O Mustafa Ceceli yatakları doldurur ama camileri bilemem

16 Haziran, yani çıktığı gün Mustafa Ceceli’nin yaptığı düetin gürültü koparacağını tahmin etmiştim.

Haberin Devamı

***

 

Lübnan asıllı şarkıcı Maher Zain’le birlikte söylediği “O sensin ki” zamanlaması itibariyle tam bir marketing dehası...

 

Ramazan ayında çıkarılıyor...

 

***

 

Coca-Cola’nın ramazan Türkiye reklamları ile AKP’nin seçim ilanları karışımından, neredeyse tek nakarattan ve sadece “Muhammed” isminden imal edilmiş güzel bir proje...

 

***

 

Tayfun Atay’ın iddiası şu:

 

“İşin özünde gençleri camiyle çekemedikleri dine, ‘ti-vi’yle, internette kliple çekme girişimi var...”

 

***

 

Haberin Devamı

Ah şu benim şeytan aklım... O aklıma hemen Mustafa Ceceli’nin harika “Limon çiçekleri” şarkısı geldi.

 

Orada da “Yarabbi duy, duyur sesimi” diye haykırıyor...

 

Ama derdi başka... Bakın şarkı nasıl devam ediyor:

 

“Havalansa o zil çalan eteklerin

 

Gelip otursa gözlerime gözbebeklerin

 

Öperken içsem ağzını, çiçek balını...”

 

***

 O Mustafa Ceceli yatakları doldurur ama camileri bilemem

Hemen arkasından da Türk pop müziğinin en günahkâr dizeleri geliyor:

 

“Günahını boynuma

 

Seni koynuma alsam...”

 

***

 

Ne diyeyim şimdi...

 

Haberin Devamı

Eminim bu şarkı, benim gibi birçok insanı, yataklara çekti...

 

Birbirimizin günahlarını boynumuza, birbirimizi koynumuza aldık...

 

***

 

Ama, tövbe etmiş bu yeni klip gençleri camilere veya dine çeker mi dersen...

 

İslam’ın sorunu çok büyük be Tayfun kardeşim...

 

İslam’ın sorunu öyle Mustafa Ceceli’nin bir tövbe klibiyle halledilecek gibi değil...

 

***

 

Giderek, terörle, faşizmle, diktatörlüklerle, yolsuzluklarla, adaletsizliklerle, kibirle, kindarlıkla baş edemeyen, onlarla boğuşurken kaybolan bir İslam var maalesef...

 

***

 

O yüzden diyorum ki...

 

Ramazan bitti, şimdi yine “Limon çiçekleri”ne döneriz...

 

***

 

Çünkü hayatın kalbi orada atıyor...

 

***

 

Bizde bu günahkârlık, siyasi İslamcıda bu sahtekârlık varken...

 

***

 

Haberin Devamı

Hayat akan su gibi yolunu bulur...

 

BEN ‘O SES TÜRKİYE’ SANMIŞTIM MEĞER ‘SURVİVOR’ DİZİSİYMİŞ

 

YENİ Şafak yazarı Salih Tuna olayında son perde...

 

Beklenen ses bir türlü gelmiyor, ama benim gibi dış sesler, kapı gıcırtısı gibi büyüyor.

 

Karşı mahallede konuşulan şu:

 

Olayın arkasında galiba Yeni Şafak gazetesinin genel yayın yönetmeni İbrahim Karagül’ün kellesini isteyenlerin parmağı varmış.

 

Twitter’ın “Tarassut köpekleri” (watch dogs) bir süredir, Saray’a yakın trollerin İbrahim Karagül’e karşı yürüttüğü kampanyaya dikkatimi çektiler.

 

Herhalde, gazetenin bazı yazarlarının son zamanlarda yazdıkları makul ve bağımsız yazılar rahatsız etmiş.

 

Bana biraz Mustafa Karaalioğlu’nun Star Genel Yayın Yönetmenliği’nden ayrıldığı günleri hatırlattı.

 

Haberin Devamı

Karagül durumu düzeltmek için olmalı, son zamanlarda aşırı Erdoğancı yazılar yazıyor.

 

Karşı mahalle bölünmüş durumda.

 

Bir kısmı “Salih Tuna, Erdoğan’dan çok Erdoğancı ve ‘Fırıldak AKP’liler’ şifreleri ile Karagül’ü işaret ediyor” diyor.

 

Bu durumda, “Genel yayın yönetmeni arıyorsanız ben varım” demek istiyor ve “beklenen ses” patronunki mi oluyor...

İkinci bölüme göre ise “Erdoğan’dan çok Erdoğancı” trollere karşı genel yayın yönetmenini savunuyor ve “Susturun şunları” diyor...

 

İşin içinden çıkamadım.

 

Bunu “O Ses Türkiye” yarışması sanıyordum.

 

Meğer “Survivor”mış...

 

Ama belli ki yeni sezona, “Game of Thrones” olarak başlayacak ve Yeni Şafak’ta gümbür gümbür bir ses gelecek...

 

Haberin Devamı

KLASİK KENAN HAYRANI NE DER BİLMEM AMA KLASİK CAZCILAR SEVECEK DERİM

 

KENAN Doğulu’nun aylardır beklediğim caz albümü nihayet çıktı.

 

Dünden itibaren Apple, Spotify ve Deezer gibi müzik paylaşım platformlarına ve CD satan mağazalarda çıktı..

 

Eğer caz dinleyicisiyseniz, hatta burnundan kıl aldırmayan bir caz dinleyicisi iseniz bile...

 

Hodri meydan...

 

O Mustafa Ceceli yatakları doldurur ama camileri bilemem

 

İşte benim en sevdiklerim:

 

- İhtimal: Caz var... Kenan’ın en bildiğimiz, en tanıdık yanı var. Eski Türk filmi müzikleri tadında tangomsu bir hava var... Daha ne olsun yani...

 

- Kıyamam: “İkinci Yeni arabesk” bir söz, klasik caz ve çok hafif bossanova ritmi ile birleşirse ne olur... İşte bu harika şarkı olur...

 

- Sımsıkı: Bu şarkıda sanki, jazzy Kenan, pop Kenan ile harika bir düet yapıyor.

 

- Ex Arkadaşım: “Tutamıyorum Zamanı” şarkısında kullanılan temalar gerçekten harikaydı. Bu şarkıda onu andıran temalar yine çok başarılı. “Yarınsız yağmurlarda ıslanmıştık...”

 

cümlesi de bonusu...

 

Kenan’ın geniş konser ve kulüp izleyicisi ne der bilemem...

 

Ama benim yalnız dünyamdaki “Tek kişilik Bluenote” kulüpleri ve geceleri için harika bir albüm...

 

Bazı şarkılarda, arkadaki piyanoda Brad Mehldau tadı bile buldum dersem, siz abarttın diyebilirsiniz.

 

Bense abartmadım derim.

 

BU OYUNU TAVSİYE ETMEM, KAYBEDERSİNİZ

 

BAYRAMDA Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır politikası hakkında söylediklerini işitince yeni stratejinin şu olacağını anladım.

 

Cumhurbaşkanı Sisi’ye vurmaya devam edecek, Başbakan onun altındakilerle görüşecek.

 

Böylece Mısır halkına “Sisi başka, siz başkasınız” mesajı verilecek.

 

İçeride Türk halkına da “Bakın Mısır politikamız değişmedi” denilecek.

 

Tavsiye etmem...

 

Hatırlayın krizin başında Putin demişti:

 

“Erdoğan başka, Türk halkı başka...”

 

Esad başından itibaren ne diyor:

 

“Erdoğan başka, Türk halkı başka...”

 

Dünyada aynı temayı savunan onlarca başka ülke biliyorum.

 

Bu söylenen sizin hoşunuza gidiyorsa, Mısır’da da aynı politikaya devam edin.

 

Kaybeden yine siz olursunuz...

 

O KÖPRÜNÜN ADI TROYA OLMALI

 

ÖLÜNCEYE kadar aynı tezi savunacağım.

 

Çanakkale Boğazı’nın üzerine yapılacak köprünün adı 

 

 

“Troya” olmalı.Bu hem Türkiye için, hem Çanakkale şehri için, hem o bölge için çok daha doğru bir iş olur.

 

“Troya” bütün dünyanın bildiği çok kuvvetli bir marka isim.

 

Bir kere daha düşünün...

Yazarın Tüm Yazıları