Erkan Çelebi: Parfümde indirim savunması

Erkan ÇELEBİ
Haberin Devamı

Bazı firmalar, haklarında çıkan eleştiri haberlerini olgunlukla karşılayıp, sorunları çözme yoluna gidiyor. Bazıları ise eleştiriye tahammül edemiyor. En ufak bir eleştiri karşısında bile hemen gardını alıp, savunmaya geçiyor, bu yolla üste çıkmaya çalışıyor. Ancak, bunu yaparken bir çuval inciri de berbat ediyor, kaş yapayım derken göz çıkarıyor.

ELEŞTİRİLMEYİ hiç sevmeyen bir toplumuz. Haksız da olsak, en ufak bir eleştiri karşısında bile hemen gardımızı alıp, savunmaya geçer, üste çıkmaya çalışırız. Genellikle de bunu yaparken bir çuval inciri de berbat ederiz.

Gazetelerin tüketici köşelerinde çoğu zaman yasal düzenlemelere rağmen kurallara uymayan firmaları eleştiren haberler yer alır. Bazı firmalar, bu eleştiri haberlerini olgunlukla karşılayıp, sorunları çözme yoluna gider. Bazılarının ise eleştiriye tahammülü yoktur. Bu haberlerle ilgili gönderilen açıklamalarında da açıkça gözlenir. Eleştiriye tahammülü olmayan bu firmalar, kaş yapayım derken göz çıkarırlar.

Hürriyet'in Tüketici Köşesi'nde yer alan haberlerle ilgili cevap hakkını kullandırmaya özen göstermemize rağmen, bu tür açıklamaları bazen, yayınlamamayı bile düşünürüz. Çünkü, bu tür açıklamaları yayınlamak, onlara yayınlamamaktan daha fazla zarar verebiliyor.

İNDİRİM TARTIŞMASI

Geçtiğimiz hafta sonu, Hürriyet'in Tüketici Köşesi'nde ‘‘Parfümde indirim oyunu’’ başlığıyla bir yazı yayınladık. Yazı, yeni yıla satışlarını artırarak girmeyi hedefleyen bazı mağazaların ‘‘Milenyum fırsatı’’nı değerlendirmek için uyguladıkları yöntemleri içeriyordu.

Sezon döneminde mağaza mağaza dolaşıp, vitrinlerdeki etiketleri tek tek inceleme imkanı olmadığı için tüketicilerin, mağazaların gerçekten de fiyatları düşürüp, düşürmediklerini anlaması mümkün olmuyor. Yazıda da, bazı mağazaların fiyatları değiştirmediği halde, sadece indirime gittiğini ilan ederek, satışları artırma yolunu seçtiğine değinmiştik. Örnek olarak da, Lancome'un yeni yıl için hazırladığı ‘‘Milenyum Koleksiyonu’’ ile ilgili mağazaların başlattığı kampanyaları vermiştik.

Yeni Karamürsel Mağazaları'nın gazeteler aracılığıyla dağıttığı broşüründe bu ürünleri sanki yüzde 25 indirim yapıyormuş gibi göstererek Lancome'un belirlediği fiyattan sattığını, Sevil Parfümeri'nin de yüzde 25 indirim yaptığı halde, magazin dergilerine verdiği iki tam sayfa ilanlarda yüzde 50 indirim yapmış izlenimi yarattığına değinmiştik.

SEVİL'İN AÇIKLAMASI

Yazının yayınlanmasının ardından, Yeni Karamürsel ve Sevil Parfümeri açıklamalarını gönderdi. Açıklamasını ilk gönderen Sevil Parfümeri oldu. Sevil Parfümeri, açıklamayla birlikte ‘‘Sevil'in Bakımlı Kadının Kozmetik Dergisi’’ adlı bir de katalog gönderdi. Sevil Parfümeri, bu katalogda yer alan Lancome ürünlerinde yüzde 25 oranında büyük indirim uygulandığının yer aldığına dikkat çekiyor. Gerçekten de ilanlarda yüzde 50 oranında görünen Sevil Parfümeri'nin yaptığı indirim, kendi kataloğunda yüzde 25 olarak görünüyor. Bu da Sevil Parfümeri'nin, uyguladığı indirimin yüzde 50 değil, yüzde 25 olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Firma, magazin dergilerinde iki tam sayfa olarak yayınlanan ve yüzde 50 indirim yapılmış izlenimi veren ilanı kendisinin değil, Lancome'un verdiğini savunuyor. Bu yolla, indirim oyununa kendisinin değil, Lancome'un gittiği izlenimi yaratıyor. Oysa, Tüketici Yasası'na göre, yanıltıcı ilanda sorumluluk, ilanda adı bulunan firmaya ait oluyor. İlanda Sevil Parfümeri'nin logosunun yer almasının nedenini de Lancome ürünlerinin Sevil Parfümeri mağazalarında satılmasına bağlıyor.

KARAMÜRSEL'İN AÇIKLAMASI

‘‘Parfümde indirim oyunu’’ başlıklı haberle ilgili olarak, Yeni Karamürsel Mağazası Yönetim Kurulu Üyesi Saruhan Tan da bir açıklama gönderdi. Açıklamada, Sevil Parfümeri gibi YKM de tartışmaya neden olan kozmetik broşürünü kendilerinin değil, kozmetik firması tarafından hazırlandığına dikkat çekiliyor. Ayrıca, bu ve benzeri ürünlerin müşteriler için set halinde alındığında fiyat avantajı sağladığına değinilerek, ‘‘Broşürde bunu ifade edebilmek ve müşterilerimize Lancome ürünlerini set halinde aldıklarında fiyat avantajından yararlanacaklarını belirtebilmek için önce seti oluşturan tek tek ürünlerin satış fiyatlarını toplamak suretiyle oluşan meblağı yazdık, ardından da söz konusu setin satış fiyatını...’’ deniliyor.

Tan, açıklamasında ‘‘Sizce bu avantajın müşterilerimiz tarafından algılanabilmesini başka türlü nasıl sağlayabilirdik’’ diye de soruyor.

YKM, broşürde set halinde yer alan ürünlerlerdeki fiyat avantajını ‘‘34 milyon 500 bin lira yerine, 23 milyon lira’’ diye göstererek indirim yapılmış izlenimi vermek yerine şayet, ‘‘Tek tek alındığında 34 milyon 500 bin lira’’ ibaresini koymuş olsaydı, indirim oyunu tartışmasına da yol açmayacaktı. Böylece, tüketici de bu üründe indirim değil, sadece set halinde alındığı taktirde fiyat avantajı sağlandığını açıkça görebilecekti.

Hatta yıldırım düştü telefon bozuldu

TÜRK Telekom hattına düşen bir yıldırımın telefonunuzu etkileyeceği hiç aklınıza gelir mi? Üstelik bu durumda, devreleri yanan telefonu firmalar garanti kapsamına almıyor. Onarıldığı taktirde de talep edilen tamir bedeli, neredeyse telefonun fiyatını buluyor. Okuyucularımızdan Metin Özkul da yüksek gerilim sonucu telefonu zarar görenlerden.

Metin Özkul, 56 milyon liraya aldığı Siemens marka telsiz telefonu bir ay sonra arızalanınca yetkili servise başvurdu. Servis, onarım için 51 milyon lira istedi. Özkul itiraz edince, telefonun dış etkenler yüzünden zarar görerek, devrelerinin yandığı bunun da garanti kapsamına girmediği söylendi.

Konuyla ilgili olarak Simko, Mobil Ürünler Teknik Servis Müdürü Osman Akyar'la görüştük. Akyar, telefonun yüksek gerilim nedeniyle Türk Telekom giriş kısmındaki hat devresinin yandığını söyledi. Akyar, Türk Telekom santrallerine düşen yıldırımın bu soruna yol açabileceğine dikkat çekerek, ‘‘Telefon, Türk Telekom hat girişine gelen yüksek gerilim yüzünden yanmış. Bu yüksek gerilim, Türk Telekom hattına düşen bir yıldırım veya Türk Telekom hatının yanlışlıkla 220 volt prizine takılmasından kaynaklanabilir. Bunun sonucunda da board devresinde bulunan su yollarının yanık olmasından dolayı karbonlaşan malzemenin tamiri mümkün değil. Cihazın tamir ücreti 180 mark. (51 milyon lira) Yenisi ise 199 mark. (56 milyon lira) Bu durumdaki cihazları tamir etmek yerine yenisini vermeyi tercih ediyoruz. Garanti belgesinde de belirtildiği gibi garanti sadece fabrikasyon ve montaj hatalarına karşı geçerli. Bu nedenle Osman Akyar'ın telefonu garanti kapsamına girmiyor’’ dedi.

Okul servisleri deprem tatilinde sorun oldu

DEPREM nedeniyle okulların açIlır, açılmaz tekrar kapanması, servis ücretlerinde sorun yaşanmasına yol açtı. Özel okullarda servis ücretini yatıran, ancak okulun kapanması nedeniyle bu hizmetten yararlanamayan veliler, yatırdıkları ücreti geri istiyor. Okuyucularımızdan Fatih Gorman, İstek Vakfı okuluna giden çocuğu için aylık servis ücretini ödedi. Okullar deprem nedeniyle kapatılınca, çocuğu bu hizmetten yararlanamadı. Servis yetkililerinden ödenen bu bedellerinin ne olacağını öğrenmeye çalıştı. Ancak sonuç alamadı. Konuyla ilgili olarak İstek Vakfı yetkililerinden İsmet Silahçı ile görüştük. Silahçı, 6 bin öğrenciye servis hizmeti verildiğine dikkat çekerek, ‘‘Okulların deprem nedeniyle kapatılması sırasında kapalı olan süre için ödenen servis hizmet bedelini isteyen velilere iade ettik. Diğerlerini ise benzin zamlarından kaynaklanacak farka sayacağız.’’ dedi.

Bedava Cola vermeyen

marketi şikayet edin

COCA Cola düzenlediği ‘‘açtığını yakala’’ kampanyasıyla ilgili olarak bir açıklama yaparak, içinde ‘‘bedava’’ yazısı bulunan ürün kapaklarının tüm satış noktalarında yeni bir Coca Cola ile değiştirilebileceğine değinildi. Coca Cola yetkilileri, kampanyanın 21 Ocak'a kadar süreceğini belirterek ‘‘Bedava ürün kazananlar, kampanyaya katılan herhangi bir satış noktasına müracaat edebilir. Müşterilerimiz, bedava ürün kazandığı halde vermeyen satış noktasını bize bildirsinler. Ayrıca hediye kazanan müşterilerimizin ürünlerini bizi aradıkları takdirde evlerine teslim ediyoruz’’ dediler.

İngiliz marketinin

etiket oyunu tutmadı

İNGİLİZ Tüketiciler Birliği dünyanın önde gelen marketler zinciri Tesco'nun aleyhine açtığı davayı kazandı. Tesco'nun müşterilerinden etiketlerde belirtilen fiyatların üzerinde para talep ettiğini iddia eden Tüketici Birliği, Tesco'nun para cezasına çarptırılmasını ve fazla para ödeyen müşterilerin paralarının geri ödenmesini istemişti. Müşterilerden fazla para alınmasıyla ilgili tartışma, Tesco'nun raflara koyduğu ürünlerin etiketlerini güncelleştirmeyerek, kasada müşterilerinden etiket fiyatının üzerinde para talep etmesi üzerine çıkmıştı. Kasalarda para ödeyen bazı müşteriler kendilerinden alınmak istenen bedeli ödemeyeceklerini belirterek, Tesco'yu Tüketici Birliği'ne şikayet etmişlerdi. İngiliz yasalarına göre, kendilerinden fazla para alındığına inanan tüketicilerin satıcıları şikayet etme hakkı bulunuyor. Ancak satıcılar değerinden ucuza sattıkları bir malın gerçek değerini tahsil etmek için dava açamıyorlar

Yazarın Tüm Yazıları