Paylaş
Benim şerefli milli takımımdaki bazı oyuncular, rövanş maçına gitmemek için kasıtlı sarı kartlar gördüler. Ne zaman milli forma için canını kanını verecek oyuncular gelir, o zaman biz de ölümüne her yere gideriz...
Erman Toroğlu neden rövanş karşılaşmasına gitmeyeceğini yazdı
BU kadar yıldır, futbolun içindeyim. Türk futbolunun bu kadar zavallı bir duruma düştüğünü görmedim. Bunun da tek sorumlusu, Mahmut Özgener yönetimindeki eski Futbol Federasyonu’dur. Sahte gülücükler, şerbet vermeler. Daha da kötüsü perdenin arkasında ve önünde ayrı oynamalar. Maalesef, bu konuda ben de aldandım ve hata yaptım. Özür dilerim. Mahmut Özgener Federasyonu Türkiye’de bazı kişilere çanak tutarak, federasyonun içini oydurarak, şerbet dağıtarak, futbolu bu hale getirdi.
Hiddink’in getirilmesi hata. Geldiği gün, hata olduğunu ben şahsen söylüyordum. Çok kimse de iyi seçim olduğunu söylüyordu. Dün gece Milli Takım’ın mağlup olması önemli değil. Beş de yersin, ama adam gibi mücadele edersin. Senin kalecinin çenesi düşmüş, devamlı konuşuyor. Beyefendiye kötü tezahürat yapılıyormuş, onun için Türk Telekom Arena’yı istemiyormuş. Emre, seyirciye kolunu, bacağını iteliyordu. Dün akşam Hırvatlar itelediler bize kollarını ve bacaklarını. Emre Kardeşim de Caddebostan’da gezer gibi yürüyordu.
Konuşmaktan koşamadılar
Trabzonspor’un kalecisi, 6 aydır harikalar yaratıyor. Maç kadrosunda bile yok. Türk Milli Takımı’nın ruhu bu olamaz. Bizim futbolcu kardeşlerimiz o kadar çok konuştular ki, koşacak güçleri kalmadı. Prim olunca çeneleri düşüyor. Bakmadım ama büyük ihtimalle şu anda finallere gitmemelerine rağmen, finallere giden namağlup Alman Milli Takımı oyuncularından daha fazla prim almışlardır.
Alın kardeşim, alın. Helali hoş olsun. Ama biraz da verin. Kusura bakmayın, yoksa defolup gidin. Kulüp takımında olsanız beni ilgilendirmez. Ama Milli Takım’da sizin gibi ruhsuz oyuncular istemiyorum.
Hafif oldu ama
Hırvatistan Milli Takımı’nın fizik gücü bizden iyi. Kimyaları da iyi. Daha da önemlisi, ülke bayrakları için oynuyorlar. Sahada çatır çatır mücadele ediyorlar. Hırvat Milli Takımı, bize göre finalleri sonuna kadar hak etti. Bizim futbolcular da, sonuna kadar rezilliği oynadılar. Pardon, oynayamadılar. Çünkü rezillikte bile, bir mücadele vardır. Hiç olmazsa, kötü mücadele ettiler dersin. Kusura bakmayın, bu yazı biraz hafif oldu. Onun için herkesten özür diliyorum.
Ben de gitmekten vazgeçtim
Hürriyet Gazetesi rövanş maçı için benim uçak biletlerimi ve otelimi ayarladı. Maç 3-0 oldu, olabilir. Rövanşta da biz onlara 3 tane atarız ya da 4 atarız, onlar bize nasıl atmışlarsa... Ben bunu düşünüyordum ama benim şerefli milli takımımdaki bazı oyuncular, rövanş maçına gitmemek için kasıtlı sarı kartlar gördüler. ‘Onların rövanşta oynamak istemediği yerlerde ben niye gazetemi maddi olarak zarara uğratıyorum’ dedim ve rövanşa gitmekten vazgeçtim. Ne zaman milli forma için canını kanını verecek oyuncular gelir, o zaman biz de ölümüne her yere gideriz...
Timsah gözyaşları
NOT: Türk futbolunda son yıllarda bir kumpas kuruldu. Bunun içinde gazeteciler de var. Televizyon yorumcuları da var. Futbolcular da var. Bazı yöneticiler de var. Eski futbol federasyonundan elemanlar da var. Bu kumpas, Türk futbolunu bu rezil hale getirdi. Şike ve teşvikler dahil. Bazılarını iyi biliyorum. Kamuoyunun önünde timsah gözyaşları döküyorlar. Ama perdenin arkasında her şeyi biliyorlar ve bazıları da bu olayların sonuna kadar içinde. İnşallah birgün çoğunun maskesi düşecek.
Paylaş