O, bu rakamı senden saklıyor

Şu çok çarpıcı gerçeği biliyor musun...
Ülkenin Başbakanı seçim meydanında bunu senden saklıyor, ben söyleyeyim...
* * *
- BİR: Bugün itibariyle ülkemizde 1 milyon 758 bin Suriyeli var.
Bu demektir ki...
Ülkemiz nüfusunun yüzde 3’ü Suriyeli oldu...
* * *
- İKİ: Ülkemizdeki Suriyelilerin sadece yüzde 10’u okuryazar.
Bu demektir ki...
Önümüzdeki yıllarda toplumun en az ücret alan kesiminin karşısına daha da az ücretle çalışmaya hazır bir işgücü ordusu çıkacaktır.
* * *
- ÜÇ: Gelenlerin yarısı 18 yaşından küçük.
Bu demektir ki...
Önümüzdeki yıllarda zaten yüksek olan genç işsiz nüfusumuz daha da büyüyecektir.
Her işsiz Türk ve Kürt gencinin karşısına daha az ücretle çalışmaya hazır genç bir Suriyeli çıkacaktır.
* * *
- DÖRT: Gelen Suriyelilerin sadece 284 bini kamplarda yaşıyor.
Bu demektir ki...
1.5 milyondan fazla Suriyeli, Türkiye’nin öteki şehirlerine dağılmış durumdadır.
* * *
- BEŞ: Şanlıurfa’da 467 bin Suriyeli yerleşmiştir.
İstanbul’da 330 bin, Gaziantep’te 253 bin, Şırnak’ta 190 bin, Hatay’da 204 bin, İzmir’de 100 bin Suriyeli yaşamaktadır.
128 bin nüfuslu Kilis’e 86 bin Suriyeli yerleşmiştir.
Bu demektir ki...
Bu insanların çok büyük çoğunluğu artık geri dönmeyecektir.
* * *
Oy verecek vatandaş unutma...
Dünyanın en zengin ülkelerinden Almanya, üstelik kendi isteğiyle, 50 yılda 3 milyon Türkiyeli nüfus aldı ve hâlâ sosyal sorunlarla uğraşıyor.
Senin ülken 2 yılda 2 milyona yakın göçmen aldı...
* * *
Oy verecek vatandaş, unutma...
Bunun tek nedeni, AKP hükümetinin şahsi hırslara kapılmış yanlış Suriye politikasıdır.
Hem komşu bir ülkeyi parçalamışlar, hem de Türkiye’nin başına, on yıllarca çözemeyeceği bir sorun çıkarmışlardır.
* * *
Sorumlu kişi, miting meydanında bunu söylemiyor.
Sen sandıkta sor...
* * *

NOT: Bu bilgileri dün Hürriyet internet sitesinde okudum.
Bilgiler Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan’ın 2014’te yaptığı araştırmasından alınmış.

5 gündür biri çıkar yok böyle bir şey der diye bekliyorum

EZGİ Başaran 5 gün önce Radikal’de çok önemli bir haberi patlattı.
YÖK üniversitelere bir yazı yazarak şu emrini iletmiş:
“Bizden izin almadan Türkiye’deki Suriyelilerle ilgili araştırma yapamazsınız...”
Dün Hürriyet internet sitesinde bu haberin devam vardı.
Aslında yazıyı YÖK değil, 22 Nisan 2015 günü İçişleri Bakanlığı yazmış.
Hangi skandaldan başlayayım.
- YÖK ne zamandan beri akademik araştırma özgürlüğünü engelleyen emirler veriyor mu desem...
- Yoksa, hangi demokratik ülkede içişleri bakanlığı üniversitelere araştırma yasağı koyabilir mi desem.
Benim hatırladığım, böyle şeyler Stalin döneminde yapılıyordu.
Ama benim muhatabım Başbakan...
Ona soruyorum:
- Suriyeli göçmenler konusunda seçim öncesinde ortaya çıkacak bir gerçek var da ondan mı korkuyorsunuz...
Yani 2014 yılında Hacettepe tarafından yapılan yanda anlattığım gerçeklerin mi mesela...

Seçimin ilk sonuçları belli oldu: Jöleli ve platonik âşık kaybetti

SEÇİM daha şimdiden ilk sonucunu verdi.
İktidar kanadının...
- Yakup Cemil’leri...
- Çifte tabancalı tetikçileri...
- İftira makineleri...
- Platonik âşıkları kendi mahallelerindeki seçimi bile kaybetti. İktidarı destekleyen aklı başında, saygın gazetecileri harekete geçti. İlk taşı Akif Beki attı ve onlar için “Sonradan yanaşmalar” deyimini kullandı.
Sonra başka yazarlar bu eleştiri kervanına katıldı.
İsimlerini vermiyorum, çünkü demokratik anlayışlarını ve samimiyetlerini koruyan bu insanların da onların iftira oklarına hedef olmalarını istemiyorum.
Ama içleri rahat olsun.
Bu tavırları ile Türk basınının iyi bir yola girmesine büyük katkı yapıyorlar.
İktidarı desteklemenin de en az muhalif olmak kadar şerefli ve iyi bir gazetecilik olduğunu gösteriyorlar.
Emin olun bundan en çok yararlanacak olan taraf da iktidar olacaktır...