Merkez faiz indirimi için ‘Şimdi değil seçim öncesi’ dedi ama...

MERKEZ Bankası dün Para Politikası Kurulu (PPK) nda aldığı kararla faiz oranlarını sabit tuttu.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz indirme baskısına rağmen Merkez’in faizi değiştirmeyeceği, zaten bekleniyordu. Bir başka deyişle Merkez Bankası faizi indirmeyerek piyasalardaki beklentileri karşıladı.
Faiz değişmeyince piyasaların gözü PPK açıklama metninin ayrıntılarına çevrildi. Piyasaların yorumu “Merkez Bankası enflasyon konusunda geçmiş açıklamalara kıyasla bu kez daha iyimser göründü” şeklindeydi. Daha önceki açıklamada yer alan, gıda fiyatlarındaki yüksek seyrin enflasyon görünümünde iyileşmeyi geciktirdiği ibaresi, bu kez açıklama metninde yer almadı.
Açıklama metninde bizim de dikkatimizi çeken en önemli unsur enflasyon konusundaki kaygıların bu kez yumuşatılması idi. 2015 yılında enflasyonun yayınladıkları Enflasyon Raporu’ndaki öngörülere bağlı olarak düşeceği yine söylendi. Ancak bu kez ek olarak, enflasyondaki düşüşün 2015’in ilk yarısında çok daha hızlı olacağına vurgu yapıldı.
Zaten baz etkisine, yani 2014’ün ilk yarısında gerçekleşen aylık oranlara bakılınca, 2015’in ilk yarısında enflasyonun geri gelebileceği kendiliğinden ortaya çıkıyor. Merkez Bankası’nın bu vurguyu yapması bence anlamlı idi.
Şahsen Merkez Bankası’nın hükümete, daha doğrusu faiz indirin baskısı yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a, bu vurguyla yanıt verdiğini düşünüyorum. Yani Merkez “Şimdi faizi indiremezdim ama yılın ilk yarısında enflasyon düşecek o zaman faiz indiririm” demeye çalışmış. Bir başka deyişle, Merkez Bankası yönetiminin “Seçimler öncesinde faizleri indiririm” demeye çalıştığını tahmin ediyorum.
Bu yorum kimilerine abartılı gelebilir ama şimdiye kadar Erdoğan ile Merkez Bankası arasındaki ilişkinin geçmişine bakıldığında, yorumun gerçekçi olduğu görülebilir. Şimdiye kadar hep, siyasi otorite “merkez faizi indirsin” diye çıkışlar yaptı, Merkez Bankası bazen bu sözü tuttu ama çoğu zaman teknik gerekçelerle kendi bildiğini yaptı. Ancak bildiğini yaparken bile hep siyasi otoriteyi memnun edecek bir ibare, bir tavır beraberinde ortaya koydu.

KUR BASKISI FAZLA OLACAK

Şunu da açıklamam lazım; siyasi otorite dediğimde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı kast ediyorum. Daha önce zaten siyasi otorite idi ancak Cumhurbaşkanı olmasına rağmen hala siyasi otorite olarak gözüküyor. Normal değil; Başbakanın siyasi otorite olarak görülmesi lazım ama tüm kamuoyunda olduğu gibi, piyasada da, bürokraside de siyasi otoritenin ismi değişmiş değil.
Açıklamada bu kez “yapısal reformların hayata geçirilmesinin Türkiye’nin potansiyel büyümesini önemli ölçüde artırabileceği” de söylenmiş. Bunun adresi ise yine aynı siyasi otorite. Merkez Bankası’nın büyümeyle doğrudan ilişkisi yok ama Merkez ileriye dönük yapısal tedbirlere destek ihtiyacı hissetmiş.
Peki, Merkez Bankası Erdoğan’a bu açıklama ile verdiği “şimdi değil ama seçim öncesi faiz indiririm“ sözünü yerine getirebilir mi?
Şahsen bu konuda zorlanacağını düşünüyorum. Her şeyden önce önümüzdeki yılın ilk yarısında kur baskısı olacağı kesin ve buna bağlı olarak Merkez’in sıkı para politikasını sürdürmesi gerekecek. Yani enflasyon düşse de, faiz indirecek ortamın oluşacağı kesin değil. Ortam müsait olmadan Merkez faiz indirir mi derseniz; o zaman piyasaların vereceği tepkiye katlanabilir mi, bakacağız.

Yazarın Tüm Yazıları