Aziz Yılmaz’a neden bir şey yapamadılar

TAHİR Kıran, Türkiye Futbol Federasyonu yönetim kurulu üyesiyken, Fenerbahçe’nin teşvik primi verdiğini duyduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Bunun üzerine aynen Fenerbahçe Kulübü’nde haysiyet divanına verildi ve üyelikten atıldı. Tahir Kıran’ın bu konuda mahkeme yolu da kapalıydı.
Sadettin Saran, Sabah Gazetesi’ne bir röportaj verdi. Fenerbahçe’nin o dönemki yönetimini eleştirdi. Onu da aynen gönderdiler.
Hakan Bilal Kutlualp, Fenerbahçe bilançolarının üyelere gönderilen kısmında oynanma yapıldığını söyledi. Üç yıl ihraç edildi.
Fenerbahçeli kimliğinden kimsenin şüphesinin olmadığı ve insanların suratına karşı artıyı da eksiyi de söyleyen bir insan olarak bilinen, çok da cesaretli bir insan olan Aziz Yılmaz, Aziz Yıldırım için “Benim hayatımda tanıdığım en ihtiras sahibi kişi. Bırakın istifa etmeyi, gelip tekrar ömür boyu başkanlık yapmak isteyecektir” dedi.
Aziz Yılmaz bununla da kalmadı ve “Fenerbahçe’yi soydu, Fenerbahçe’yi batırdı, bitirdi. Bildiğim öyle şeyler var ki açıklarsam utançlarından hiç bir yerden çıkamazlar. Ben bunları mahkemeye verdim, maliyeye de şikayet edeceğim. Bunların çok acayip yolsuzlukları var. Benim daha bildiğim öyle şeyler var ki en uygun zamanda konuşacağım” diye devam etti.
Mahkemeye bile veremediler
Fenerbahçeli genç taraftarlara da seslenen Aziz Yılmaz, “Sakın harçlıklarınızı bunların kendi paralarını kurtarmak için harcamayın” uyarısında da bulundu.
Peki, aynı Aziz Yıldırım ve ekibi Aziz Yılmaz’a bir şey yapabildiler mi? Onu kulüpten ihraç edebildiler mi? Edemezler. Peki, Aziz Yılmaz’ı mahkemeye verebilirler mi? Bildiğim kadar şu ana kadar veremediler. Neden? Çünkü, Aziz Yılmaz mantıklı ve sapına kadar Fenerbahçeli de ondan. Her şeyden önemlisi kulübünü çok seven bir Fenerbahçeli.
Her şey bir yana, Fenerbahçe Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay’ın, çıkıp tutuklu olan Fenerbahçe Başkanı ve yöneticilerinin kulüpten istifalarını istemesi gerekirdi. Yaptı mı? Hayır.

Haberin Devamı

Kara mizah yaptım onu da anlamadılar

TÜRKİYE’de bir kısım insan enteresan yaşıyor ve düşünüyor. Tuttuğu takımın futbolcusu sahadan atılıyor, takımını 10 kişi bırakmış. Takımı mağlup olacak. Ama o taraftar atılan futbolcuyu ayakta alkışlıyor. Yöneticisi şike yapmak suçundan tutuklu ve yargılanacak veya geçmişte şike yapmış. O çıkıyor “Aslanım, koçum” diyor.
İşlerine gelmedi
Bir ara hormonlu gıdalar için konuşmuştum. Ayrıca da “Ben tavuk yemem” demiştim. Yolda gördüğüm bazı kişiler, “Hocam şu meseleyi bir kez daha dile getir de tavuk fiyatları ucuzlasın. Sebze, meyve ucuzlasın” derken, çok az bir kesimden de “Helal olsun hocam. Türk insanı sıhhatli yemek yesin. Zararlı şeyler yemesin” tepkisi geldi.
Geçen pazar akşamı Telegol’de bir kara mizah yaptım. Acaba insanlar utanırlar mı diye. Saçma sapan bir ruh çağırma gösterisinde bulundum. Ruh, suya çağrılmaz. Bu işlerden anlamam ama böyle ruh da çağrılmaz. Ancak bakıyorum bazı köşe yazarları son yaşanan şike olayından bile nasibini alamamış. Anlatılanları normal yoldan anlamak işlerine gelmedi, anormal bir yoldan onlara anlatayım dedim. O da işlerine gelmedi.
NOT: Gazeteciyseniz, halkın içine gireceksiniz. Kahveye gideceksiniz, otobüse, dolmuşa bineceksiniz. Yukarıdan uçakla gidip, ülkeye tepeden bakıp, entel ve dantellerle oturup, onlarla sohbet edip ahkam kesmeyeceksiniz.

Haberin Devamı

Eğer ben Maliye Bakanı olsaydım

EY Türk milleti size soruyorum? Türkiye’de şike bitsin mi? Türkiye’de teşvik bitsin mi? Türkiye’de statlarda şike bitsin mi?
Hepiniz, “Evet” diyeceksiniz. Peki bu nasıl olacak? Çok kolay.
Ben maliye bakanı olsam, bu işi bir dakikada bitiririm. Peki o zaman nasıl olacak? Yine basit. Bütün kulüplerin önümüzdeki hafta mali portrelerini, defterlerini, en ince ayrıntısına kadar inceletirim. Her şeyi araştırırım. Bunu da el koyarak yaparım. En önemlisi de bu kulüpleri mali disiplin altına alırım. Çok net söylüyorum, ne şike, ne teşvik, ne de terör kalır. Bütün bunları yaratan yöneticiler, sakın ikili oynamasınlar. Sayın Başbakan’ı, Maliye Bakanı’nı, Spor Bakanı’nı da aldatmaya kalkmasınlar. Perdenin arkasında ne oynuyorlarsa, önünde de onu oynasınlar. Hadi bakalım, buyurun.
NOT: Kulüplerin, bünyesindeki futbolcularla ilgili borsaya bildirdikleri meblağlar ile gerçekleri niye değişik oluyor? Değeri borsaya bildirilen futbolcuların bazıları bir süre sonra satılıyor. Benim bildirdiğim değer mi önemli, sattığım mı? O zaman ne yapıyorsun, balon gibi şişiriyorsun. Yaptığın da idarecilik oluyor. Maliye nerede? Ben de arıyorum.

Haberin Devamı

Federasyon transfer dönemini de uzatsın

MADEMKİ Futbol Federasyonu bir gecede play off icat etti. Kendilerinden rica ediyorum, hemen oturup karar alsınlar. Transfer süresini de bir ay uzatsınlar.
Ligler, Ağustos’ta başlayacaktı. Yarın da transfer dönemi bitecekti. Yani takımlar en az 5 maç oynayacaktı. Hangi takıma, hangi futbolcular lazım, hangi futbolcu adedi hangi takımlarda fazla. Bunlar görülecekti. Ona göre de transferler yapılacaktı. Ama lig gecikince bu soruların cevap bulma şansı kalmadı. Bu futbolcular ve takımlar şimdi Ocak ayına kadar transfer yapmayacaklar. Hem kulüplere, hem de futbolculara yazık değil mi?

Son fiyasko

TEŞVİK fiyasko. Şike fiyasko. Şiddet fiyasko. Milli Takım da fiyasko.

Yazarın Tüm Yazıları