Paylaş
Depremzedelerin hırsız müteahhitlerden hak talep etmesinin bedeli, 48 milyon lirası delil tespiti için olmak üzere toplam 1 milyar lirayı buluyor. Binlerce depremzede, hırsız müteahhitlere çaldıklarının bedelini ödetebilmek için bu masrafı göze alıp, dava açıyor. Ancak, hırsız müteahhitler de depremzedelere mallarını kaptırmamak için, tüm varlıklarını eş ve yakınlarının üzerine geçirmeye başladı.
DEPREMDEN zarar gören binlerce depremzedenin sorumlulardan hesap sormak amacıyla başlattığı hukuk mücadelesi, hırsız müteahhitlerin gözünü korkuttu. Peş peşe açılan davalar yüzünden depremzedelerin nefesini enselerinde hisseden bazı müteahhitler, mal kaçırma yarışına girdi. Hırsız müteahhitler şimdi, depremzedelere mal kaptırmamak için bütün mal varlıklarını eş ve yakınlarının üzerine geçirmeye başladı.
Bunda da depremzedelerin açtıkları davaların büyük etkisi oldu. Şayet depremzedelerin milyarlarca lira masraf yaparak açtığı davalarda, hasarın müteahhit hatasından kaynaklandığı sonucuna varılırsa, müteahhitlerin mal varlıklarına el konulup, zararın tazmin edilmesi sağlanabilecek.
MÜTEAHHİTLERİN OYUNU
Arkadaşımız Zeliha Aslan'ın yaptığı araştırmaya göre, bu da müteahhidin mal varlığı olduğu taktirde gerçekleşebilecek. Müteahhidin üzerine kayıtlı mal varlığı yoksa, açılan davalarda alınacak kararların da bir anlamı olmayacak.
Bu nedenle, İzmit, Adapazarı, Gölcük, Yalova, Düzce, Bursa ve Avcılar'da hasar gören binaların müteahhitleri ile bu binaların yapımına izin veren sorumluların mal varlıklarını 17 Ağustos tarihinden itibaren başkalarına devretmelerinin engellenmesi gerekiyor.
Aksi taktirde, Çınarcık'ta yaptığı 3 bin konuttan 480'i tamamen yıkılan, 120'si de oturulamayacak duruma gelen Veli Göçer, Yolova'da kurduğu Ceylankent'teki iki bloğu çöken Ceylan İnşaat'ın sahibi Mahmut Ceylan, yaptığı Yüksel Sitesi'ndeki birçok bloğu oturulamaz hale gelen Yüksel İnşaat'ın sahibi Güven Sazak gibi binlerce kişinin can ve mal kaybına yol açan bir çok müteahhit, isterlerse mal varlıklarını ellerinden kolayca çıkarabilecek. Bu durumda da mahkemeler depremzedelerin lehinde karar verseler dahi, maduriyetleri giderilemeyecek.
YENİ DÜZENLEME ŞART
Başta müteahhitler olmak üzere sorumlu kişi ve kuruluşların depremzedelerden mallarını kaçırmamaları için yeni düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Bunun için de, deprem bölgesinde iş yapan müteahhit ve ilgili kuruluşların tüm alım satımları ve tasarrufları Bakanlar Kurulu'nca geçici bir süre durdurulmalı ya da sınırlandırılmalı. Bu yapılmadığı taktirde, binlerce deprem mağdurunun gerek yaptırdığı delil tespitleri gerekse, açtığı davaların hiç bir anlamı olmayacak. Yapılan milyarlarca liralık masraf ve çaba boşa gidecek. Üstelik, adalet sistemi de aylarca hatta yıllarca boşu boşuna oyalanmış olacak.
HAK ARAMAK PAHALI
Hukuk davalarına bakan savcı ve hakimlerin ceza davalarında olduğu gibi Hazine'den harcama yetkileri bulunmuyor. Bu nedenle, hukuk davalarındaki masrafları davayı açanlar karşılamak zorunda kalıyor. Bu nedenle, açılacak davalarda gerekli olan delil tespiti için depremzedelerin ilk önce 1 milyon 370 bin lira olan başvuru harcını yatırmaları gerekiyor. Ayrıca, 2 milyon 230 binlira olan karar harcı, 400 bin lira olan dosya gideri, asgari 2 milyon lira olan posta masrafları, 7 milyon 150 bin liralık keşif gideri, 5 milyon liralık araç gideri, 30 milyon liralık bilirkişi bedeli olmak üzere 48 milyon 150 bin lira ödemek zorunda. Bunların dışında alınan numunelerin muhafazası için de torba gibi malzemeleri de depremzedelerin temin etmesi gerekiyor.
Depremzedelerin delil tespitinin yapılmasının ardından isterse dava açabiliyor. Dava açtığı taktirde de, başvurma harcının yanı sıra, gösterdiği dava değerinin yani, hasar gören ev ve eşyaların değerinin yüzde 36'sını harç bedeli olarak hesaplayıp, bunun dörtte birini peşin olarak mahkeme veznesine yatırmak zorunda.
Bu da, 10 milyar lira değerindeki bir ev için 900 milyon lirayı buluyor. Delil tespiti için yapılan masraflarla birlikte bu bedel 1 milyar liraya ulaşıyor. Şayet evin ve zarar gören eşyaların değeri daha fazlaysa, bu harç bedeli de artıyor.
Zeliha ASLAN
Paylaş