

Ghetto’da internet yasaklarını protesto etmek için DJ’lik yaptım.

Her şey Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı’nın daveti ile başladı.

“Türkiye internet yasaklarında Çin ve İran’la anılıyor. Ve kimseden ses çıkmıyor. Ghetto’da protest bir parti yapmak istiyoruz. Sen de DJ’lik yapar mısın?”
Ben ve DJ’lik!

“Yapmayın Faruk Bey, seve seve gelirim ama DJ’lik komik olmaz mı?”

“Merak etme, hiçbir şey internette uygulanan daha doğrusu uygulanamayan yasaklar kadar komik olamaz. Zaten amacımız bu yasakların Türkiye’yi nasıl komik duruma düşürdüğünü göstermek...”

* * *

5 Mayıs 2008’de Ankara 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararıyla You Tube’a erişimin engellenmesi sonrasında başlayan yasaklar Türkiye’yi Suudi Arabistan ve Kuzey Kore gibi “İnternete Düşman Ülkeler” kategorisine yaklaştırdı.

AB adayı bir ülke için bundan daha “komik” bir durum olabilir mi?

Protesto partisinde konuştuğum İnternet Hukuku kitabının yazarı Prof. Gürsel Öngören, “Bu yasak bir habere kızıp gazeteyi kapatmaktan farksız” dedi.

İşin komiği siz erişimi engelleyerek o siteyi kapattık zannediyorsunuz.

Ama kullanıcılar başka yollarla o siteye yine giriyor.

Öngören’in tabiriyle “eskiden gazete kapatan kafa dijital dünya karşısında hukuku da komik duruma düşürdü.”

* * *

Protesto partisi sadece komik değil benim için çok da eğlenceliydi.

Her DJ’lik denememde “Altıncı His”si hatırladım.

Çünkü Pranav Mistry gibi “dijital devrimciler” “Altıncı His” gibi buluşlarla bu komik kafa yapısını hepten ti’ye alacak.

Düşünsenize Altıncı His’le yakında elinizi kullanarak bile You Tube’a girebileceksiniz.

Herhalde o zaman 6. Sulh Ceza elimize erişimi yasaklar...