Paylaş
Fenerbahçe’nin oyununa karşılık vermeye çalışıyor. 20. dakikadan sonra bu sefer Sivasspor sahneye çıkıyor. Sahanın her tarafında onlar var.
Maçı bir anda farka götürüp işi bitirebilirler. Tam burada sahneye Bülent Yıldırım çıkıyor. Kartlarda ve penaltıda hata yaparak, iki takımın mücadelesini engelliyor.
İkinci yarı başlıyor. Bu sefer Fenerbahçe, sazı eline alıyor. Her yerde sarı lacivertliler var. 60. dakikadan sonra “Yürür” denen Fenerbahçe, bu sefer 60’tan sonra yürümüyor, koşmaya devam ediyor.
İkinci yarı Sivasspor, direnç göstermeye kalkıyor ama Sivasspor’da bir Alex yok. Bu Alex, arkadaşlarının da yardımıyla maçı çeviriyor. Can alıcı yerlerde Fenerbahçeli futbolcular az hata yapıyor, Sivassporlular fazla hata yapıyor.
İlk 45 dakika orta sahayı ağır geçen Fenerbahçe, ikinci 45 dakikada bu alanda çabuk hareket ediyor. Herhalde diyorlar ki, “Kaybedersek adam gibi kaybedelim.” Her türlü riski alarak oynuyorlar.
İki takım futbolcularına da teşekkür etmek lazım. Bu sene oynanan keyifli maçlardan birisini seyrettik. Böyle bir maçta 6 tane de gol gördüm. Seyirci olarak daha ne isteyebilirim...
En kötüsü hakemler
Hakemler derseniz, bu sene bir hayli kötüler. Aslında en iyi olacakları yıl. Ama bu kadar kötü olmalarına rağmen kamuoyu başka yönlere baktığından kendilerini kurtarıyorlar. Ama çok kötüler.
Kadın seyirciler bağırıyorlar. Ama oyuna etkili değiller. Sadece gürültü yapıyorlar. Dün gece bu bağırmaları bir işe yaramış olabilir. İki takımın oyuncularının hepsini oyunda tutmuş olabilirler.
Paylaş