KRİZ ortamında bile yüzde 30 büyüme oranını yakalayan sürülebilir peynirde rekabet, farklı damak tatlarına uygun ürünlere kaydı.
Peynir pazarından, 93 milyon 210 bin YTL’lik pay alan sürülebilir peynirde firmalar, çeşni, domates, biber, dereotu, zeytinden sonra ürün yelpazelerine yeni kattıkları meyveli ve bisküvili ürünlere kaymaklıyı da ekledi.
ÜÇGENİNDEN tazesine, eritmesinden kasesine, labnesinden kremine, mozzarellalısına kadar bir çok farklı çeşidiyle 2.7 milyar YTL’lik peynir pazarından, 93 milyon 210 bin YTL’lik pay alan sürülebilir peynirde rekabet, iyice kızıştı. Çeşni, domates, biber, dereotu, zeytinden sonra ürün yelpazelerine çilek, şeftali ve tropik meyvelileri de katan firmalar şimdi, bisküvi ve kaymakla krem peynir satışlarını artırmaya çalışıyor. Kriz ortamında bile yüzde 30 büyüme oranını yakalayan sürülebilir peynirde, büyüme trendi çocuklarla artırılmaya çalışılıyor.
Pay kapma yarışları
Unilever’in 2004 yılında, Sana Crème Bonjour markasıyla sürülebilir tereyağlı margarinle pazara girmesinin ardından, 2007 yılında Kars Karper’le ortaklığa giden Bel Groupe da, La Vache Qui Rit ve Kiri markasıyla Türkiye’de üretime başladı. Ülker de bu yıl, İçim markasıyla sürülebilir peynir üretimine geçti. Böylece, sürülebilir peynir pazarında, ciroda yüzde 46, tonajda ise yüzde 41 payla liderliği elinde bulunduran Pınar’dan, pay kapma yarışları da başlamış oldu.
4 yılda iki kat büyüdü
İlk kez 40 yıl önce Kars Karper markasıyla üçgen peynir üretiminin başladığı Türkiye’de, ilk krem peynir üretimini 1978 yılında Pınar gerçekleştirdi. Yılda 415 bin ton peynir satışının gerçekleştiği Türkiye’de, sürülebilir peynir katagorisi hızla büyüyor. 2003 yılında 6 bin ton olan sürülebilir peynir üretimi, 2007 yılında 12 bin tona ulaştı. Bu da, yeni marka ve ürünlerin peş peşe pazara girmesini sağladı. Sürülebilir peynirlerde özellikle çocukları hedef alan firmalar, bu çeşitlerin daha kolay ve pratik yenebilme özelliğini vurgulayarak, çocukların damak tatlarına uygun yeni ürünler çıkararak rekabeti kızıştırıyor.
Büyüme oranı yüzde 25
Toplam peynir pazarından yüzde 3, ambalajlı peynir pazarından ise yüzde 13 pay alan ve 93 milyon 210 bin YTL’lik hacme ulaşan sürülebilir peynirde, yılda ortalama yüzde 25 büyüme gerçekleşiyor. Sürülebilir peynir pazarında, krem peynirlerin payı yüzde 46, labne yüzde 19, üçgen peynirlerin yüzde 18, taze peynirlerin ise yüzde 17 payı bulunuyor. Pınar, Ülker, Karper, La vache qui rit, Kiri, Teksüt, Süter gibi markaların ön plana çıktığı sürülebilir peynir pazarında, farklı markalara ait ithal ürünler de büyük market rafları aracılığıyla rekabette yer almaya çalışıyor.
Tüketici yeni ürünlerle tanıştı
KARS Karper’in yüzde 51 hissesini alan La Vache qui rit’nin üreticisi Bel Groupe, 2008 yılı başından itibaren kase ambalajlı ürünlerini de piyasaya sürdü. Geçtiğimiz günlerde kaymaklı taze sütten üretilen Kiri Kaymaklı’nın tanıtımını gerçekleştiren grubun, üçgen peynir kategorisinde Kars Karper’le birlikte yüzde 32’lik payı bulunuyor. Firma, son yıllarda ürettiği domatesli, biberli, beyaz peynirli ve light üçgen peynirleriyle farklı damak tatlarına da hitap etmeyi amaçlıyor. Pazara bu yıl İçim markasıyla giren Ülker ise sürülebilir peynir pazarında, krem, labne, üçgen ve taze sürülebilir peynir ürünleriyle rekabet ediyor. İçim Fidella’nın çilekli ve dereotlu, İçim Smartt’ın ise çilekli, şeftalili, bisküvili çeşitleri bulunuyor.
Rakamlarla peynir sektörü
2007 yılında toplam 415 bin ton peynir satışı gerçekleşti.
Toplam pazarın hacmi 2 milyar 728 milyon YTL’ye ulaştı.
Pazardan ambalajlı peynirlerin aldığı pay 717 milyon YTL’yi buldu.
Sürülebilir peynirlerin 2007 yılında pazar hacmi, 93 milyon 210 bin YTL oldu.
Satın alınan peynirlerin yüzde 79.6’sı açık, yüzde 20.4 ise ambalajlı ürünlerden oluşuyor,
Her yıl ortalama yüzde 25 oranında büyüme gerçekleştiren sürülebilir peynir’de en fazla büyüme 2004 yılında yüzde 50 olarak gerçekleşti.
Beyaz peynirler açık peynir pazarında yüzde 70, ambalajlı peynir pazarında ise yüzde 38 pazar payına sahip,
Taze kaşar ambalajlı peynir pazarında yüzde 41 pay ile en çok tercih edilen çeşit.
Kişibaşına düşen yıllık tüketim ABD’de 15 kg, Avrupa’da 13.7 kg, Türkiye’de ise 6 kg.
Ambalajlı peynir güven veriyor
GELENEKSELLEŞMİŞ ve keyif ile ilişkilendirilen bir ürün olan peynir tüketiminde ambalajlı ve pratik ürünler giderek daha fazla ön plana çıkarken, damak tadı da hálá tüketim için önemini koruyor. Tüketiciler peynir satın alırken peynirin tadı ve kıvamına dikkat ediyor. Ekşi olmayan, kokusuz ve yerken dağılmayan peynirler tercih ediliyor. Damak tadına uygun bir lezzet olarak peynir kahvaltı sofrasının vazgeçilmez bir parçası olarak görülüyor. Ambalajlı ve markalı peynirler, tüketicinin daha güven duyarak tükettiği ürünler oluyor. Ambalajlı peynirlerde ambalajın sıkıca kapalı olup olmadığı özellikle kontrol ediliyor. Ambalajlı peynirlerin kokusuz olması da, özellikle kokusu yüzünden peynir tüketemeyenleri de tüketime yönlendiriyor. Ancak damak tadına düşkün kişiler için hala açık peynirler lezzet açısından önceliğini koruyabiliyor. Damak tadına düşkün kişiler açık peynirleri tadına bakarak satın alıyor.