25 Mayıs 2005 günü, Londra’da "Christie’s’de" bir müzayede yapıldı.
Bazı ünlü kadınların, ünlü fotoğrafçılar tarafından çekilmiş çıplak fotoğrafları satıldı.
Satıştan elde edilecek gelir, ünlü şarkıcı Elton John’un kurduğu AIDS’le mücadele vakfına gidecekti.
En pahalıya satılan obje, manken Kate Moss’un çıplak fotoğrafıydı.
Fotoğrafı Suudi bir milyarder olan Walid Juffali almıştı.
Tam 486 bin dolar ödemişti.
Paris Hilton’un çıplak fotoğrafının sadece 45 bin dolara satıldığı düşünülürse, Kate Moss’unkine verilen paranın ne anlama geldiği anlaşılabilir.
David Beckham’ın eşi Victoria’nın çıplak fotoğrafı 324 bin dolara alıcı bulmuştu.
Elle Macpherson için ödenen para 288 bin dolardı.
Müzayedede satılan ikinci en pahalı fotoğraf, dünyada çok tanınmamış bir kadına aitti.
Kadın çırılçıplak yüzüstü yatıyordu.
Ayaklarının dizden aşağı bölümünü havaya kaldırmıştı.
Üzerinde sadece iki obje vardı. Elmas bir yüzük ve ayağındaki yüksek topuklu olağanüstü ayakkabılar.
Bu fotoğraf 396 bin dolara alıcı bulmuştu.
Kadının adı Tamara Mellon’du.
Taktığı yüzük Cartier, ayağındaki ayakkabı ise, Jimmy Choo idi...
Peki kimdi bu, 396 bin dolar verilen çırılçıplak kadın?
Birazdan anlatacağım.
Ama önce, ayağındaki ayakkabıdan başlamam gerekiyor.
Tanıdığım kadınların çoğu ayakkabı düşkünüdür.
Ben onlardan da daha fazla düşkünüm.
Yanlış anlamayın, ayak fetişisti falan değilim.
Bana göre ayakkabı, kadın gövdesinin en güzel takısıdır.
Kadın ayakkabısı denince aklıma şunlar gelir:
Bana göre bir numara Jimmy Choo...
İki, hatta son yıllarda bir numara Christian Louboutin...
Üç; Manolo Blahnik...
Ama bunların içinde Jimmy Choo’nun her zaman özel bir yeri vardır.
Birazdan onun hikáyesini anlatacağım, ama şimdi merakınızı gidermek için yazının başına döneceğim.
Kimdi o çıplak fotoğrafı 396 bin dolara satılan kadın, diye sormuştum.
Tamara Mellon, işte bu Jimmy Choo ayakkabılarını yapan şirketin başkanıydı.
Yani bir iş kadını.
* * *
Jimmy Choo, Malezyalı bir kunduracının çocuğuydu.
Yani ayakkabı tasarımcısı değil, bildiğimiz kunduracıydı.
1969 yılında ilk ayakkabısını annesi için yapmıştı.
Üzerine küçük bir elmas koymuştu.
Ailesi 1973 yılında onu Londra’ya akrabalarının yanına göndermiş, o da İngiltere’nin deri ürünleri eğitimi veren okulu Cordwainers College’e yazılmıştı.
Burası tipik bir kunduracılık okuluydu.
Ayakkabı tasarımı öğretmiyordu.
Ancak 1970’li yılların sonlarından itibaren okula, Patrick Cox, Emma Hope ve John Mooore gibi daha sonraki yıllarda tasarımcı olacak gençler gelmeye başlamıştı.
O yıllar modada Vivienne Westwood’un çılgın ve devrimci rüzgárları esiyordu ve bu çocuklar, klasik kundura okulunun ilk isyankárları olacaktı.
Jimmy Choo isyankár değildi ama müthiş bir yaratıcılığı vardı.
İngiliz Hükümeti bu gençlere, artık terk edilmiş eski bir hastane binasını tahsis etti.
Bu binadan, 1990’lı yılların birçok tasarımcısı çıktı.
* * *
Hayatındaki en önemli insanlardan biri, Mehmet Kurdaş isimli bir Türk ayakkabıcıydı.
Jimmy Choo, elde yaptığı ısmarlama ayakkabılar için İtalyan malzeme bulmakta zorluk çekiyordu.
Çünkü İtalyanlar, bu tür malzemeyi toptan satıyor, üç-beş parça ile uğraşmak istemiyorlardı.
Jimmy Choo, aradığı malzemeyi Mehmet Kurdaş’tan alacaktı.
Kurdaş, 1950’li yıllarda Londra’da Gina isimli bir ayakkabı mağazası açmış ve başarıya ulaşmıştı.
Kurdaş ve oğulları, Jimmy Choo’nun hayatında önemli bir yere sahip olacaktı.
* * *
Jimmy Choo’nun en ünlü müşterisi Prenses Diana oldu.
Diana, bütün elbiselerini yardım kuruluşları için New York’ta satmış, bir tek Jimmy Choo’nun yaptığı ayakkabıları satışa çıkarmamıştı.
Jimmy Choo ona yaptığı son çift ayakkabıyı teslim edemedi.
Çünkü Prenses Diana, teslim gününden bir gün önce Paris’te kazada öldü.
Cenazesinde resmi davetli heyetinde ayakkabıcı olarak bir tek Jimmy Choo vardı.
Şirketinin başkanlığını yapan Tamara Mellon’un çıplak gövdesi üzerindeki iki objeden biri de onun yaptığı bir çift ayakkabıydı.
Kadın ayakkabısı Tanrı’nın insan eliyle yarattığı en güzel objelerden biridir.
İnanın çıplak bir beden üzerinde, tek başına da çok şeyler anlatır.
(*) Bu bilgileri geçen hafta Londra’da aldığım yeni çıkmış bir kitapta okudum. Lauren Goldstein-Sagra Maceira de Rosen: "The Towering World of Jimmy Choo" Bloomsbury, 2009. Üniversitelerin ekonomi ve işletme fakültelerinde okutulabilecek olağanüstü bir kitap. Yazarlarından biri Reig Capital Group’un lüks ve parekende eşyalar bölümü analisti, öteki ise Time Magazin, Conde Nast Portfolio ve Fortune dergilerine yazılar yazan gazeteci.