PaylaÅŸ
Bana gönderdiği e-mailde kullandığı isim "kimm?"
Sadece geçen hafta gönderdiği etkileyici e-maile cevap vermek istediğimde e-mail adresinde Selçuk Fırat ismiyle karşılaştığım için, gerçek adının bu olduğunu tahmin ediyorum.
Belki de "kim" olduÄŸu bilinsin istemiyor.
Ama emin olamıyorum.
Bir yandan açıkça ismini yazmıyor, diğer yandan açıkça benden sesine kulak vermemi istiyor. İnanılmaz derece de yalın ve bir o kadar da zekice kurgulanmış kişisel bir çağrı yapıyor. Bu yüzden adını vermekte bir sakınca görmüyorum.
Referans gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olarak her gün onlarca övgü-yergi içeren okur mektubu alıyorum. İnanın hiç biri beni Selçuk’un ki kadar şaşırtmadı.
Öylesine samimi, öylesine içten, öylesine çaresiz ama bir o kadar da iddialı ki...
Beni hem üzdü hem de sevindirdi.
Üzüldüm çünkü onu ve onun gibi okurları fiyat politikamızla zor durumda bırakıyoruz.
Sevindim çünkü fiyat politikamıza rağmen yayıncılık anlayışımızla onun gibi okuyuculara sahibiz.
Gerçi kaybetmek üzereymişiz!
Zaten bu yüzden geçmiş bilgisayarının başına ve bana bugün sizlerle de paylaşmak istediğim şu mesajı göndermiş.
"İyi günler Eyüp Bey,
 İşletme okumama raÄŸmen ilk yıllarda ekonominin ‘e’Âsinden anlamayan ben,ÂABD'deki morgage krizinden, Japonya'da ki düşük faizin yarattığı ‘carry trade’Âkadar ne varsa, her ÅŸeyi sizin gazetenizden öğrendim.
Üniversite son sınıftayım ve ekonomi hakkında cidden iyi bir bilgi birikimine sahip olduğumu Referans gazetesi sayesinde hissediyorum.
Ne bir iş adamıyım ne de reel faizden yararlanacak kadar çok paralı bir insanım.
Sıradan bir öğrenciyim.Kendime zor yeten param olmasına rağmen her gün gazetenizi almaya çalıştım. Her gün 65 kuruş verdim. Sanırım bu gazete iş adamları ya da buna benzer meslek sahipleri için hazırlandığından bu derece pahalı.
Neden üniversite öğrencileri düşünülerek bir fiyat konulmuyor.
Ya da öğrenciye daha ucuz olmuyor.
Bu ucuzluğu, kim bilir ileride üst düzey bir yönetici olduğumda , ekonomi hakkında görüşlerimi sizinle, istediğiniz her an paylaşabilir ve gazetenizde yayınlanmasına izin verme şeklinde ödeyebilirim. Ve yine kim bilir belki bir gün İş Bankası Genel Müdürü olduğumda sanırım ağzımdan çıkan her söz sizin için bir yazı malzemesi olacak ve bunu sizin için seve seve yapacağım.
Bu mesajı okur musunuz bilmem ama ileride yükseldiÄŸimde bu yazıyı size göstereceÄŸim. Tek isteÄŸim öğrenciler için gazetenin ucuzlaması. Düşünsenize pasosu olan öğrenciyi gazete okumaya özendirme, hem de en deÄŸerli varlıklardan biri olan ‘para’Âhakkında yazıların olduÄŸu bir gazeteyi okutmuÅŸ olacağız...
Teşekkürler."
Mesajı alır almaz Proje Koordinatörümüz Bora Özyiğit’ le paylaştım. Çünkü Bora bir süredir İktisat Fakültelerinden başlamak üzere Referans’ı kariyer kaygısı taşıyan üniversite öğrencilerine daha uygun bir fiyat politikasıyla ulaştırmamız gerektiğini söylüyor.
"Bak" dedim "haklı çıktın. Artık söyleme adım at. İlk müşterin hazır."
Bora Selçuk’la yazıştı. SelçukÂÅŸanslı çünkü yeni dönemde baÅŸlatacağımız öğrencilere dönük yüzde 50’lere varan indirimli fiyatın yanı sıra, içten ve iddialı mesajı için 3 aylık ücretsiz Referans okuma hakkı kazandı.
Fakat esas şanslı olan biziz.
Çünkü Türkiye’nin iÅŸ gazetesi Referans’ın iÅŸ dünyasının yanı sıra, SelçukÂgibi okurları var. Burada kaygılanması gereken bir kiÅŸi varsa o da Ä°ÅŸ Bankası Genel Müdürü Ersin Özince . Baksanıza bizden 3 aylık ücretsiz abonelik kapan Selçuk ÅŸimdiden gözünü Özince’nin koltuÄŸuna dikmiÅŸ.
Valla alır mı alır!
Åžaka bir yana. Ersin ÖzinceÂbu yazıyı okuyunca kaygılanmak bir yana gençlerin hedeflediÄŸi bir koltukta oturuyor olmaktan dolayı gurur duyacaktır.
Kim duymaz ki...
PaylaÅŸ