IMF gitti aflar yeniden başladı

DAHA eskisinin üzerinden 2 yıl geçmeden sosyal güvenlik primleri için yeni af kapıda....

Ekonomik faaliyetlere getirilen afların aslında ekonomik yükümlülüklerini zamanında ve dürüstçe yerine getirenler için bir ceza anlamına geldiğini, defalarca yazdık. Afların vergi ve prim ödemelerinden insanları caydırdığını, "nasıl olsa yine af çıkar" diye, normalde zamanında ödeyenlerin bile yükümlülüğünü yerine getirmekten alıkonduğunu söyledik. Çünkü aynı sektörde primini vergisini, ne yapıp edip bularak, zamanında ödeyen bir işadamı, sürekli vergi ve primini aksatıp, sonunda afla bundan kurtulan aynı sektördeki işadamına kıyasla haksız rekabete uğruyor. Bu nedenle de artık zamanında yükümlülüklerine yerine getirmiyor, böylece aflar tüm sistemi bozuyor.

2000 yılı öncesinde sık sık rastladığımız aflar, uygulanan ekonomik program ile birlikte artık kalmamıştı. Çünkü programın temel amaçları arasında ekonomide rasyonel bir sistem kurmak, şeffaflığı sağlamak, rekabetin sağlıklı oluşumunu sağlamak, kamu alacaklarının görev zararı olmasını engellemek de vardı. Bütün bu amaçlar, aflarla çelişiyordu.

Ancak AKP Hükümeti iktidara gelince, yaşanan ekonomik krizi de bahane edip, her alanda af çıkarmak istedi. Belli ki kendi tabanına verdiği mesajlardan biriydi bu....

IMF programı uygulandığı için, Hükümetin af taleplerinin çoğu ya reddedildi ya da törpülendi. IMF her seferinde af yapılamayacağını, niyet mektuplarına koydurdu.

IMF’le program biter bitmez Hükümet yeniden af silahına sarılmaya başladı.

İşte daha üzerinden 2 yıl geçmeden sosyal güvenlik prim ödemelerine getirilen af da böyle. Yine ödenmemiş borçlar birikmiş de, yine beyaz sayfa açmak gerekiyormuş da...

Bütün bunlar daha önceki aflarda da söylendi, her seferinde sistem biraz daha da bozuldu.

Bunun da ötesinde, artık kimseye sormaya gerek duymadan, ekonomiyi nasıl etkileyeceği bile hesaplanmadan, "Af yapıla..." deniyor ve uygulamaya giriyor. Başbakan Çalışma Bakanına söyledi, o da yapıyor. Maliye Bakanı, ekonomiden sorumlu bakan, hiçbirinin aftan haberi yok.

DOĞRU SÖYLEYEN KOVULDU

Hatta bu kez bir adım daha öteye gidildi. Affa karşı çıkan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun başındaki kişi, yani affı uygulayacak olan kişi, affın bir şey getirmeyeceğini, normal ödeyenlerin cezalandırılmış olacağını söyledi. Bunu söylediği için de görevinden alındı.

Özetle; af kararı, tümüyle popülist bir karar... Başka deyişle "seçim ekonomisi" uygulaması...

Bir kere başladı mı gerisinin geleceği de artık belli. Dün bir gazetede AKP milletvekillerinden birinin "bankalarla ilgili sicil affı" getirilmesini istediği, Başbakanın da buna sıcak baktığını belirten bir haber vardı. Yani sicil affı da kapıda...

Kamu bankaları için sicil affı

SİCİL affı daha önce de yapıldı. O dönemde de söyledik; bu affı çıkarsanız bile özel bankalar bunu uygulamaz, sicili bozuk olana kredi vermez, bunu ancak kamu bankaları uygular, kamu bankalarının zor duruma düşmesine neden olursunuz, batak işadamları kamu bankalarını kullanır... Zaten öyle oldu; sadece kamu bankaları sicil affını dikkate aldı, diğerleri almadı.

Yani kamu bankalarının 2000 yılı öncesi bozuk sisteme geri çevirme harekatı da uygulamada. Kamu bankalarına bazı yandaşlarına olmadık üçlüde kredi verdirme işlemi başlamıştı. Şimdi bazı yandaşların, batıkları olmasına rağmen, yeniden kamu bankalarından kredi almalarına imkan verilmek isteniyor. Kimsenin şüphesi olmasın; aftan yararlanmasına rağmen borcunu ödemeyenler vardır, bu af o nedenle çıkarılmak isteniyordur. Böylece bir süre borç temizlenmiş olacak, böylece kamudan yeni işler de verilecektir...

Abartmıyorum; bu işin çivisi çıkmak üzere. Daha önce çıktığında neler olduğunu görmüştük...

Hep "IMF sonrası Hükümetin asıl ekonomi yönetimini göreceğiz" diyordum ya, işte ortada.. Ekonomiye, ekonomi yönetimine "çıpalar" mutlaka gerekiyor. Çıpa ya da sopa, ne derseniz...
Yazarın Tüm Yazıları