Paylaş
Önceki gece takıldığım filmin adı “The Tick”ti.
Türkçe “Kene” anlamına geliyor...
Bildiğimiz kene...
*
“Kene” aslında bir anti süper kahraman...
Arkadaşı Arthur ise tam bir ezik...
Kene, ona moral verip birlikte şehri kötü insanlardan kurtarmaya ikna etmeye çalışmaktadır.
Arthur ise bu işlere bulaşmamak isteyen ezik mi ezik bir karakter...
*
İşte bu dizinin birinci sezonunun birinci bölümünde, Süperman-Batman karışımı bir mavi kostüm içindeki Kene, yerinden kımıldamak istemeyen Arthur’a öyle bir laf ediyor ki...
Şöyle diyor Kene:
“Sana kızıyorum, çünkü orada mıhlanıp durarak kendi yolunu kesiyorsun...”
*
Peki sonra ne mi oluyor?
Biri ezik öteki kendinden emin iki antikahraman şehirlerini bütün kötü insanlardan temizliyorlar...
*
Türkiye’ye bakıyorum...
Kendi yolunu kesiyor...
Siyasete bakıyorum...
Kendi yoluna kendisi bariyerler kuruyor...
Gazetecilerimize bakıyorum...
Maşallah hepsi yaptıkları işi en iyi yaptıklarına inanıyorlar...
Birer Kafka romanı kahramanı gibi her sabah çantalarını alıp işlerine gidiyorlar...
Oysa o iş yok...
*
Sonuç şu:
Artık hepimizin mavi kostümlü bir “Kene” arkadaş bulma zamanımız geldi...
Kene gibi derimize yapışıp, bize “Hadi kendi yolunu tıkama, aç o yolu” diyecek bir kene...
İŞTEN ÇIKARDIĞINA ‘BİRAZ SONRA BİR MEKTUP ALACAKSIN’ DİYEN PATRONU HATIRLADINIZ MI
PANDEMİNİN başladığı üçüncü ay, yani mayısın beşinci günü Amerika’nın en ünlü patronlarından biri çalışanlarına bir mektup yazmış, ben de size bu mektubu anlatmıştım.
Mektubu yazan, son 10 yılda dünyada otelcilik ve ağırlama sistemini kökünden sarsan, internet yoluyla bireysel ev kiralama yapan Airbnb şirketinin kurucu ortağı ve CEO’su Brian Chesky’di.
*
Şirketin bütün çalışanlarına gönderdiği mektup şöyle başlıyordu:
“Üç saat sonra bazılarınız birer mektup alacak...”
‘Bazıları’ dediği kişiler, şirketin 7 bin 500 çalışanından 1.900’üydü ve işten çıkarılacaklardı...
Mektubun özellikle şu son cümlesi herkesi çok etkilemişti:
“Sizden çok özür diliyorum. Çünkü bu sizin hatanız değildi...”
*
- Patron bunu yaparken ayrılanlarına 14 haftalık ücretlerini vermeyi, ayrıca çalıştıkları her yıl için de bir haftalık ek ücret vermeyi kabul ediyordu.
- Ayrılan her çalışanının bir yıl boyunca sağlık sigortasını ödemeye devam edecekti.
- Yeni iş ararken onlara büro yardımı yapacaktı, bilgisayarlarına ihtiyaçları olacağı için şirketin verdiği Apple laptop’lar da onlarda kalacaktı.
*
O mektubun üzerinden 8 ay geçti...
Dünyada seyahat neredeyse sıfıra indi.
Peki hiç merak ettiniz mi Airbnb ve patronu ne oldu?
Bakın ne oldu...
BAKIN O MEKTUBU YAZAN PATRON DÜN DE NE DEDİ
AIRBNB şirketi geçen hafta başında halka açıldı...
Herkesi şaşırtan bir taleple karşılandı...
Ve dün itibarıyla değeri 100 milyar doları geçti...
*
Peki Brian Chesky nasıl başardı bunu?
Dün bunu da şöyle açıkladı:
“Şirketimin borsadaki değerini ben tayin edemem ama şirketimin hikâyesini ben yazabilirim...”
*
Çalışanlarına dürüst davranan, işten çıkarırken bütün nezaketi ve yardımı gösteren, iş bulmaları için yardım eden...
Yani onları insan yerine koyan vizyoner bir patron...
Hiç kuşkusuz mavi kostümlü bir ‘Kene’ arkadaşı var.
Kendi yolunun üstünde durup kendi yolunu kapatmıyor.
Pandemi sonrası için şimdiden müthiş bir rol modeli...
*
Yazıyorum şuraya:
Pandemiden sonra insana saygılı, çevreye duyarlı, çalışanına müşfik ve adil patronlar kazanacak...
KAPIMIZA YEMEK GETİREN MOTOSİKLET KAPALI RESTORANI KURTARABİLİR Mİ
AIRBNB’den bir gün önce Amerika’da bir başka dijital servis şirketi daha halka arzedildi.
O da bizdeki yemek ve gıda dağıtım şirketi “DoorDash”tı...
O da hiç beklenmeyen bir taleple 86 milyar dolarlık değere ulaştı...
Bizde de pandemi döneminin kazananlarından biri “Getir” şirketi oldu...
2019 yılında “Eve yemek servisi” taşıma işine de girdiler...
Dün öğrendim ki, kapalı durumdaki restoranlara yardım için bir “Mutluluk hareketi” başlatmışlar.
Ocak ayı sonuna kadar restoranlardan aldıkları komisyonları kaldırmışlar.
Ayrıca yemek tesliminden alınan parayı da en geç ertesi gün restoranlara ödeyecek.
Zordaki restoran sektörü için çok güzel bir girişim...
Aynı şeyi söyleyeceğim...
Pandemi sonrası insan ilişkileri ve ticaret yapma biçimleri değişecek...
Böyle şirketler kazanacak...
Paylaş