'O' değil devletin verecek kardeşim

Haberin Devamı

1-DÜN sabahtan itibaren, o malum kafaların itirazlarını duymaya başladık.
Hep bir ağızdan haykırıyorlar:
“Çok popülist bir program. Kaynakları yok...”

* * *


Yahu arkadaş, hiç olmazsa sen deme bunu...
Sen yıllardır her eve torba torba kömür götürdün, popülist olmadı, kaynağını buldun.
Sen her eve şu kadar para verdin, popülist olmadı, kaynağını buldun...
Şimdi CHP çıkmış, daha fazlasını vereceğini söylüyor ve sen çileden çıkıyorsun...
Ben zaten veriyorum, farkı ne” diyorsun...


* * *


Bak ben farkını anlatayım sana.
Sen insanların gözüne baka baka “Bak bunu sana ben ve partim veriyor” diyorsun...
Sen bunu kendi cebinden vatandaşa sadaka verir gibi veriyorsun.
CHP, “Verdiğim para senin devletinin parasıdır” diyor.
“Sadaka değil, hakkın bu... Göğsünü gere gere al” diyor...


* * *

Haberin Devamı


Arkadaş, hadi açık konuş, halk sahasında, kamu meydanında, popüler alanda, 12 yıldan beri ilk defa ofsayta düştün...
Daha mantıklı bir gerekçe bul...

2-Hatırlayın ne diyordu o kafa yıllar boyunca


Hatırlayın, hayatını CHP’yi küçümsemekle geçiren o snop sağ liberal kafa ne diyordu?
CHP’nin ekonomik politikası yoktur...”
Buyur kardeşim... Dört dörtlük bir ekonomi politikası...
Hatırlayın, hayatının her günü CHP’yi küçümseyen, yerden yere vuran o snop sağ muhafazakâr kafa ne diyordu?
“CHP halktan kopuktur...”
Buyur sana, Türkiye’nin en derin, en muhtaç damarlarına inen bir serum programı...
Hatırlayın, hayatının her gününü CHP’yi ve Cumhuriyet’i snobe etmekle, alay etmekle geçiren o sağ ve sol liberal kafa ne diyordu?
“CHP ulusalcıdır, ırkçıdır, Kürt sorununa çözüm
programı yoktur...”
Buyurun, bir tarafta “Çözüm programı yolda kaybolmuş” diyen bir iktidar, öteki tarafta Dersim trajedisiyle bile yüzleşmeye hazır, dört dörtlük bir çözüm programı...
Hatırlayın, CHP’yi kavgacılıkla suçlayan o güya “Yeni Türkiye kafası” ne diyordu?
“CHP iş yapmaz,
engeller...”
Buyurun size dört dörtlük “iş bitirici” bir eylem planı...
Hatırlayın Türkiye’yi babasının çiftliği gibi yönetmeye niyetli o kafa ne diyordu?
CHP kavgadan başka bir şey bilmez...”
Buyurun size seçim stratejisini kavga değil, yapıcı dil üzerine yürüteceğini açıklayan bir CHP...
Nehrin akışı değişiyor...

Haberin Devamı

3-2002’den beri ilk defa şunları görüyor

Hayatımda ilk defa, popüler ama popülist olmayan bir CHP programı görüyorum.
Karaoğlan’dan beri ilk defa, meydanlarda şarkı üstünlüğünün, bütün Türkiye’yi alkışa davet eden CHP’ye geçtiğini görüyorum.
1980’lerin sonundan beri ilk defa, Kürt sorununun çözümü konusunda yapıcı, gerçekçi ve cesur bir CHP programı görüyorum.
2002’den beri ilk defa, seçim öncesi fısıltı kampanyasına CHP’nin hâkim olduğunu görüyorum.
2007 seçiminden beri ilk defa, “AKP geriliyor” izleniminin bu kadar güçlü bir şekilde telaffuz edildiğini görüyorum.
İktidara geldiklerinden beri ilk defa, AKP’nin taarruz pozisyonundan savunmaya çekildiğini görüyorum.
2002 yılından beri ilk defa, AKP’nin Tayyip Erdoğan’ı savunamaz duruma geldiğini görüyorum.
2002 yılından beri ilk defa, Tayyip Erdoğan’ın AKP’nin itici gücü olmaktan çıkıp aşağı çekici gücü haline geldiğini görüyorum.

Haberin Devamı


4- İlber Hoca’ya hayranlığım her geçen gün artıyor

DÜN Özlem Gürses’e verdiği mülakatta bakın ne diyor:
“Türk Türk’tür, Türkiyeli diye bir şey yoktur. Beğenmeyen Türklüğü, başka kimliği varsa söyler.” Yaşa hocam... Vallahi çok yaşa.
Şu son 5 yıldır üzerimize insafsızca çullanan ve doymak bilmez oburluğunu ve rızkını “Türk” kelimesi ve Cumhuriyet’in kurucuları üzerinde tepinerek çıkarmaya çalışan zihin fukaralarının ağzının payını çok iyi veriyorsun...Üstelik öylesine derin bir adamsın ki, hiçbiri de gıkını çıkaramıyor.


5-Romanın da filmler gibi soundtrack’i olur mu?


PİYASAYA yeni çıkan “Tuhaf bir çocuğun fevkalade hikâyesi” adlı ilk romanımın bir fon müziği olsun istedim.
Bunun için romanda geçen şarkılar ve kafamdaki fon müziğini bir liste halinde hazırlayıp Spotify’teki liste sayfama koydum.
Adı “Tuhaf bir çocuk soundtrack” oldu. Galiba, yazılı edebiyatta ilk soundtrack denemesi oldu. Son yıllarda özellikle rock, klasik ve caz müziği, romanlarda epey yer tutmaya başladı.
Romanın fon müziğini hayal edebilmek ve işitmek güzel bir duygu...

Haberin Devamı


6-34 yaşındaki kadının vücudu podyum istemiyor ama 36 yaşında seks istiyor


NINA Ricci, “L’Extase” adlı yeni bir parfümünü piyasaya çıkardı.
Champs Elysees geçen hafta iç gıcıklayıcı pembe renklere büründü.
Ama daha da fazla konuşulan şey, “L’Extace”ın reklam filmi oldu.
Filmde Laetitia Casta’yı oynatmışlar.
Filminde çok cüretkâr sahneler var ve Casta resmen orgazm oluyor...
Gisele Bündchen geçen hafta 34 yaşında podyumları bıraktı.
Gerekçesi şuydu:
Gövdem artık podyumları istemiyor...”
Laetitia Casta 36 yaşında...
Demek ki, podyumları istemeyen kadın bedeni, 36 yaşında seksi fena halde istiyormuş.

Yazarın Tüm Yazıları