Paylaş
Cuma akşamı Sheraton Otel’de Mehmet Bozan İzol ile Ayşegül Sazak dünya evine girdi.
Pazar günü ise Rixos’da Ahmet Mücahit Arınç ile Kübra Yeliz Asker evlendi.
Ankara’daki gazeteci arkadaşlar bence bu iki düğüne hak ettiği değeri vermedi.
Ben ikincisine davetliydim, ilkini ise katılanlardan dinledim.
* * *
Allah’ın sopası yok...
Düğün törenlerinden uzak durmama rağmen adım ‘düğün gazetecisi’ ne çıkacak...
Ama olsun bu iki düğün Türk siyasetinin bugünü ve geleceği hakkında çok şey anlatıyor.
Siyaset sosyologu olsam bu iki düğünü derinlemesine analiz ederdim.
Ben sadece günü birlik Ankara seyahatinden gözlemlerimi paylaşacağım.
* * *
Önce İzol ve Sazak ’ların düğününden başlayalım.
Siyasete aşina olanlar için bu iki soy ismin yan yana gelmesi başlı başına önemli.
Biri güneydoğunun en önemli Kürt aşireti, diğeri ise MHP’nin efsane siyasetçi ailesi...
Damat İzol aşiretinin lideri AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Zülfikar İzol’un oğlu, gelin ise Gümrük ve Tekel bakanı iken faili meçhul bir cinayete kurban giden
MHP’nin sembol isimlerinden Gün Sazak’ın torunu.
Gelinin babası Süleyman Sazak da eski MHP milletvekili...
Anlayacağınız düğün iki açıdan önemli...
Bir , AK Partili ve MHP’li iki ailenin akrabalığ...
İki, Kürt ve Ülkücü iki ailenin birlikteliği...
* * *
Düğüne katılan bir arkadaşım ‘inan görmeye değerdi’ dedi.
Sahnede İbrahim Tatlıses Türkçe-Kürtçe şarkılar söylüyor, bir yanda Başbakan Tayyip Erdoğan diğer yanda MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır şarkılara eşlik ediyor.
Kız tarafı alabildiğine şık ve dekolte...
Erkek tarafı rengârenk geleneksel kıyafetli ve türbanlı...
Halay da çekildi, klasik müzik eşliğinde romantik danslar da yapıldı.
Bilkent’te öğrenciyken tanışmışlar, birlikte tüm engelleri aşabileceklerine inanmışlar.
‘Birbirine âşık iki gencin bu tablo karşısında mutluluğunu görmeliydin. O aşamaya kadar öylesine sıkıntı yaşamışlar ki.
Bir ara işte gerçek Kürt açılımı bu diye bağırmak geldi içimden...’
* * *
Şimdi gelelim Ahmet Mücahit Arınç ile Kübra Yeliz Asker’in düğününe.
Onlar da ta lise yıllarından birbirlerine âşık.
Gelinin başı açık, damat smokinli.
İki aileyi de yakından tanıyan bir arkadaşıma sordum ‘ne kızın başının açık olması ne de damat tarafının muhafazakâr aile yapısı’ sorun oluşturmuş.
Çok fazla düğün töreni tecrübem yok ama şimdiye kadar gördüğüm en sade düğündü.
Ne bir şatafat ne bir abartı, tek sorun aşırı kalabalıktı...
Bülent Arınç ve eşi Münevver Hanım bini aşkın davetliyi tek tek kapıda karşıladı.
Dekolte giyinen de vardı, başörtüsü takan da.
* * *
Türkiye’de siyaset ağrılıklı olarak iki fay hattında kırılıyor.
Biri ‘Türk-Kürt’ ayrımı, diğeri ‘laik-İslamcı’.
Ben şahsen bu iki düğüne bakınca bu ayrımların ne kadar suni olduğunu bir kez daha anladım.
‘Etle tırnak’ edebiyatı yapacak değilim.
Elbette Türkiye’de ciddi anlamda bir ‘kimlik’ sorunu var.
İyi ama hepimizin en mahrem alanı aile değil mi?
Öyleyse aile içinde çözebildiğimiz bu sorunu siyasette neden çözemiyoruz?
Bence cevap gelin ve damatlarda...
Dikkatli bakın iki aile fotoğrafına...
Gerçek anlamda dönüşüm aşağıdan yukarıya, çocuklardan ailelere, yeni kuşaktan eski kuşağa gerçekleşiyor...
Çünkü onlar gündelik yaşamlarında bu ayrımları hiç mi hiç önemsemiyor...
Darısı önemseyenlerin başına...
Paylaş