Siyaset gündem yönetme sanatıdır

Ülkemizde siyaset neyin, nasıl yapılamayacağının tartışılmasıyla icra edilir. Oysa her zaman referans alınan Avrupa’da ise bunun tam tersi yaşanır.

Haberin Devamı

Bizim ülkemizde seçmenler, sesi en gür çıkana oy verir. Çünkü onu haklı sanır. O yüzden siyasi partiler ve liderleri hamasetten çok ekmek yerler. Liderler demişken bizde parti içi demokrasi de pek yoktur, lider demokrasisi vardır. Yani genel başkan ne derse o olur.

Siyasetin böyle kurgulandığı ülkemizde çok bağırdın mı, yeri geldiğinde mağduru oynadın mı, zaman zaman kabadayı oldun mu, seçim döneminde erzak ve kömür dağıttın mı, onun bunun tayin işini hallettin mi ve evde işsizi olanlara da iş sözü verdin mi tamamdır. Seçmen sanki parti programı mı okuyor…

Hal böyle olunca gündemi en iyi yöneten kuralları koyuyor.

Eğri oturalım doğru konuşalım AK Parti gündemin nasıl yönetileceğini iyi biliyor. Çünkü AK Parti iletişimde “3İ” kuralını uygulamasını iyi biliyor.

Peki nedir o “3İ” kuralı?

Arz edeyim:

“İstişare”, “İkna”, “İttifak”...

Mutlaka okumanızı tavsiye edeceğim "Algılama Yönetimi" adlı kitabın yazarı Ali Saydam'ın ortaya attığı bir teoridir 3İ.

Haberin Devamı

Peki “3İ” kuralı nasıl işliyor?

AK Parti’nin tartıştırmak istediği konunun ister adı açılım olsun ister Anayasa Değişikliği Paketi, parti kurmayları başlıyorlar tura. Toplumun pek çok kesimi ile istişareler yapıyor. Partilere gidiyorlar, iş adamı örgütlerine gidiyorlar, STK’ları ziyaret ediyorlar. Bir de mutlaka basın ile buluşuluyor. Al sana birinci “İ”.

Kimilerinden eleştiri kimilerinden methiyeler alıyorlar. Nedendir bilinmez methiyeler eleştirilere göre daha yüksek sesle dillendiriliyor. Sonuç olarak sanki toplumda mutabakat sağlanmış gibi algılanıyor. Al sana ikici “İ” yani ikna.

Böyle olunca da herkes bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek aynı konuyu konuşmaya başlıyor. Al sana üçüncü “İ” yani ittifak.

Bu arada ne mi oluyor?

Pek çok konu ya ıskalanıyor ya da unutuluyor.

Hükümet sıkıştıkça bir açılım üretip gündemi istediği gibi yönetiyor. Türban açılımı, Kıbrıs açılımı, Milli Eğitim açılımı, YÖK açılımı, hukuk açılımı, Ermeni açılımı, Kürt açılımı, Roman açılımı, demokratik açılım derken şimdi de Anayasa Değişiklik Paketi.

Anayasa Paketi demişken, iş dünyasının öncü isimlerinden aynı zamanda BTD Yönetim Danışmanlık’ın da Başkanı olan Tufan Darbaz, blog sayfasında kaleme aldığı makalesini paylaşmış gönderdiği e-posta ile geçtiğimiz günlerde. Makalesinde hükümetin sunduğu Anayasa teklifini madde madde ele almış ve nasıl uzlaşılacağını yazmış. Merak edenler; http://www.tufandarbaz.blogspot.com’u ziyaret edebilirler. Darbaz, Sayın Başbakan’ı uzlaşmaya davet etmiş.

Uzlaşmak… Sözlük anlamıyla, düşünce veya çıkar ayrılığını, karşılıklı ödünlerle kaldırarak uyuşmak, karşılıklı anlaşmak demek.

Uzlaşmanın gerçekleşmesi için siyasi partiler ve onları yöneten liderler arasında iletişimin sağlıklı olması gerekiyor.

Peki sizce ülkemizde gerek siyasiler ve gerekse liderler arasında sağlıklı bir iletişim var mı, ne dersiniz?

Yazarın Tüm Yazıları