Paylaş
‘SİZCE şimdiye kadar yazılmış en etkili yüz kitap hangileri olabilir?’ Herkesin kendine göre küçük ve şahsi bir seçimi olabilir.
Mesela benim için ‘‘Tom Miks’’ ve ‘‘Red kit’’ çok önemli kitaplardı.
Benim hayatımda da çok etkiliydi.
Ama aramızda kaç kişi, hayatımızın en önemli kitaplarını, en önemli şarkılarını bütün samimiyetiyle itiraf etmeye hazırdır?
Gençliğinde solcu bir yoldan gelmiş birine sorarsanız bu yüz kitap arasına Marx'ın ‘‘Kapital’’ini mutlaka koyacaktır.
Boyner Holding bir süredir çok ilginç kitaplar yayınlıyor.
Sonuncusu, Martin Seymour-Smith'in ‘‘Yüzyılların 100 Kitabı’’ adını taşıyor.
Seymour-Smith, başlangıçtan bu yana dünyayı en çok etkileyen 100 kitabı anlatıyor.
Listenin başında Konfüçyüs'çü ve Tao'cu hayat tarzlarını köklü biçimde etkileyen Çinlilerin ‘‘I Ching’’ (Değişimler Kitabı) adlı kitap var.
Onun arkasından tek tanrılı dinlerin temelini oluşturan ‘‘Eski Ahit’’ geliyor.
DİNİ KİTAPLAR AĞIRLIKTA
Tabii bu 100 kitap içinde dini nitelikli olanların belirgin bir ağırlığı var.
Mesela Kuran-ı Kerim de bunlardan biri.
Kitabı yazan kişinin Hristiyan olması nedeniyle, dini kitaplar arasında Hıristiyanlık kökenli olanların sayısı fazla.
Listenin üzerinden şöyle gidersek, çoğu tadığımız kitaplar.
Mesela Homeros'un ‘‘İlyada ve Odysseia'sı, Eski Yunan düşünürlerinin bildiğimiz eserleri yer alıyor.
Dikkatimi çeken bir başka özellik.
100 eser arasında ikisi ‘‘İtiraflar’’a ayrılmış.
Bunlar Hippolu Augustinus ile Jean-Jacques Rousseau'nun kitapları.
Tabii bilimin gelişmesini etkileyen temel eserler unutulmamış.
İktisat bilimini şu isimler temsil ediyor:
Adam Smith, Malthus, Keynes...
Dünyayı etkileyen 100 kitap arasında kadın konusunu işleyen iki örnek var.
Biri Mary Wollstonecraft'ın ‘‘Kadın Haklarının Savunusu’’, öteki ise Betty Friedan'ın ‘‘Kadınlık Mitosu’’ adlı kitapları.
Sol düşünceden gelen kişiler için bu listede şaşırtıcı bir durum söz konusu.
Çünkü listede Marx'ın ‘‘Kapital’’i yer almıyor.
Onun yerine ‘‘Komünist Manifestosu’’ konmuş.
Tabii bu arada Mao'nun ‘‘Kızıl Kitabı’’ listede var.
Öyleyse ‘‘Kapital’’ niye yok?
Benim gibi başka birçok insanın da aynı soruyu soracağını tahmin ettiği için yazar bu konuda geniş bir açıklama yapma ihtiyacı duymuş.
KAPİTAL'İN OKUNAMAZ ÖZELLİĞİ
Bu bölümü aynen aktarıyorum:
‘‘Gerçi buraya alınan eserlerin birçoğu (mesela Platon'un Devlet'i) kuşkuya yer bırakmayacak şekilde böyle nitelenebilir; ama bazılarının (mesela Kapital'in) böyle nitelenemeyeceği yine kuşku götürmez bir durumdur. Bu ikinci kitap, önemli bir eser olmasına ve (bugüne kadar) ondan hareketle ortaya konan pratikten ötürü hiç de hak etmediği iftiralara uğramasına rağmen, büyük ölçüde okunamaz olma gibi kötü bir şöhreti üzerinden atamamıştır. Kitabın tamamını zevkle okuduğunu öne süren insanlarla karşılaştık mı, biliriz ki aslında kitapla ilgisi olmayan bir nevi takıntı durumu söz konusudur. Mesela adamın beş yaşındaki oğlu parti hakkında münasebetsiz bir laf ettiğinde koyulacak doğru tavrın hangi bölümde açıklandığını bulmak için başvurabilirler bu kitaba. Böyle bir bölüm yoktur tabii ki kitapta -böyle şeylerin çok ötesinde bir eserdir. Ama bu cinsten takıntılı okurlar, kitapta böyle bir bölüm bulunması gerektiğine, aslında bulunduğuna inanırlar. Neyse ki burada sıyırmış bulunuyoruz Kapital'den; çünkü o da bir edebiyat şaheseri olmadığı halde, daha berrak ve yalın bir dille yazıldığı için Komünist Manifesto'yu aldık buraya.’’
Bu sözlerdeki saptamaya tamamen katılıyorum. ‘‘Das Kapital’’le ilgili ilk defa gerçekçi bir itirafa rastlıyorum.
Solculuk yıllarımda en az üç defa bu kitabı okuma girişiminde bulundum. Ama hiçbirinde 35 sayfanın ötesine gidemedim.
Aynı şekilde James Joyce'un Finnegan's Wake adlı, dünyanın en önemli romanı sayılan kitabını okumayı da başaramadım. O yüzden dünyayı en çok etkileyen 100 kitap içerisinde ikisinin ‘İtiraflar'a ayrılmasını çok iyi anlıyorum.
Bu yazı da benim bu kitaba ‘‘küçük bir katkım’’ olsun.
Paylaş