PaylaÅŸ
TÃœRKÄ°YE’de 509 milyon TL’lik sabun pazarından 250 milyon TL’lik pay alan sıvı sabunda rekabet, organikten sonra koku aromalarına kaydı. Klasik çiçek ve meyve kokularının yerini viÅŸneli turtadan, mangolu dondurmaya, karamela ÅŸekerinden franbuazlı pastaya, lolipop ÅŸekerinden sıcak karamele kadar farklı renk ve kokulara bıraktığı sıvı sabun ÅŸiÅŸelerine artık dünyanın önde gelen kaplıcalarının ferahlatan kokuları da girdi. Firmalar, yeni formülleri sayesinde bu kokuların parfüm gibi cilt üzerinde uzun süre kalıcı olmasını saÄŸlaması, sıvı sabunları bir anda kiÅŸisel bakım ürünleri arasında ön plana çıkardı.Â
Klasik kokuların yerine
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, son yıllarda katkı maddesi içermeyen, gün boyu koruma sağlayan antibakteriyel ürünlerle pazardan aldığı payı iki kat artırmayı başaran sıvı sabunlar, bir yandan hijyen ve kullanım kolaylığı nedeniyle hızla yaygınlaşırken, diğer yandan da yeni geliştirilen formüllerle temizliğin yanısıra cilt üzerinde kalıcı etki sağlayan farklı kokularla da ön plana çıkıyor. Sıvı sabunlarda lavanta, gül, karadut, papatya gibi çiçeklerin, hindistan cevizi, limon, mango gibi meyvelerin klasik kokuların yerini vişneli turta, mangolu dondurma, karamela şekeri, franbuazlı pasta, lolipop, yabani meyve ve sıcak karamela gibi farklı renk ve kokular aldı.
Kaplıca ferahlığı
Ayrıca, sıvı sabun şişelerine giren bu yeni kokular, sadece çiçek, meyve, pasta, dondurma ve şekerlemelerle sınırlı kalmıyor, artık dünyaca ünlü kaplıcaların ferahlatan kokularını da kapsıyor. Evliya Çelebi’nin seyehatnamesinde ‘Gençlik suyu’ olarak adlandırılan Ladik Kaplıcaları’nın, Fransa’da ki Vichy Kaplıcaları’nın, dünyanın ikinci en fazla mineral içeren kaplıcası Haymana ve tarihte Kleopatra ile ünlenen Bergama Kaplıcaları’nın kokuları da sıvı sabun kokuları arasındaki yerini alıyor.
Son yıllarda özellikle sıvı sabunların temizlik işlevlerinin yanı sıra el ve vücut bakımında bir kozmetik malzemesi olarak kullanıl-maya da başlaması, şampuanlarda olduğu gibi sabunlarda da kremli, ballı, vitaminli, meyveli, bitki özlü çeşitlerin oluşmasını sağladı. Bu da sıvı sabunların kişisel bakım ürünleri arasında ilk sıralarda yer almasına yol açtı. Üç ana kategoride toplanan sabun sektöründen en büyük payı, yüzde 49’la sıvı sabunlar alırken, katı sabunların payı da son yıllarda yüzde 47’ye kadar geriledi. Pazarın yüzde 4’ünü ise duş
jeli segmenti oluşturuyor. Bu segmentler arasında en büyük büyüme yüzde 21
 ile sıvı sabun pazarında gerçekleşirken, katı sabunda büyüme yüzde 3 seviyesinde kalıyor.
Payı yüzde 60’a ulaşacak
Firmalar değişen tüketici alışkanlıkları ile birlikte sıvı sabun pazarındaki büyümenin artarak devam edeceğini öngörüyor. Sektörün genel beklentisi önümüzdeki birkaç yıl içerisinde toplam sabun pazarının yaklaşık yüzde 60’ını sıvı sabun ürün grubunun oluşturacağı yönünde. Daha çok salgın hastalıkların yoğun olarak gündeme gelmesiyle birlikte ivme kazanana antibakteriyel sabunların toplam pazardan aldığı pay ise yüzde 7’yi buluyor.
Rekabette kim hangi kokuyla yarışıyor
EST 1923 markasıyla organik zeytinyağlı sıvı sabun çeşitleriyle rekabete katılan Eyüp Sabri Tüncer de lolipop, karadut, yabani meyveler, sıcak karamela gibi farklı kokularla ön plana çıkmaya çalışıyor. Komili’nin üreticisi Ülker’de, Anadolu serisi diye adlandırdığı yeni sıvı sabunlarında dünyaca ünlü kaplıcalarının ferahlatan kokularını kullanıyor. Eczacıbaşı’nın Selin marka sıvı sabunları ise bergomot ve üzüm çekirdeği, zeytinyağı ve portakal çiçeği, lavanta ve limon çiçeği kokularını içeren Naturel serisiyle pazardaki payını artırmaya çalışıyor. Evyap’ın Duru sabun markası ise vişneli turta, mangolu dondurma ve karamela şekerini içeren kokularıyla rekabette yerini alıyor. Canan Kozmetik’de İpek markasıyla nar, karadur ve leylak kokulu yeni sıvı sabunlarını piyasaya sürdü. Ta-Ze markasıyla rekabette yerini alan Tariş ise yüzde 100 zeytinyağı içeren sıvı sabunlarıyla dikkat çekiyor.
Sabun ihracatında sekizinci sıradayız
2010 yılı verilerine göre Türkiye’nin yıllık sabun ihracatı, toplam kozmetik-kişisel bakım ihracatının yüzde 55’ini oluşturuyor. Yine 2010 yılı verilerine göre kimya-kozmetik-sabun sektöründe ülkemizin ihracat yaptığı ülkeler arasında Rusya Federasyonu, Irak, İran, Romanya, Bulgaristan Çin Halk Cumhuriyeti, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Ukrayna, Azerbaycan, Mısır en büyük paya sahip ülekeler arasında yer alıyor. 2010 yılında 800 milyon dolar olarak gerçekleşen kozmetik ürün ihracatının 437 milyon dolarlık kısmını sabunlar oluşturuyor. Türkiye, dünya sabun ihracat sıralamasında 8’inci sırada yer alıyor.
Kadınlar 10, erkekler 7 kez ellerini yıkıyor
TÜRKİYE’de kişi başına düşen sabun tüketimi, dünya standartlarının altında kalıyor. Sabun ve Deterjan Sanayicileri Derneği’nin verilerine göre, Türkiye’de kişi başına yıllık sabun tüketimi, 1.5 kilo seviyesinde gerçekleşiyor. Bunun yarısına yakınını sıvı sabunlar oluşturuyor. Almanya’da ise kişi başına yılda düşen sabun tüketimi, 2 kilo 640 gramı, Yunanistan’da ise 2 kilo 350 gramı buluyor. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de ki her iki evden birinde sıvı sabun kullanılıyor. Türkiye’de yüzde 49 olan sıvı sabun kullanımı, Almanya’da yüzde 38,9’a düşüyor. İtalya’da ise yüzde 65,3’e çıkıyor. Ayrıca araştırmalara göre, Türkiye’de kadınların erkeklere oranla daha fazla ellerini yıkıyor. Türk kadınları ellerini günde 10 kez yıkarken, bu oran erkeklerde 7’ye düşüyor.
PaylaÅŸ