Dikkat: 23 Haziran son ‘mele’ seçimi olacaktır
DÜN Sözcü gazetesinde Saygı Öztürk’ün köşesinde okudum.
İstanbul’daki Kürt seçmenleri etkilemek için müthiş bir yeraltı savaşı yaşanıyormuş.
Hem AK Parti hem CHP bu seçmeni etkilemek için Güneydoğu’daki “mele”leri İstanbul’a getiriyormuş.
*
Güneydoğu’da ve Doğu’da özellikle Kürt vatandaşlarımızın bulunduğu yerlerde, imamlara ve dini bakımdan sözü dinlenen insanlara “mele” denirmiş.
Düşünebiliyor musunuz, en batımızdaki en mega şehrimizde, belediye başkanlarını seçecek Kürt vatandaşları etkilemek için hâlâ “mele”lerden medet umuluyor...
*
Bir de başka gelişmeler var.
CHP’nin 31 Mart seçim sürecinde reklam kampanyasını yürüten Ateş İlyas Başsoy, dün Birgün gazetesinde Hakan Aksay’a şunu söylemiş:
“AKP’nin tabanında büyük bir değişim yaşanıyor. Bağcılar’da 10’dan fazla bale kursu var, AKP tabanındaki değişimi artık göremiyor.”
*
Peki gidişat nereye?
“Mele”lere doğru mu...
Yoksa çağdaş yaşama doğru mu...
*
Söyleyeyim...
Bu ülkede artık “cami cemaati” lafının sosyolojik olarak hiçbir anlamı kalmamıştır.
Cami cemaati dediğimiz şey her gün biraz daha erirken, sosyal medya ve çağdaş ve dünyevi ilgilerin, faaliyetlerin oluşturduğu topluluklar büyümektedir.
*
Yani 23 Haziran son “mele seçimi” olabilir...
SEÇİMİN TEKRARININ FAYDALARI DA OLDU
YÜKSEK Seçim Kurulu, İstanbul Belediye Başkanlığı seçimini tekrar kararını 7 Mayıs günü aldı.
Bu 18 günde yaşananları alt alta yazıyorum.
- Adalet Bakanlığı, İmralı’daki Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesine yeniden izin verildiğini açıkladı.
Kimse kimseyi ihanetle suçlamadı.
*
- 31 Mart’tan önce, “Cumhur ittifakı İstanbul seçimini kaybederse bekamız tehlikeye girer” deniyordu.
‘Cumhur ittifakı’ seçimi kaybetti ama herkes Türkiye Cumhuriyeti’nin daha da güçlü olarak yerinde durduğunu gördü.
*
- Seçim öncesinde “İstanbul’u kaybeden, Türkiye’yi kaybeder” deniyordu.
İktidar İstanbul’a kaybetti, ama Türkiye’yi kaybetmediğini gördü.
*
- Seçim öncesinde ‘millet ittifakı’ndan bir kişi bir HDP’li ile görüşse anında “zillet ittifakı” olarak niteleniyordu.
Seçimin yenilenmesi kararı alındı. HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, önceki gün AKP ile birçok konuda temaslarının olduğunu açıkladı.
Kimse çıkıp, ‘cumhur ittifakı’ için “zillet ittifakı” demedi.
*
-YSK seçimi yenileme kararı aldıktan sonra ortaya “Oylar çalındı” iddiası atıldı.
Ama gerekçeli karar açıklandığında, hiç böyle bir şey olmadığı anlaşıldı.
En azgın trol bile “Oylar çalındı” yalanını bir kenara bıraktı.
Yani bütün bunlara bakıp şunu söyleyemez miyiz?
Yenilenen seçim hiç olmazsa nefret üslubunu ve yalancılığı törpüledi.
KENNEDY 67 MİLYON OYDA KAÇ FARKLA KAZANMIŞTI
ÖNCEKİ akşam Netflix’te başkan Kennedy’nin kardeşi Robert Kennedy’nin hayatını anlatan çok güzel bir belgesel seyrettim. Belgeselin giriş bölümlerinde Kennedy ile kardeşinin seçim sonuçlarını beklediği anı gösteren bir sahne var.
Özellikle iki kare dikkatimi çekti.
- Birinci karede Robert Kennedy abisine şunu söylüyor: “20 dakika önce aldığımız habere göre...”
İkinci karede ise şunu söylüyor: “70 bin oy farkla sen kazandın.”
O yıl 67 milyon Amerikalı oy kullanmış.
Ve Kennedy sadece 70 bin oy farkla kazanmış... O farkla Amerika tarihinin en büyük dönüşümlerini yaptı. Üstelik Küba krizi gibi, dünya savaşı ile bitebilecek bir krizi yönetti.
OKUL DUVARINDA AÇLIK GREVİ TASVİRİ
ROBERT Kennedy belgeselinin sonunda çok çarpıcı bir görüntü var.
Kardeş Kennedy’nin 1968 yılında Los Angeles’ta öldürüldüğü Ambassador Hotel’in yerine onun adını taşıyan bir lise yapılmış. Otelde California seçimini kazandığını ilan ettiği son konuşmayı yaptığı salon lisenin kütüphane salonu haline getirilmiş.
Duvarda da devasa bir tablo çizilmiş. Kennedy’nin yanında oturan kişi ise Latin kökenli üzüm bağı işçilerinin direnişi sırasında açlık grevi yapan Chavez isimli bir işçi lideri... Kennedy, o açlık grevi yaparken gidip ziyaret etmiş, arkadaş olmuşlar. Bir de ilginç ayrıntı var. Öldürüldüğü otelin arazisi Trump’ınmış. Onunla büyük bir hukuki mücadele sonucunda alınıp oraya bu lise yapılmış.
ARKADAŞ DÜNDEN BERİ LEYLAYIM
CUMA sabahları ilk işim müzik platformlarına bakmak oluyor.
Çünkü sinema salonları gibi müzik platformları da perşembeyi cumaya bağlayan gece yarısı güncelleniyor. Dün sabah benim için en güzel sürpriz çok sevdiğim iki sesin birlikte söylediği şarkı oldu.
Aşkın Nur Yengi ile Mehmet Erdem’in söylediği “Allah’tan Kork” güzel bir şarkı olmuş.
HANGİSİNİN AĞZINDAN HANGİ DİZELERİ SEVDİM
- Düette Aşkın Nur Yengi’nin ağzından şu cümleleri çok sevdim.
“Bir saat durdu yüzyıllık
Ben o gün bugün leylayım”.
*
- Mehmet Erdem’in ağzına da şu dizeler çok iyi gitmiş:
“Yalnız uçmayı öğrendim
Kanatlarım varmış meğer benim”.
