Paylaş
Zaten gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışı yaşanıyor ve bunun doğal olarak iç piyasalara etki etmesi bekleniyordu. Bunun üzerine Gezi Parkı protestolarının yaygınlığı ve şiddeti gelince, dün piyasalardaki bozulma da derinleşti.
Piyasa oyuncuları bundan sonra neler olacağını kestiremiyor. Gösterilerin yaygınlığı ve durmaması, buna karşılık Başbakan Erdoğan’ın sürekli olarak geri adım atılmayacağını açıklayıp, aksine sert tavrını devam ettirmesi piyasalardaki moral bozukluğunu artırıyor.
Konuştuğumuz piyasa oyuncuları, bunun beklenmedik bir etki olduğunu, ani ve beklenmedik olduğu için reaksiyonun da sert olduğunu söylediler. Sürekli olarak analizler yapmaya çalıştıklarını ama bundan sonra neler olacağına ilişkin bir kestirim yapılmasının zor olduğunu gördüklerini kaydeden oyuncular, sermaye çıkışının da arttığını kaydettiler.
Bu çıkışın bir bölümünün zaten doların güçlenmesi ve ABD hazine bonosu faizlerindeki durumdan kaynaklandığını kaydeden piyasa oyuncuları, ancak Türkiye’nin bozulmada diğer gelişmekte olan ülkelerden ciddi biçimde ayrıştığını söylediler. İşin kötü tarafını ise bu ayrışmanın devam edip etmeyeceğinin bilinmemesi olarak işaret ediyorlar.
Protestoların büyüyerek devam etmesi ve bir yumuşa belirtisinin görülmemesi, dış basında da büyük yankı buluyor. Bu haberler üzerine rating kuruluşlarının da harekete geçtiği ve Türkiye’ye yakında kötü sürprizler gelebileceği yolundaki beklentiler de dünkü açıklamalarla artmış gözüküyor.
Türkiye’ye yatırım yapılabilir ülke puanı veren ilk rating şirketi olan Fitch’in kıdemli direktörü Paul Rawkins, “Türkiye notlamasında siyasi riskler zaten her zaman zayıflık unsuruydu” deyip “kitlelerin sesinin duyulması kriteri BBB notunun çok altına indi” diye ekledi. Bu açıklama bir indirim sinyali olarak algılandı.
Yanı sıra yakında rating artırımına katılması beklenen S and P’nin bugün Türkiye’de gerçekleştireceği semineri ertelemesi de yine piyasalar tarafından kötü haber olarak algılandı.
Bu arada piyasaların ABD ‘den gelen resmi açıklamalarda gösteri ve yürüyüş özgürlüğüne atıfta bulunup, Hükümetin tavrının, açık olmasa da,akarşısında yer alması da piyasa oyuncularının dikkatini çekmiş bulunuyor.
ENFLASYON BEKLENTİLERİN ALTINDA AMA…
Hafta sonunda piyasaların haftaya nasıl başlayacağını tartıştığımız bazı piyasa oyuncuları, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın yaptığı açıklamalar doğrultusunda, enflasyonun düşük çıkmasını beklediklerinin altını çizip, bunun piyasaları bir miktar yumuşatabileceğini söylemişlerdi. Gerçekten de dün açıklanan mayıs ayı TÜFE rakamları, Başçı’nın dediği gibi düşük çıktı. Piyasadaki beklenti yüzde 0.44 iken, mayıs ayı TÜFE rakamı yüzde 0.15 oldu. Böylece yıllık enflasyon yüzde 6.13’den yüzde 6.51’e çıktı. Beklentiler yıllık enflasyonun yüzde 7’inin üzerine çıkacağı yönündeydi. ÜFE ise tarım fiyatlarındaki aylık yüzde 5.8’lik artışın etkisiyle yüzde 1 artarken, yıllık ÜFE enflasyonu yüzde 1.7’den 2.2’ye yükseldi.
TÜFE’deki beklentilerin altındaki düşüşün gıda fiyatlarındaki düşüşten kaynaklandığı görüldü. Yılın ilk üç ayında yüzde 7.5 artan gıda fiyatları mayıs ayında yüzde 2.4 geriledi. Nisan’la birlikte son iki aydaki gıda fiyatlarındaki düşüş ise yüzde 3.8’e ulaştı.
Piyasa, haziran ayında özellikle enerji fiyatlarının ters yönde yapacağı etki ile yıllık bazda enflasyonun bir miktar daha artmasını bekliyor.
Paylaş