Yıldırım ve diğerleri

Yunus Yıldırım artistlik hareketlere düdük çalmıyor. Hatta daha da ileri gidip olanı da çalmıyor. Çünkü futbolculara şüphe ile bakıyor. Bazen kurunun yanında yaş da yanıyor. Ama diğerleri öyle mi?

TÜRKİYE’ye gelen yabancı oyuncular ilk aylarında ikili mücadelelere kora kor griyorlar. Mümkün olukça da ayakta durmaya çalışıyorlar. Zaman geçtikçe, Türkiye’deki korkak ve eyyamcı hakemleri çözüyorlar. Sonra bu adamlar, olmadık akrobatik hareketlerle penaltı çalmaya başlıyorlar. Kimden çalıyorlar? Rakiplerinin emeklerinden. Mesela Alex, bu tarz bir oyuncu değildi. Ama aynı Alex’e bakın son zamanlarda hem ceza alanı içinde, hem de dışında enteresan işler yapıyorlar. Geçen hafta birinci penaltıda yaptığı gibi. Bunu Dia da yapıyor, diğerleri de. Trabzonlu Burak zaten hep yapıyor. Bu isimleri çoğaltabiliriz. Ama benim esas söylemek istediğim bu değil. Türkiye’de hakemler, Yunus Yıldırım ve diğerleri diye ikiye ayrıldı. Neden? Yunus Yıldırım artistlik hareketlere, hele inanmazsa ne ceza alanı dışı ne de içinde düdük çalmıyor. Hatta daha da ileri gidip olanı da çalmıyor. Neden? Çünkü futbolculara şüphe ile bakıyor. Bazen kurunun yanında yaş da yanıyor. Ama diğerleri öyle mi? Eyyam diz boyu. Hatta bel boyu. Bırakın penaltı çalmayı son 2 haftadır çok akıllı hakemler türedi. Bunların içinde FIFA hakemleri de var. Bazı takımlardan oyuncu eksiltemiyor. Neden? Çünkü onların yöneticilerinden ve başkanlarından korkuyorlar.

Aziz Yıldırım’dan korkuyorlar

MHK’yi korkutan bir kulüp başkanı; yani Aziz Yıldırım hakemi haydi haydi korkutur. Nasıl korkutur? Aziz Yıldırım’ın hedef gösterdiği Yunus Yıldırım’a MHK 145 hafta maç vermezse, diğer gücü yetmeyen hakemler de bu ağırlık karşısında eziliverirler. Bu gücü kaldıramazlar. Bu sene bitti. Ama seneye seçilecek Futbol Federasyonu kurullarında, yani disiplinde, tahkimde ve kurularda kulüpler bazında kıyasıya savaşlar olacak.

Galatasaray ve Beşiktaş boş bırakmaz

Galatasaray’ın ve Beşiktaş’ın Aziz Yıldırım’a bu kadar boş alan bırakacağını zannetmiyorum. Zaten Fenerbahçe bu seneki gibi bir ortamı bir daha zor bulur. Çünkü aynı Fenerbahçe, Trabzon ile istediği gibi oynadı. Bu konuda da Trabzon yönetimi bence sınıfta kaldı. Diyebilirsiniz ki, Trabzon yönetimi mi yanlış yaptı? Hayır yapmadılar. Onlar, son haftalara kadar fair play çerçevesinde oynadılar. Uyandıklarında iş işten geçmişti.

Kime göre penaltı?

TÜRKİYE’de penaltılar çok tartışılmaya başlandı. Bazılarında “size göre, bize göre” deniliyor. Ama “size göre, bize göre, bana göre, ona göre” olmayan bir şey var. Nasıl, “Milli Piyango alırsan ikramiye kazanma şansın doğar” sözü gibi “Ceza alanına girersen penaltı kazanırsın.” Giremezsen kazanamazsın.

Yerlerde sürünüyorlar

GEÇTİĞİMİZ yıllarda sezon sonu yaklaştıkça hakemlerin başarı grafikleri yükselirdi. Bu sene tam tersi oldu. Gittikçe düştüler. Yerlerde sürünüyorlar. Özellikle kırmızı kartlarda. Bakınız çok net bir şey söylüyorum. Her zaman da söyledim. MHK’de yalnız hakem kökenli insanlar olmamalı. İki tane futbol kökenli insan olmalı. Peki oraya gidip tarafsız olabilecek ve tarafsız gözlemcilik yapıp gereğinde müdahale edebilecek isimler var mı iki tane? Mecbursunuz bulup koymaya.

Trabzonspor’a haksızlık yapıldı mı?

TRABZONSPOR bağırıyor. Diyor ki; “Sivas’ta Fenerbahçe’ye fazla bilet veriliyor.” Ve TFF’yi göreve çağırıyor. Arkadaşlar, TFF’nin böyle bir yetkisi yok. Nasıl bir yetkisi var? Sen misafir takıma yüzde 5’ten az bilet vermeye kalkarsan o zaman TFF bu yüzde 5’i sana sağlar.
Ama yüzde 5’ten fazlası için TFF bir şey diyemez. Aynen İstanbul BŞB-Tabzonspor maçında olduğu gibi.
Ya da Buca-Trabzon maçında olduğu gibi. Mesela Olimpiyat Stadın’da 40 bin Trabzonlu vardı. Bu hususta yetkili taraf ev sahibi kulüp. Trabzonspor’un Sivasspor-Fenerbahçe maçında fazla Fenerli alınmasına tavır koyması için bir şart lazım.
Sivas’ta oynanan Trabzon maçında eğer Trabzonspor, Sivasspor’dan fazla bilet talep etmiş ve “hayır” yanıtı gelmişse Sivasspor-Fenerbahçe maçında fazla Fenerbahçeli alınmaması konusunda hak sahibi olur.
Eğer o maçta talep etmemişse şimdi söz söylemeye hakkı yok.

Büyük takımlar seni istemez Burak!

BURAK bu sene Trabzonspor’da tavan yaptı. Canla başla çalıştı. Diyebiliriz ki, amatörce oynadı. Buraya kadar hepsi tamam. Kendisini tebrik ederim. Ama öyle sarı kartlar gördü ki, tam amatör işi... Belki de takımına en çok lazım olacağı maçta yok. Pozisyon icabı kart görürsün, takımını mağlubiyetten kuratarırısın. Ama Burak’ın yaptığı gibi formanı çıkartıp kart görürsen ya da bu hafta alakasız bir yerde elle oynayıp görürsen bunun adı profesyonelik değil, amatörlük olur. Demek ki, Burak daha büyük takımlar için henüz hazır değil. Dünyada büyük takımlarda oynayan oyuncular, takımlarını böyle kartlarla eksik bırakmazlar. Bu takımlarda teknik direktörlük yapanlar da takımını bu tarz eksik bırakan oyuncuları istemezler ve transfer etmezler.
Yazarın Tüm Yazıları