Tüketicinin Erkan Abisi

Erkan ÇELEBİ
Haberin Devamı

Fanatik islamcılar birdenbire nitritli soda avukatı kesildi

Ortaya çıkardığımız ‘‘nitritli soda rezaleti’’, her nedense bazı fanatik islamcı medya kuruluşlarını rahatsız etti. Bu kuruluşlar, hem Hürriyet'e, hem de tüketici köşemize çamur atmaya çalışıyorlar. Geçen gece bir islamcı TV kanalında konuşan bir gazeteci bozuntusu, meyve aromalı soda ithalatına çanak tuttuğumuzu iddia etti. Eğer biz bu rezaleti yazmasaydık, Tarım Bakanlığı 9 soda firmasını mahkemeye vediğini açıklar mıydı?

Hürriyet'in ‘‘Soda rezaleti’’ araştırması, 10 trilyon liralık pazarda istedikleri gibi at koşturan üretici firmalardan çok, fanatik islamcı bazı medya kuruluşlarını rahatsız etti. Önce bir fanatik islamcı gazete, arkasından da bir TV kanalı, resmen millete nitritli (yani sağlığa zararlı) soda içiren firmaların avukatlığına soyundu.

Hem bu avukatlık öyle ciddi, belgeli değil, sadece Hürriyet'e ve Tüketici Köşesi'ne tamamen çamur atmaya dönük...

‘‘Sağlık yüzsüzleri’’nin avukatlığını yapan sözde ‘‘müslüman’’ olan bu fanatikler, önce Hürriyet'in milleti kola üretenlerin kucağına ittiğini iddia ettiler...

Bu yetmedi, ‘‘Doğan Grubu yeni bir soda üretecek, onun için diğer markaları karalıyor’’ dediler. Sonunda da ‘‘yurt dışından ithal edilecek meyve aromalı sodalarla bağlantıları var’’, ‘‘analizleri devletin laboratuvarına baskı yaparak yaptırdılar" gibi ipe sapa gelmez bir iddia ortaya attılar.

Ne var ki, bu senaryoları yazanlar, Türk Gıda Maddeleri Tüzüğü'nü okumuş olsalardı ya da bir bilene sormuş olsalardı, Türkiye'de doğal maden suyu ve sodalarına değil meyve aroması eklemek, herhangi bir maddenin bile katılamayacağını bilirlerdi.

Ancak bilmedikleri çok şey var. Bunlardan biri Hürriyet Tüketici Köşesi'nin bazı tüketici dernekleri gibi tüketicileri asla aldatmayacağı...

Diğeri, bize bu suçlamaları yakıştıranlar gibi sırf karalamak ya da birilerine arka çıkmak amacıyla bir konuyu araştırmadan, belgelere, raporlara dayandırmadan hiç birşey yazmadığı ve yazmayacağı...

Biz sadece, tüketicilerin sağlığıyla oynayan yüzsüzler varsa ortaya çıkmasını ve bu yüzsüzlerle mücadele etmesi gereken Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı'nın gereken neyse onu yapmasını istiyoruz.

Çünkü, Türk tüketicisinin de Kıbrıslı tüketiciler kadar sağlıklı maden suyu ve sodası içmeye hakkının olduğunu düşünüyoruz. Maden suyu ve sodalarını devletin laboratuvarında analiz ettirmemizin nedeni de bu...Zaten, KKTC Sağlık Bakanlığı'nın nitritli olduğu gerekçesiyle bazı Türk maden sularının ithalatını yasaklamasına, gerek Sağlık Bakanlığı gerekse Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın sessiz kalması üzerine, Hürriyet'in Tüketici Köşesi olarak bu analizleri yaptırma gereği duyduk. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın Türkiye'ye giren ve çıkan tüm ürünlerin Gıda Maddeleri Tüzüğü'ne uygun olup olmadığına karar veren bu laboratuvarında 11 maden suyunun yaptırmış olduğumuz tahlillerinin sonucunu da hiç bir yorum yapmadan aynen yayınladık.

Bunun üzerine gördük ki, gerek Tarım Bakanlığı, gerekse sağlık Bakanlığı'nın zaten bazı maden suyu ve sodaların halkın sağlığına zararlı olduğunu biliyormuş. Ancak, bunu kamuoyuna açıklama gereği duymamış. Ta ki, Hürriyet'in Tüketici Köşesi bunu yazana kadar...

9 SODAYA SORUŞTURMA

Yazının ertesinde hemen, Sağlık Bakanlığı nitrit içerdiği gerekçesiyle Kızılay Maden Suyu ve sodasının üretimini durdurttu. Ardından Tarım ve Köyişleri Bakanı Mustafa Taşar, son yıllarda sağlığa zararlı üretim yaptıkları gerekçesiyle 20 maden suyu üreticisinden 9'u hakkında savcılıklara suç duyurusunda bulunulduğunu açıkladı. Tarım Bakanı Taşar her nedense, bakanlığın mahkemeye verdiği bu 9 maden suyu üreticisinin kimler olduğunu hâlâ açıklamaktan kaçınıyor.

Hürriyet'in Tüketici Köşesi'nin ortaya çıkardığı ‘‘Soda rezaleti’’nin ardında art niyet arayanlar acaba neden halkın sağlığıyla oynadığı için mahkemeye verilen 9 maden suyu üreticisinin kimler olduğunu merak edip de araştırmıyor?

Böyle mi Sağlık Bakanı danışmanlığı yaptın?

Cumartesi akşamı Kanal 7'de yayınlanan ve Gazeteci Ahmet Tezcan'ın hazırlayıp, sunduğu ‘‘Dördüncü Kuvvet Medya’’ adlı programın konusu, ‘‘Medyada otosansür’’dü. Programın konuklarından biri Sağlık eski Bakanı Yıldırım Aktuna'nın uzun süre danışmanlığını yapmış, gazeteci Mete Alpman'dı. Mete Alpman, programda konuyu Hürriyet'in ortaya çıkardığı ‘‘Soda rezaleti’’ne getirdi. Sağlık Bakanı'na uzun süre danışmanlık yapmış bir gazeteciden, nitritli sodaları halka içirdiği için son yıllarda 9 firmayı mahkemeye verdiğini söyleyen tarım Bakanı Mustafa Taşar'a bu firmaların ismini kamuoyuna neden açıklamadığını sormasını beklerken, Mete Alpman'ın nitritli soda üreticilerinin avukatlığına soyunmasını hayretle izledik.

Soda rezaleti haberimizin arka planında başka şeylerin olduğunu ima eden Alpman, ilk önce yaptırdığımız analizlerle ilgili iddialarda bulundu. Bizi tahlilleri devletin laboratuvarına ‘‘baskı sonucu yaptırmakla’’ itham etti. Bununlada yetinmeyip, Türkiye'nin maden suyu cenneti olmasına rağmen, ithal maden sularının getirildiğini ve bu suları getiren şirketlerin arkasında Hürriyet'i ima ederek, bir medya kuruluşunun bulunduğunu savundu. Programa telefonla katılan Türkiye Gazetesi ekonomi Yazarlarından Güven Karakuş da, ‘‘Soda rezaleti’’ haberimizin ardından yaptığı araştırmada, ilk önce bu haberimizin arkasında İngiliz meyve aromalı sodacılarının olduğunu tespit ettiğini ileri sürdü. Şimdi Alpman ve Karakuş'a sesleniyorum: ‘‘hürriyet'in Tüketici Köşesi olarak biz soda rezaletini belgeleriyle ortaya çıkardık. Şimdi sıra sizde. Soda rezaletiyle ilgili ileri sürdüğünüz tüm bu iddiaları, belgeleriyle bir an önce açıklayın. Aksi taktirde, nitritli soda üreticilerinin bir türlü atmayı başaramadığı çamuru siz atmış olursunuz. Ya bu çamuru temizleyin, ya da elinizdeki belgeleri ortaya koyun. Sayın Alpman, özellikle siz geçmişte Sağlık Bakanı'na danışmanlık yapmış bir insan olarak halkın sağlığını düşüneceğinize, elinizde belge yokken nitritli soda avukatlığı yapmaya kalkmayın. Halkın sağlığıyla oynayanlara alet olmayın.’’

Yazarın Tüm Yazıları