“Kriz nasıl yönetilmez?” sorusuna en iyi yanıt, Meksika Körfezi’nde meydana gelen çevre felaketinden sonra İngiliz petrol ve enerji devi BP’nin (British Petrol) yürüttüğü iletişim faaliyetleri olsa gerek…
Dünyanın gördüğü gelmiş geçmiş en büyük çevre felaketi bizim medyamızda yeterince yer bulmadı. Bu yüzden ilk olarak olayı bir hatırlayalım isterseniz:
Meksika Körfezi’nde BP’ye ait Deepwater Horizon petrol platformunda geçtiğimiz 20 Nisan’da bir patlama meydana geldi. Patlamada 8 kişi yaşamını yitirirken, bugüne kadar insan eli ile meydana gelen en büyük çevre kirliliği de başlamış oldu.
Deniz seviyesinden binlerce metre aşağıdaki kapatılamayan petrol kuyularından günde 5 milyon ton petrol denize karışıyor. Bugüne kadar denize karışan petrol miktarının yaklaşık 125 milyon ton olduğu tahmin ediliyor. ABD’nin Meksika Körfezi tabiri caiz ise petrole bulanmış durumda.
ABD Başkanı Barack Obama dahil tüm çevreler, meydana gelen çevre felaketinin sorumlusu olarak BP’yi gösteriyor.
On binlerce gönüllü artık uzaydan bile görülen kirliliğin önüne geçmek için can hıraş çalışırken, BP’nin yürüttüğü iletişim faaliyetleri dostlar alışverişte görsün şeklinde yorumlanıyor. İletişim uzmanlarına göre; BP, “mış” gibi yapıyor. Çünkü BP, yaşanan çevre kirliliğin değil spekülasyonlar sonucu içine düştüğü finansal krizi yönetmeye çalışır gibi algı yaratıyor.
50 milyon dolarlık reklam kampanyası
Tüm dikkatler BP ve CEO’su Tony Hayward’ın üzerindeyken, krizin üzerine tabiri caiz ise bir de tüy diktiler. Nasıl mı?
Yaşanan çevre felaketinden sonra BP, ABD’de CEO’su Tony Hayward’ın mesajlarının yer aldığı yoğun bir reklam kampanyası başlattı. Washington kökenli halkla ilişkiler şirketi Purple Strategies tarafından hazırlanan reklam, BP’nin önümüzdeki haftalarda başlatacağı “reklam serisinin” de ilki.
Herkes BP’den, süren kirliliği durdurmak ve meydana gelen kirliliğin temizlenmesi için ne gibi çalışmalar yürüteceğine ilişkin düzenli bilgilendirme beklerken, BP’nin reklamlarla yıpranan itibarını kurtarma çabasına girişmesi büyük bir tartışmanın da fitilini ateşledi.
Bütçesinin 50 milyon dolar olduğu tahmin edilen reklam kampanyası, ABD Başkanı Obama’nın da hışmına uğradı. Obama, “Körfezde, çevre kirliliği yüzünden işini kaybeden ve çok zor durumda kalan balıkçılar ya da küçük iş sahipleri varken, TV’de BP’nin temizlik çalışmalarına ne kadar para harcadığını duymak istemiyorum” dedi.
Exxon Valdes
Meksika Körfezi’ndeki çevre felaketi bana Exxon’u hatırlattı. Exxon’a ait Exxon Valdes Gemisi Mart 1989’da Alaska Körfezi’nde battığında çevreye yaydığı 40 milyon ton petrol, dünyanın en büyük felaketi olarak tanımlanmıştı. Bölgedeki doğal yaşam bundan yoğun şekilde etkilenmiş; deniz kuşlarından katil balinalara kadar bölgede yaşayan birçok türden hayvan yok olmuştu. Exxon da o dönemde krizi iyi yönetememişti ve batışını hazırlamıştı.
ABD Başkanı Obama’nın yaşanan çevre kirliliğini durdurması için BP’ye tanıdığı 48 saatlik süre de önceki gün doldu. Obama yönetiminin nasıl bir aksiyon alacağı uluslararası arenada merak konusu. Hisseleri düşüyor
Öte yandan BP'nin hisseleri, spekülasyonlar nedeniyle önceki gün ABD'de yüzde 16 değer kaybetti. Şirket hisselerinin değeri 29.20 dolara kadar gerilerken, bu fiyat 1996 yılından beri BP hisselerinde görülen en düşük seviye. Felaket öncesi BP’nin hisseleri New York Borsası’nda 60 dolar seviyesinde işlem görüyordu. İngiliz basını oldukça tedirgin
İngiliz Independent Gazetesi’nde dün yer alan bir yorumda, Beyaz Saray'ın BP'den, sızıntıdan zarar görenlere tazminat ödemeleri için milyarlarca dolarlık bir fon oluşturması istendiği yer aldı. Gazete ayrıca, BP’nin her üç ayda bir 2,6 milyar doları bulan kâr payı ödemelerini askıya alacağını ve bunun İngiltere ekonomisine ve uluslararası emeklilik fonlarına büyük darbe vuracağını da yazdı. İngiliz Times gazetesinde yer alan bir başka haberde ise BP'nin patronlarının sızıntının bedelini 15 yıla kadar hapis cezasıyla ödeyebileceği iddiası dikkat çekti.
Amerikan The Washington Post’un haberine göre BP’li yöneticiler yarın Başkan Obama ile bir araya gelecek. BP ABD’de sıkıntılı günler yaşıyor. Meksika Körfezi’nde denize karışan petrol, Exxon Valdes’in yarattığı kirliliğin üç katını geçti.
Ama görünen o ki BP, Exxon gibi yaşanan algı krizini yönetmekte güçlük çekiyor.