FENERBAHÇE biraz koşunca, biraz hırslanınca, rakip takımlarla aradaki farkı meydana çıkıyor.
Sivasspor dar kadrosuyla bugüne kadar iyi geldi. Bıkmadan, usanmadan pres yapıyorlardı, ilk yarılarda rakiplerini durdurup, ikinci yarılarda vuruyorlardı. Ama Fenerbahçe, kadro olarak Sivas’ın çok önünde bir takım. Ama ne olursa olsun sahada dün daha iyi, daha diri bir Sivasspor bekliyordum. Fakat Sivasspor 2-3 haftadır iyi sinyaller vermiyordu. Bunun en bariz örneğini geçen hafta Eskişehirspor maçında yaşadık. Eskişehirspor o kadar eksik olmasına rağmen Sivasspor’u bayağı hırpaladı.
Roberto Carlos olmayınca, Vederson defans anlayışı daha fazla bir futbolcu olduğu için Uğur Boral sahneye çıktı. Çünkü, Roberto Carlos kafasına göre takıldığından Uğur’u da bozuyordu.
Ekmeğine yağ sürdüler
Dün Fenerbahçe’de kötü oynayan bir oyuncu yoktu. Daha da önemlisi kötü mücadele eden bir oyuncu yoktu. Ama Sivasspor’da iyi mücadele etmeyen oyuncular vardı. Dün Fenerbahçe karşısında bu kadar mahkum olmalarının tek sebebi, ileride oynayan Kamanan’ın, Mehmet Yıldız’ın topu hücum bölgesinde uzun süre tutamamasıydı. Bütün toplar geriye döndü ve bütün yük defansın üzerine bindi. Fenerbahçe’nin arayıp bulamadığı bir oyun şekli.
Fenerbahçe’yi mağlup eden takımların hepsi Fenerbahçe’nin defansına giden takımlar, topa uzun vurmayan takımlar.
Sivasspor’un ikinci büyük hatası da geriden uzun toplarla çıkması oldu. Yani, anlayacağınız Sivasspor, Fenerbahçe’nin istediği gibi oynadı. Fenerbahçe de böyle bir ikramı reddetmedi. Lideri yenme keyfine erişti.
Fenerbahçe dün gece çok net olarak "Lig şampiyonluğunda ben de varım" dedi. Ama hangi Fenerbahçe? Bu haftaki. Geçen haftaki Gençlerbirliği maçındaki Fenerbahçe değil.