Gösteri maçı

İKİ takım da, rahat rahat oynadılar. Birbirlerini hiç üzmediler. Birbirlerine göre oynamadılar. Önlem alarak oynamadılar.

Haberin Devamı

O zaman ortaya bol gollü bir gösteri maçı çıktı. İki taraf da rahat rahat top yaptı. Pas attılar. Hatalar da yaptılar.
Almeida’nın kafa golü, hazırlanış ve vuruş açısından güzel bir gol. Fernandes’in golü de şık. Ama Quaresma’nın attığı, rakibine çarpıp kaleye gidip top gol oluyor. Cenk yumurtluyor. Belki de futbolda, bu pozisyonlara şöyle de bakılabilir. “Topu kaleye gol olsun diye vuracaksın.” O niyetle vurursan, ya direkt gider gol olur ya da çarpıp gider yine gol olur. Bu da bir başka boyut.
Biz hep deriz ki, “Türk futbolcusu üç günde bir maça hazır değil.” Beşiktaş’ta yabancı oyuncular var. Onlar da mı hazır değil? Quaresma’ya bakıyorsunuz, fizik olarak alt düzeyde gözüküyor. Sakatlık mı dersiniz? Yoksa kendine bakmamak mı? Yoksa para sorunu mu?
Maçın hakemine bakacak olursak, iyi niyetle yönetti. Belirli bir standartta gidiyor. Gördüğünü çalmaya gayret ediyor.

Haberin Devamı

Türk futbolu yerlerde

Kapalı tribünün boş olması enteresan. Olanlar da Demirören’e tavır koydular. Türk futbolu, yerlerde sürünüyor. Kimin ne yaptığı belli değil. Zaten federasyon seçim hazırlığından da, bunu görüyorsunuz. Türk futbolu, hiç bu kadar dibe vurmamıştı. İnşallah gerekli dersler alınır. Çıkış başlar. Şimdilik, ‘gazozuna’ oynanan bu maçlarda ancak seyrettiğimiz gollerle keyif alabiliyoruz. Veya çok az seyrettiğimiz birkaç tane kaliteli maçla. Mesela birisi cumartesi gece oynanan Fenerbahçe-Sivasspor maçıydı. Aynı cümleleri bu maç için kullanamıyorum.


 

Yazarın Tüm Yazıları