Büyük bir kahramanın arkasındaki fotoğraf

Adı şehit Astsubay Ömer Halisdemir...

***

Dün Hürriyet’te yayınlanan şu fotoğrafı, Atatürk’ün üniformalı resmi önünde çekilmiş.

Hani şu Meclis’teki eski yerinden kaldırılıp, “Hediyelikler” bölümüne asılan mareşal resminin bir benzeri...

***

Fotoğrafa biraz büyüterek baktım.

Altında “KAMAL ATATURK” yazıyor.

Belli ki Pakistan’a gittiğinde çekilmiş.

Belli ki Pakistan’daki garnizonun duvarına asılmış o fotoğrafı görünce, hemen önünde gururla o pozu vermiş...

Belki biliyorsunuz, şehit astsubayımızın abisi CHP üyesi ve delegesi.

***

Evet o meşum 15 Temmuz gecesi, darbeci generalin önüne çıkarak onu vuran kahraman astsubayımız bu...

Bu ülkenin demokrasisini, seçimle işbaşına gelen insanlarını korumak için çekti silahını...

***

Hürriyet 15 Temmuz’da şehit olan kahraman insanları anlatan bir kitap hazırlattı...

Harika bir kitap...

Mutlaka okuyun...

O kitapta kahraman astsubayımızı Hande Fırat yazdı...

***

Atatürkçü bir subaydı...

Atatürk’ün fotoğrafı önünde gururla poz veren bir askerdi.

Ve bu ülkede demokrasinin yaşaması için canını verdi.

***

Söyleyin bana “Yenikapı ruhu”nu bundan daha güzel anlatan bir fotoğraf olabilir mi...

EN UTANDIĞIM GÜN İÇİN BİR TEŞEKKÜR

İNSANIZ, hata yaparız...

Utanırız... Bazılarımız ise utanmazdır...

Bu yıl 24 Mayıs günü Çalık Grubu’nun Nobel ödüllü kimyacımız Aziz Sancar için düzenlediği geceye katılmıştım.

O gece Aziz Sancar’ın kurduğu, “Aziz ve Gwen Sancar Vakfı”nın Amerika’da yaptıracağı Türk Kültür Evi için mütevazı bir bağışta bulunmayı vaat etmiştim.

Unutmuşum...

Geçen gün vakfın başkan yardımcısı İsmail Arslan aradı ve hatırlattı.

Hem çok utandım. Hem de hatırlattığı için çok teşekkür ettim.

Tabii gereğini de yerine getirdim.

AZİZ SANCAR TÜRK KÜLTÜR MERKEZİ İÇİN KATKI ADRESİ

SİZLERİ de Sancar Vakfı’nın yapacağı bu kültür evine yardıma davet ediyorum.

Dolarla yardımlar için:

Wells Fargo Bank, 420 Montgomery Street, San Francisco, CA 94194

Hesap numarası: 1021430507

Routing number: 05300219

SİZ KÖTÜSÜNÜZ KARDEŞİM HEM DE ÇOK KÖTÜSÜNÜZ

- Mesut Yılmaz ta Amerika’ya kadar gidip ülkesini savunmak için 15 Temmuz darbesini anlattı ya...

- Hürriyet’e verdiği mülakatta, centilmen bir eski siyasetçi olarak hepimize iyi gelen bir tavır sergiledi ya...

- Dobra dobra konuştu, ülkesine olan güvenini aktardı ya...

- Ülkedeki gerginliğin azaltılması için görüşlerini anlattı ya...

***

Güya iktidar yanlısı iki gazetenin, güya iktidar yanlısı iki yazarı, veryansın etmeye başladı...

Ne bizim Mesut Yılmaz’ı parlatmaya çalıştığımız iftirası kaldı...

Ne Mesut Bey’in 28 Şubatçılığı...

***

Bak kardeşim, siz kötüsünüz...

Hem de çok kötüsünüz...

Ancak ve ancak düşmanlıktan, nefretten, kutuplaşmadan geçinen asalaklarsınız...

***

Bu ülkede insanların barışmasından, kardeş olmasından, tekrar bir millet haline gelmesinden korkuyorsunuz.

BAŞİKA MESELESİ BAŞIMIZA HALLİ ZOR SORUNLAR AÇABİLİR

DAHA önce de defalarca yazdım.

Başika’daki birliğimiz beni endişelendiriyor.

Orada başımıza ciddi bir iş gelecek diye korkuyorum.

Olay birden alevlendi.

Orada gurur kırıcı bir durumla karşılaşmak istemiyorsak, çok dikkatli bir politika izlemeliyiz.

Bu, karşılıklı bağırış çağırış, meydan okumayla halledilecek bir iş değil.

Suriye çamuruna gırtlağımıza kadar battığımız bir günde, Başika’daki birlik yüzünden bir de Irak’la uğraşmak kolay bir iş değil...

Bilelim...

KENDİNİ MAHKÛM EDEN HÂKİME TEŞEKKÜR MEKTUBU

DAVID Crosby, 1970’lerin en sevdiğim gruplarından “Crosby, Stills, Nash and Young”ın üyesi Rolling Stone dergisinin bu ayki sayısına bir mülakat vermiş.

“Hayatının genç yıllarında bir nasihat dinleseydin neyi dinlerdin” diye sormuşlar.

“Çok basit. Hiç ağır uyuşturucu kullanmayın. Hiç kokain kullanmayın. Hatta hiç uyuşturucu kullanmayın” cevabını vermiş.

1986 yılında uyuşturucu ve silah bulundurmaktan 9 ay hapis yatmış.

Çıktıktan yıllar sonra, kendisini mahkûm eden hâkime bir mektup yazmış ve şunu söylemiş:

“Amerikan adalet sisteminin birçok bozuk yanını biliyorum. Ama en azından benimkinde iyi çalıştı. Size teşekkür ediyorum.”

YARINDAN İTİBAREN ÇÖL WOODSTOCK’UNDAYIM

ÜÇ günlük Türkiye ikametim bu sabah bitiyor.

Hayatımın en büyük konser turları için Los Angeles’a uçuyorum.

Üç akşam üst üste tarihi konserler izleyeceğim.

- BİRİNCİ AKŞAM: İngiliz Beat’ının kurucu babaları:

Rolling Stones ve Beatles (gruptan kalan Paul McCartney)

- İKİNCİ AKŞAM: Kuzey Amerika folk rock’ının babaları:

Bob Dylan ve Neil Young.

- ÜÇÜNCÜ AKŞAM: İngiliz avangard babaları:

The Who ve Pink Floyd (Roger Waters).

Diyorum ya size...

Annem beni şanslı bir yıldızın altında doğurdu...

Nazar boncuğumu taktım ve...

Yaşasın rock’n roll...