Paylaş
Çünkü süper kaynak, elindeki bidonla onların evini kundaklamaya gelirken, yanlışlıkla hasım komşunun evini ateşe vermiş...
O yüzden yerel seçimlerde darbe yiyen örgüte tekrar moral gelmiş...
*
Onlara rahmetli Demirel’in şu sözünü hatırlatmak isterim:
“Siyasette bir hafta çok uzundur, Türkiye en önemli meselesini bir hafta konuşur...”
Bu ülke ne devasa yalanlar gördü, konuştu, unuttu...
Diyeceğim bir hafta sonra yine yerel seçimlerdeki sonuçları getiren hakikatlerle karşı karşıya kalırsınız...
*
CHP’ye gelince...
Duyduğuma göre bu olaydan önce Kılıçdaroğlu’nun önüne gelen saha verilerinde durum çok iyi görünüyordu.
Yani Külliye’ye yönelik böyle bir hareketten medet ummalarını gerektirecek bir durum yoktu.
Ayrıca yerel seçimlerden muzaffer çıkmış bir Kılıçdardoğlu’nun kurultayla ilgili bir endişesi olması için de hiçbir neden yoktu...
*
Buna rağmen çevresinde bu tür ayak oyunlarından medet umacak böyle kişilikler yok mudur?
Hiç şüpheniz olmasın vardır...
Unutmayın Türk siyasetinde “hizipçilik” kavramının patenti CHP’dedir...
*
Buradaki sorun, böyle aptalca bir krizin çok kötü yönetilmesiydi.
Oysa Türkiye’yi yönetmeye hazırlananların öğreneceği ilk şey “kriz yönetimi sanatıdır”...
Allah için bunu en iyi yapan lider de hâlâ Cumhurbaşkanı Erdoğan...
*
Ama her iki partinin yöneticilerine şunu söylemek isterim.
Bir kundakçı hepimize gösterdi ki...
Bir bidon benzinle bütün Roma’yı yakabilir...
*
Yani tavsiyem kimse bu olaydan kendine moral çıkarmaya kalkmasın, fena halde yanılır.
O ‘ASLA ÇIKARMAM’ DEDİKÇE BEN DE ‘HELAL OLSUN’ DERİM
EYT’nin bir kere açık adı bana hiç iyi gelmiyor.
“Emeklilikte yaşa takılanlar...”
Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ya “Seçim kaybetme pahasına çıkarmam”...
Ben de içimden “Helal olsun” diyorum...
Popülizmin bütün değerleri altüst ettiği bir dönemde popülist olmayan gerçekçi bir cümle duyunca umutlanıyorum...
Türkiye geçmişte taban fiyatları, erken emeklilikler gibi popülist uygulamalardan çok çekti.
Bugün içinde bulunduğumuz durumda artık sadece gerçekçi ekonomik politikalara ihtiyacımız var.
O nedenle Cumhurbaşkanı’nı sonuna kadar destekliyorum bu konuda.
O BOYA KOVASI İZMİRLİNİN ELİNDE DEĞİLDİR
Ben o şehirde doğdum.
O şehrin sokaklarında büyüdüm.
Kürt kapı komşumla arkadaştım.
72 yaşıma geldim hâlâ arkadaşım.
Sünni kelimesini 25 yaşıma geldiğinde öğrendim.
Alevi kimdir, hangi komşumdur hiç bilmedim.
Hepsiyle çocuk olarak arkadaş oldum, mahallenin çocuğu olarak kavga ettim, çok dayak yedim, çok az dayak attım.
O kapıya Alevi yazısı yazan o herif var ya...
Bilin ki katiyen benim doğduğum şehirden değildir.
Aha şuraya yazıyorum.
Çünkü benim doğduğum şehir kim Aleviymiş kim Sünni bilmez.
Çünkü umurunda değildir.
Kim Türkmüş, kim Kürt, kim Yahudiymiş, kim Rum, kim Ermeni onu da umursamaz. Bilin ki o boya kovası gerçek bir İzmirlinin elinde değildir.
SÜPER KAHRAMANLARDAN 15 GÜNDE 15 MİLYON ABONE
Dünyanın en büyük eğlence şirketi Disney’in yeni streaming platformu Disney Plus 12 Kasım günü yayına başladı.
Şirkette şu an bayram havası esiyor.
Çünkü ilk 24 saatte 10 milyon abone geldi. Ve bugün itibarıyla, yani 15’inci gününde abone sayısı 15 milyona ulaştı. Düşünebiliyor musunuz her bir aboneden ayda 5 dolar para alacak.
Bu da ayda 75 milyon dolar demek...
Yani daha şimdiden yılda 900 milyon dolar gelir... Ancak hesap bu kadar basit değil...
Çünkü bu abonelerin ne kadarının Verizon telefon şirketindeki özel paketlerden geldiği henüz bilinmiyor. Yine de Disney muazzam bir başarıya daha imza attı.
Bu arada “Frozen 2” (Karlar Ülkesi) filmi de 2 haftada 350 milyon dolar gişe hasılatına ulaşarak çizgi filmde bir rekora imza attı.
Anlayacağınız, Marvel’ın süper kahramanları, Yıldız Savaşçıları ve Pixar’ın çizgi kahramanları zafer üstüne zafer kazanıyor.
BU ‘ŞAHSİYET’TEN BİR ‘SEVEN’ FİLMİ ÇIKACAK
Epey bir süre önce “Şahsiyet” dizisi ile ilgili görüşümü yazmıştım.
Hakan Günday’ın hikâyesi şahane...
Senaryo harika...
Haluk Bilginer’in oyunu Emmy’yi fazlasıyla hak edecek kadar mükemmel...
Ama hâlâ aynı şeyi söylüyorum...
Dizinin çekimi ve sinematografik kalitesi o kadar iyi değil.
Bana göre yanlış bir hikâye ile giriyor...
O nedenle yine aynı şeyi söylüyorum... Bu mükemmel senaryo mutlaka bir başka şirket tarafından satın alınacak... Mutlaka yeniden çekilecek.
Ve çok iyi iş yapacak.
Bana göre bunu en iyi yapacak kişi de David Fincher olurdu...
Eminim “Seven” tadında bir dizi çıkar bu hikâyeden.
ORHAN PAMUK’A KIZIP NOBEL’E HALUK BİLGİNER’E KIZIP EMMY’YE
Orhan Pamuk Nobel’i mi kazandı... Yeminli bir grup anında Nobel’e saydırıyor, onu küçümsüyor...
Şimdi Haluk Bilginer’e bozulanlar, Emmy’ye saydırıyor...
Haluk Bilginer, sinemada, televizyonda, tiyatroda büyük işler yapan bir sanatçı...
Küçücük tiyatro salonlarına büyüklüğü getiren insan...
Onun havalimanında söylediği sözler çok doğruydu:
Ülkemiz hakkında hep kötü şeyler konuşulan bir dönemde, “Hepimizin ihtiyacı vardı bu morale”...
Teşekkürler Haluk Bilginer...
Türkiye 5 siyasetçiden büyüktür...
Hepimize bunu gösterdin.
‘LA LİGA’ DSMART’TA VE EL CLASİCO 18 ARALIK’TA
“18 Aralık günü oynanacak El Clasico maçını televizyondan canlı izleyebilecek miyiz?”
Çünkü Bein bu yıl İspanya futbol ligi maçlarını yayımlamıyordu.
Bu yıl La Liga çok başa baş gidiyor.
Real Madrid ve Barcelona’nın maçları eşit ve ikisinin de 28’er puanları var.
Yani aralarında yapacakları ilk maç geçen yıllara göre daha heyecanlı olacak.
Merakla beklediğim bu sorunun cevabını dün aldım.
Evet izleyebileceğiz.
La Liga maçlarının Türkiye’deki yayın hakları sorunu halledildi.
Maçları DSmart canlı yayınlayacak. DSmart böylece “Çariçe Katerina” dizisinden sonra ikinci büyük sürprizini de yaptı.
Demek ki dijital platformlar arasındaki yarış da heyecanlı geçecek.
Paylaş