HAGİ'nin Bursaspor'da iyi şeyler yaptığı gözüküyor. Yalnız, Hagi'nin kenarda teknik adam olarak oturduğu bir takımda, futbolcu olmak çok zor.
Çünkü her pozisyon, teknik alanda elleriyle-kollarıyla işaretler yapıyor ve bütün futbolcular da ona bakıyor. Bu, Hagi'nin dezavantajı. Futbolcusundan da kendi yaptıklarını istiyor. O da çok zor. Yeşil beyazlılar, oyundan hiç düşmüyorlar. Hagi'nin en büyük özelliği ve artısı, kendi takımı rakip ceza alanı içindeyken defansı ne yapıyor, onu ikaz ediyor. Desteklenmesini istiyor veya defanstayken hücumun pres yapmasını.
20 numaralı Fransineanu mıdır nedir; adı tren gibi olan bir oyuncu var. Mükemmel işler yapıyor. Oyunu ters yöne taşıyor, dan-dun topa vurmuyor. Tam bir maestro. Herhale Hagi onda kendini buluyor. Kalecisi 20 tane yan topun ancak 2'sine çıktı. Çıkmadığı bu toplar da mesela Hasan'ın kafasını şansına kurtardı. Çünkü üstüne geldi. Pratez 40 metre taç atıyor, havan topu gibi. Çık bu topları, ağaçtan armut toplar gibi topla. Araya oyuncu girince de tık diye bir kafayla bütün defans oyundan düşüyor.
Misafirler aranmıyor
G.Saray, Bursa'ya göre daha etkili oyunculardan kurulu bir kadroya sahip. Ama Bursa kadar mücadele etmediler ve oyun disiplinine uymadılar. Özellikle hücuma ağır çıkıyorlar. Ya arkadan takviye gelmiyor, çıktıkları hücumdan geriye ağır dönüyorlar. Yedikleri ilk golde De Boer, kornere gitti, daha o yarı sahaya gelirken, geride organize olamadıkları için Okan golü yaptı.
Bursaspor çok uğraştı, iki ayrı gol yaptı. G.Saray fazla uğraşmadan iki aynı gol attı. Öyle veya böyle, sezon başlayalı üç hafta olmuş. Hava sıcak, özellikle nemli. Sahada 90 dakikada dört tane gol var ve iyi mücadele... Kaçan ve kaçırılan goller de cabası. Yani maça gelenler verdikleri parayı helal ettiler. Hayrettir, Bursa Stadı'nda yine meşaleler vardı. Yanan yerler de misafir G.Saray tribünlerinde oldu. Onlar da aranmadılar. Veya Türkiye'de yeni bir şey çıktı; misafirler aranmıyor. Aslında G.Saray için iki deplasman arka arkaya oynamak avantaj. Çünkü, sezon başı takımlar daha tam hazır değil. Şu aralar ne alırsan kár.
Kadro araştırıyor
Dün gece G.Saray defansında Bülent'in olmaması yine net bir şekilde hissedildi. Bence burada ikinci sorun da, oyunu defansın önünden ilk başlatacak ve defansın üstüne gelen rakibin akınlarına ilk hamleyi yapacak adam noksanlığı. Ne Volkan, ne Batista burada keyif vermiyorlar. Hakan Ünsal eski Hakan Ünsal değil. Fransa'daki Mini Dünya Kupası'nda fazla yorulan Ergün de tam hazır değil. Hasan Şaş, yüzde yüz kendini oyuna vermiyor. Kafasından başka şeyler geçiyormuş gibi. Hakan Şükür'ün yanına da fazla yanaşan yok. G.Saray'da hala kadro arayışı var. Serdar Tatlı'nın biraz daha oyuna girmesi lazım.