Beşiktaş'ın yönetiminde kopmalar oldu, huzursuzluk var. Nikah bir defa bozulur, bir daha aynı tadı vermez. Eğer kontrol edilmez veya es geçilirse, yarın öbürsü gün aynı orman yangınları gibi takıma da sıçrayacak.
TÜRKİYE Süper Ligi'nin birincisi ile ikincisi oynuyor, statta seyirci yok. İddia derseniz, iddia var. Kalite deseniz, iki takım da Türkiye Ligi'nin en iyileri... Peki, niye o zaman seyirci az? Çok kestirmeden söylemek gerekirse, biz kaliteden anlamıyoruz. Saçma sapan başka bir maç olsa, belki de seyirci rekoru kırılır. Ama böyle maçlara gelen yok.
Kocaman işi biliyor
Aynı tarz futbol oynayan iki takım karşı karşıya geldi. İstanbulspor, büyüklerden, özellikle de F.Bahçe'den arta kalan futbolculardan kurulu bir ekip. Bayağı da yaşlı oyuncuları var. Ama Aykut Kocaman ne yaptığını, ne yapması gerektiğini iyi biliyor. Araya gençleri serpiştirmiş, kimisinin beyninde, kimisinin vücudundan faydalanıyor.
Maç başına sözleşme yapmanın kulüpler için avantajları olduğu gibi dezavantajları da var. Teknik direktörlerin çoğu dengeyi sağlamak için genelde üç oyuncu değişikliğini kullanıyorlar. Herkes para kazansın istiyorlar. Dün Beşiktaş takımında oyundan hiçbir şekilde alınmayacak oyuncu Ahmed Hassan'dı. Beşiktaş takımının içinde de gönül bağları var. Mesela, İlhan, Tümer'i arıyor, Tümer de İlhan'ı. Hatta daha ileri gidelim, İlhan Mansız, gol pozisyonunda Ahmed Hassan yüzde 80 atacak durumda bile olsa, yüzde 30 şansı olan Tümer'i tercih ediyor. Hatta ona da atamıyor, auta yolluyor.
Beşiktaş’ta yağ çok
İstanbulspor kendi yağı ile kavrulmaya çalışan mütevazı bir takım. Zorlaya zorlaya bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Beşiktaş'ta yağ çok, sürecek yer bulamıyorlar. Onun için de huzursuzluk var. Yönetim kurulları delindi. Nikah bir defa bozulur, bir daha aynı tadı vermez. Eğer kontrol edilmez veya es geçilirse, yarın öbürsü gün aynı orman yangınları gibi takıma da sıçrayacak. Ve kopmalar takımın içine sıçrarsa, özellikle bu Beşiktaş takımında hasar büyük olur. İyi giderse gözükmez. Canım ciğerimle götürürler. Aynen geçmişte dört yıl üst üste şampiyon olan G.Saray'da olduğu gibi!
İlk yarı İstanbulspor üç tane net gol pozisyonu yakaladı. Büyük takımlara bunları atamazsan, galip gelmen zor. Aynı pozisyonları Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda Fener'e karşı yakaladı, hepsini attı. Beşiktaş defansı çok kontrolsüz oynamaya başladı. Laubalilik var. Özellikle kaleci Cordoba, rahatlıkla laubalilik arasındaki sınırı kaçırıyor. Siyah beyazlılarda dün işi ciddi tutan tek adam İbrahim'di.
Ters kararlar verdi
Hakem Ali Aydın, ikili pozisyonlarda çok ters kararlar verdi. Avrupa standardında bir hakem, dün onun çaldığı en az 12 faul düdüğünü üflemezdi. Bir de çaldığı düdüklerden sonra fazlaca oyunculara pozisyon izahı yapıyor.
Bu Güngören Stadı'na trafik olarak gidiş zor olabilir. Şu anda inşaattalar, ama stadın zemini çok güzel. Bırakın bunları, bu stat, devletten 1 lira alınmadan yapılan bir stat. Tamamen özel teşebbüs. Keşke herkes böyle statlar yapsa. Sallamaya gelince sallıyoruz da işin gerçeğini öğrenmek işimize gelmiyor.