Paylaş
Sevgili devletim, televizyon programlarına el atıyormuş.
Aile nizamına geçiyormuşuz...
* * *
-Bir devlet, “aile” adını ağzına alıp, onun ahlakını tayin etmeye soyunduğu zaman ben korkarım.
Çünkü bilirim ki, “Devletin ahlak anlayışı” dediği şey, kendini devlet sayanların ahlak anlayışıdır.
-Bir devlet, aile şemsiyesi altına sığınıp kural koymaya başlarsa bilirim ki arkasından “ahlak zabıtaları” peydahlanacaktır...
-Bir devlet, ahlak zabıtalarına yolu açarsa, anlarım ki niyet bozuktur, arkasından siyasi ahlak zabıtaları ortaya fırlayacaktır...
* * *
-Bir devlet, ahlakın tarifini kendi yapmaya başladığı zaman anlarım ki, artık yeni bir dönem açılmaktadır.
* * *
-Siyasi ahlak dekolte, yolsuzluk, hırsızlık yapanlar nü dolaşırken, televizyon dizi senaristlerinin kafası tesettüre sokulacaksa eğer...
Bilirim ki bu, iyiye alamet değildir...
* * *
Hiç iyiye alamet değildir.
Safkan köpekler mi daha iyidir yoksa karışıklar mı
İNGİLTERE’deki Hayvan Sağlık Vakfı (AHT) ülkedeki 50 safkan köpeğin DNA haritasını çıkarma kararı almış. Sebebi de şu. Safkan köpeklerin bazı türlerinde genetik hastalıklar varmış. Mesela border coli cinsi köpeklerde epilepsiye, av köpeklerinde omurga disklerinde bozukluğa, terrier’lerde glakomaya (göz tansiyonuna bağlı körlük) çok sık rastlanıyormuş.
Bunun anlamı da şu.
Köpek yetiştiricileri, hayvanların safkan özelliğini korumak isterken, aslında genetik bozukluklarını koruyorlar.
Yani safkanlık yüzünden belli hastalıklar nesilden nesle taşınıyor.
İşte bunu önlemek için hayvanların DNA haritaları çıkarılıyormuş.
Bu arada aklıma şu soru geldi. Acaba bizim kangalların DNA haritası çıkarılmış mıdır...
İngiltere’de kumalara bir kötü bir iyi haber
İNGİLTERE çok tuhaf bir durumla karşı karşıya...
Ülke yeni bir yardım sistemine geçiyor.
Eğer bir erkeğin birden fazla karısı varsa, sosyal yardımdan çok daha fazla yararlanma imkânına sahip olacak.
Önce şaşırtıcı bir saptama ile başlayayım.
İngiltere’de “çokeşlilik serbest”...
Aslında kanunları çokeşliliği kabul etmiyor.
Ancak aileniz, halen dünyada çokeşliliği kabul eden 50 ülkeden birinden geldiyse, size çokeşlilik serbest.
Bugünkü sistemde bir erkek ve ilk karısı haftada 114 pound yardım alıyor.
Öteki karılarının her biri için ise 41 pound veriliyor.
Çokeşlilere kötü haber şu: 2021’de yürürlüğe girecek yeni yardım sistemi ikinci, üçüncü karıları tanımayacak.
Ama iyi haber şu: Bu çokeşli adamın ve kumaların aleyhine değil, lehine bir sonuç doğuracak.
Yeni sisteme göre erkek ve ilk karısı ayda 489 pound alacak.
Ancak ikinci ve üçüncü eşler, artık eş olarak değil, bekâr sayılacak.
Bu durumda alacakları para 317 pound’a çıkacak.
İyi mi...
Bekâra karı boşamak kolaydır diye hiç sevmediğim bir laf vardı...
Demek ki poligam erkeğe “Boş ol” demek zorlaşacak...
‘Helal senaryo’ yazacak senaristlere tavsiyeler
-BİR: Atasözleriniz yol gösterici olacak.
Mesela, dizideki baba, dizini dövmek istemiyorsa, kızını her bölümde eşek sudan gelinceye kadar dövecek.
* * *
-İKİ: Siyasetçilerin demeçleri yol gösterici olacak.
Mesela, affederseniz kızlarla oğlanlar parklarda el ele dolaşmayacak, yan yana oturmayacak.
* * *
-ÜÇ: Diyanet fetvaları ışık tutacak.
Mesela, genç kız ve oğlanlar nişanlı olsa bile yalnız gezmeye gitmeyecek.
* * *
-DÖRT: “Paralel” davaları içtihat sayılacak.
Mesela, evde ayakkabı kutusu, kasa gibi nesneler, aksesuvar veya mobilya olarak gösterilmeyecek.
* * *
-BEŞ: Anane ve teamüller rehber olacak.
Mesela, evli kadının başka bir erkekle ilişkisi asla gösterilmeyecek, ama eve kuma getirme uygulaması tamamen serbest olacak.
O patates 4 kadeh şaraptan sonra 1 milyona gitmiş
DÜNKÜ Hürriyet’te okudunuz. Kevin Abosch adlı fotoğrafçı, çektiği bir patates fotoğrafını 1 milyon Euro’ya sattı. Haberde iki ayrıntıya dikkat. Bir, fotoğrafı nasıl sattığını şöyle anlatıyor: “Müşteri evime geldi. Önce iki kadeh şarap içti ve ‘Bunu beğendim’ dedi. Sonra iki kadeh daha şarap içtik ve müşteri ‘Bunu gerçekten istiyorum’ dedi.” İkinci ayrıntı ise şu: Fotoğrafı çekilen patates organik.
Zehirlenmeye hazırım
TAM bir haftadır yurtdışında avare dolaşıyorum. Türk haber televizyonlarına bir saniye bile bakmadım. İnternet sitelerine girmedim. Sokaklarda müzik dinledim. Fashion şovlarda volta attım. Kitapçılarda oyalandım. Bol bol kahve içtim. Bol bol şarap içtim. Yani, aç kollarını Türkiyem, yeniden zehirlenmeye hazırım.
Tek kişilik kanton
Yılbaşında yazmıştım. Bugünlerde Amadeo Minghi’nin “Cantare e d’amore” adlı şarkısına fena taktım. Acayip iyi geliyor. Şarkı başladı mı, anında kendimi İtalya’da hissediyorum. Canım memleketimin son ütücüleri kafanızı fena halde ütülediyse, fena halde bu şarkıyı tavsiye ederim. Tam tek kişilik kanton şarkısı.
Paylaş