Erdal Fernergiz

Karslıoğlu: ATÜ’ye beton deney laboratuvarı kurulmalı

16 Eylül 2024
Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu ve beraberindeki heyet, geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Adnan Sözen'i makamında ziyaret etti.

Ziyaret sırasında, Prof. Dr. Sözen'in yeni görevinde başarılar dileyen DAİMFED Genel Başkanı Karslıoğlu, DAİMFED ve Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (ATÜ) Mühendislik Fakültesi Dekanlığı ile başlatılan işbirliği üzerine görüş alışverişinde bulundu.

Ele alınan konuların başında, DAİMFED ve ATÜ ortaklığıyla kurulması planlanan Beton Deney Laboratuvarı, Mühendislik Fakültesi mezunlarının istihdamı, ‘Mesleğim Elimde’ ve ‘İlk Baretim İlk Yeleğim’ projeleri hakkında destek istendi.

KARSLIOĞLU: ATÜ’YE LABORATUVAR KURULMASINI ARZU EDİYORUZ

DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, “ATÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Beycioğlu ile hayata geçirdiğimiz işbirliği, mühendislik fakültesindeki öğrencilerimizin genç DAİMFED’i kurmasıyla devam ediyor. Bu serüvende, depremden sonraki inşaatların devam edebilmesi raporuyla birlikte üst seviyelere çıkan işbirliğimiz, bundan sonrada üstüne koyarak devam edecek. Çünkü üniversitemiz, bilim ve teknoloji anlamında sektörümüzün gelişimini sağlayan donanımlara sahip, backraundu olan bir üniversite. Adı üstünde Bilim ve Teknoloji Üniversitesi. Bizim bu konuda üniversitemize kayıtsız kalmamız, mesleğimizi üniversiteden habersiz ilerletebilmemiz mümkün değil. Bundan sonraki aşamalarda birlikte hareket edebilmek için federasyon olarak yeni projelerimiz var. En önemli projelerimizden biri de deney yapabilen laboratuvar kurulması. Hem beton, hem demir, hem de su boruları deneyini üniversitemizde kurulmasını arzu ediyoruz. Bu proje sektöre maddi manevi katkı sağlanacak ve Adana ekonomisine de güç katacak. Tabii Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yeni yerleşkeleriyle çok hızlı büyüyen bir üniversite. Üniversite yerleşkesindeki bina yapımlarında federasyon olarak fazlasıyla içindeyiz ve yasal çerçevelerde içinde bulunmaya da devam edeceğiz. Son olarak, Rektörümüz Prof. Dr. Adnan Sözen'e görevinde başarılar diliyoruz” diye konuştu.


Yazının Devamını Oku

Öztan: Türk mutfağının inovasyona ihtiyacı yok!

16 Eylül 2024
Gaziantep’te başlayan ve büyük ilgi gören GastroAntep Kültür Yolu Festivali kapsamında düzenlenen "Mutfakta Ata Mirası Projeleri ile Geleneksel Yemeklerin Markalaşması & Ekonomik Değer Yaratma Potansiyeli" konulu panelde konuşan Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Gaziantepli ünlü şef Tahir Tekin Öztan, , gastronominin çok önemli bir güç olduğunu belirterek, gelenekten gelen lezzetlerin geleceğe doğru bir şekilde aktarılmasının önemine dikkat çekti.

Gaziantep mutfağının en başarılı temsilcilerinden birisi olan ünlü şef Öztan, "Türk mutfağının inovasyona ihtiyacı yok. Türk mutfağının sunuma ihtiyacı var. Lezzeti veriyoruz ama sunumda sınıfta kalıyoruz. Bazen insan bir yapar on gösterir. Biz ise on yapıp bir gösteriyoruz. Sizin için çok basit gibi görünen bir şey başkaları için çok önemli oluyor. Mesela İtalyanlar bir yemeği anlatırken, tarladan başlıyorlar. Tarladan sofraya gelene kadar ilgi çekici bir hikaye ortaya çıkıyor" diye konuştu.

HER MEVSİM FARKLI KEBAPLARIMIZ VAR

Gaziantep mutfağının özelliklerini anlatan Öztan, mutfağımızın zenginliğini şöyle anlattı: "Mesela Antep'in kendi adıyla anılan bir kebabı yoktur, derler. Bu çok normal. Çünkü Gaziantep'in o kadar çok kebabı var ki, hangisini Gaziantep kebabı diye isimlendireceksiniz? Gaziantep'te her mevsimin ayrı kebabı var. Kışın soğan kebabını, baharda keme kebabını, yeni dünya kebabını yersiniz. Yazın alinazik yersiniz. Bizim her mevsim ayrı kebaplarımız var. Meyvelerle yapılan çok çeşitli kebaplarımız var. Bizim yemek kültürümüzde, geleneğimizde meyvelerle, sebzelerle yapılan çok sayıda kebabımız var."

GASTRONOMİYİ BEKLEYEN TEHLİKE

Gaziantep mutfağını bekleyen tehlikelere de dikkat çeken Öztan, internet üzerindeki uygulamalar aracılığıyla lokanta ve restaurantlardan evlere yemek servisi yapılmasının çok yaygınlaştığına vurgu yaptı. Öztan, "Genç kızlarımız o yemeklerin nasıl yapıldığını bilmiyor, annesinin mutfağına girmiyor. Sonuçta da lezzetlerimiz, değerlerimiz unutuluyor" şeklinde konuştu.

REÇETELERİ GELECEK NESİLLERE AKTARMALIYIZ

Öztan, panelde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: "Çok önemli bir konu var. Yemeklerimizin, tatlılarımızın reçetelerini korumamız lazım. Mesela biz 50 ile 80 yaş arasındaki kadınların reçetelerinden oluşan bir kitap yazdık. Onlar bize annelerinden hatta nelerinden aldıkları reçeteleri verdiler. Böylece 150 yıl önceki reçeteleri kayıt altına almış olduk. Gastronomi çok önemli bir güçtür, değerdir. Bunun kıymetini bilelim ve gelecek nesillere doğru bir şekilde aktaralım."

Yazının Devamını Oku

Ödüllü filmler Adana Altın Koza’da

16 Eylül 2024
23-29 Eylül 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin Dünya Sineması bölümünde gösterilecek Festivallerden seçkisinin filmleri de açıklandı. Cannes, Berlin, Locarno, Selanik, Saraybosna gibi dünya festivallerinin 2024 programlarından seçilen 11 film, Adana’da ilk kez seyirciyle buluşacak.

23 Eylül’de başlayacak 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin, Festivallerden Seçkisi de heyecan yaratıyor. Cannes, Berlin, Locarno gibi dünya festivallerinin 2024 programlarından 11 filmi buluşturacak seçkide, Francis Ford Coppola’nın “Megalopolis”, Mohammad Rasoulof’un “Kutsal İncirin Tohumu” (The Seed of the Sacred Fig), Adam Elliot’ın “Bir Salyangozun Anıları” (Memoir Of Snail), Boris Lojkine’nin “Süleyman’ın Hikâyesi” (The Story of Souleymane), Emanuel Pârvu’nun “Dünyanın Sonuna Üç Kilometre” (Three Kilometers To The End Of The World), Payal Kapadia’nın “Aydınlık Hayallerimiz” (All We Imagine As Light), Tato Kotetishvili’nin “Kutsal Enerji” (Holy Electricity), Mo Harawe’nin “Cennetin Kıyısındaki Köy” (The Village Next To Paradise), Agathe Riedinger’in “Vahşi Elmas” (Wild Diamond), Basel Adra, Hamdan Ballal, Yuval Abraham ve Rachel Szor’un “Gidecek Yer Yok” (No Other Land, 2024) ve Farahnaz Sharifi’nin “Çalınan Gezegenim”(My Stolen Planet, 2024) adlı filmleri Adana’da ilk kez seyirciyle buluşacak.

Dünya Sineması / Festivallerden 2024

Aydınlık Hayallerimiz (All We Imagine As Light)
Payal Kapadia, 2024, Fransa-Hindistan-Hollanda-Lüksemburg
Bir Salyangozun Anıları (Memoir of a Snail)

Yazının Devamını Oku

Adı yaşatılacak... Narin adına hatıra korusu

13 Eylül 2024
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde katledilen 8 yaşındaki Narin Güran’ın adının yaşatılması için Adana'nın Yüreğir ilçesi Atakent Mahallesi’nde 300 fidanlık hatıra korusu oluşturdu.

‘Narin Koruluğu’ için düzenlenen fidan dikme törenine Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, eşi Fidelya Demirçalı ile vatandaşlar katıldı. 

“NARİNİMİZ HER NEFESTE YAŞAYACAK”

Kaybolduktan sonra cansız bedeni bulunan ve Türkiye’yi yasa boğan cinayetin ardından küçük yaşta

aramızdan ayrılan Narin’in adının sonsuza dek yaşatılması amacıyla ‘Narin Koruluğu’nun oluşturulduğunu dile getiren Başkan Demirçalı, törende yaptığı konuşmada “Biz bugün burada, hayatının baharında minicik bir fidan iken bizlerden koparılan yaşam ve sevgi dolu kızımızın hatırasını ilelebet yaşatmak adına bu alanda yüzlerce fidan dikimi

gerçekleştireceğiz. Narin kızımızın adının yaşatılması ve unutulmaması için her inançta, her kültürde kutsal kabul edilen, sevginin ve canlılığın sembolü olan fidanı, ağacı seçtik. Narin’imiz her nefeste yaşasın istedik. Hatıra fidanlığımızın Narin’in kalbindeki sonsuz sevgi ile büyüyüp gelişmesini, toplumun her kesimine bu sevginin nüfuz etmesini, bu sayede sevgiden yoksun olan yüreklere bir nebze olsun sevgi tomurcukları ekmesini temenni ediyoruz” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Başkan Demirçalı, eşi Fidelya Demirçalı ve katılımcılar ile birlikte fidan dikti. 

Yazının Devamını Oku

“Polonya, Şimdi” seçkisi Adana Altın Koza’da

13 Eylül 2024
Polonya sinemasının son döneminden ödüllü filmler 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde yer alacak.

Polonya Büyükelçiliği ve Gezici Festival’in ortaklığında hazırlanan “Polonya, Şimdi” adlı seçkide, festivalin bu yılki Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi usta yönetmen Jerzy Skolimowski’nin Cannes’da Jüri Büyük Ödülü ve En İyi Özgün Müzik Ödülü’nün yanı sıra toplam 31 ödülün sahibi son başyapıtı “Aİ” (EO), Anna Jadowska’nın Tribeca Film Festivali’nden En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan draması“Çatıdaki Kadın” (Woman On The Roof), Grzegorz Dębowski’nin Polonya Film Festivali’nde Yılın Çıkış Yapan yönetmeni seçildiği ilk uzun filmi “Değersiz Bir Hayat” (Next To Nothing), Robert Glinski’nin Polonya kökenli ilk Papa olacak Karol Wojtyła’yı 20 yıl boyunca izlemiş gizli servis görevlisi Budny’nin psikolojik portresini çizen gerilimi “Gölge Adam” (Strawman) ve DK Welchman ile Hugh Welchman’nın Polonya Film Festivali’nden Seyirci Ödülü ile dönen sıradışı canlandırması “Köylüler” (The Peasants) gösterilecek.

23-29 Eylül 2024 tarihleri arasında düzenlenecek 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin Dünya Sineması programının seçkilerinden biri de, Polonya sinemasının son dönem önemli ve ödüllü örneklerini buluşturan “Polonya, Şimdi” olacak. Polonya Büyükelçiliği ve Gezici Festival’in ortaklığında hazırlanan seçkide, toplam 5 film Adana’da ilk kez seyirciyle buluşacak.

SEÇKİDE 5 FİLM GÖSTERİLECEK

Festivalin bu yılki Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi de olan usta yönetmen Jerzy Skolimowski’nin hüzünlü bir eşeğin kocaman gözlerinden dünyanın halini beyazperdeye aktardığı, Cannes’da Jüri Büyük Ödülü’nün yanı sıra 31 ödüle layık görülen ve 2023 yılında Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar’a aday olan son filmi “Aİ” (EO, 2022), görüntü yönetmeni Michal Dymek ve filmin müziklerini yapan Pawel Mykietyn’e de ödüller kazandıran bir başyapıt.

Anna Jadowska’nın gerçek olaylardan esinlenen ve 60 yaşında bir kadının mutfak bıçağıyla banka soygunu girişimini anlatan filmi “Çatıdaki Kadın” (Woman On The Roof, 2022), başroldeki Dorota Pomykala’nın Tribeca Film Festivali’nden ödüllü performansıyla hafızalara kazınacak dokunaklı bir dram.

Yazının Devamını Oku

Rektörden hayırseverlere çağrı

13 Eylül 2024
Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Sözen; kamu, üniversite ve sanayi işbirliğini geliştirerek Adana’da tarım ve ticaret alanı gibi tüm sektörlerde güneş enerjisini en aktif ve verimli şekilde kullanmanın yolunu açacaklarını söyledi.

ADANA’YI DÜNYAYA TANITACAĞIZ

Üniversite olarak önemli projeler yürüttüklerini belirten Rektör Sözen, projeleri kapsamında Adana’yı dünyaya tanıtmayı hedeflediklerini söyledi.

Prof. Dr. Sözen, “Şu anda rektör yardımcımızla dış ilişkiler koordinatörümüz Romanya’da. İki tane Avrupa Birliği projemiz var. Bunlardan birisi kültürel mirasın yapay zekâ ile oyunlaştırılması. Bu yönüyle 25 Eylül’de Stockholm’de bir toplantıya katılacağız. 11-13 Kasım’da da onlar buraya gelecekler. Dolayısıyla Adana’yı bilim ve teknoloji alanında dünyaya tanıtacağız” dedi.

DESTEK BEKLİYORUZ

Üniversitede 19 engelli öğrenci bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Adnan Sözen, bu öğrencilerin kampüs alanından ana yola çıkmaları için bir araca ihtiyaçlarının olduğunu vurguladı. Sözen, “Bu konuda sanayici ve işadamlarımız ile Adanalı hayırseverlerin desteklerini bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Yazının Devamını Oku

Adana Altın Koza’dan Jerzy Skolimowski’ye Ödül

12 Eylül 2024
23-29 Eylül 2024 tarihleri arasında 31. kez düzenlenecek Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin Yaşam Boyu Başarı Ödülü, sinemaya getirdiği yenilikçi bakış ve sanatsal cesareti gerekçesiyle Polonya sinemasının auteur yönetmenlerinden Jerzy Skolimowski’ye verilecek.

Polonya Büyükelçiliği ve Gezici Festival’in ortaklığında festivalin konuğu olarak Adana’ya gelecek olan Skolimowski, Cannes’da Jüri Büyük Ödülü ve En İyi Özgün Müzik Ödülü’nü alan son filmi “Aİ”nin gösterimine de katılacak.

SON FİLMİ ‘Aİ’ DE GÖSTERİLECEK

Usta yönetmen ayrıca, festival kapsamında seyirciyle buluşacak son filmi “Aİ”nin (EO, 2022) gösterimine, filmin hem senaristi hem de yapımcısı olan Ewa Piaskowska ile birlikte katılacak. Cannes’da Jüri Büyük Ödülü ile En İyi Özgün Müzik Ödülü’nü alan ve 2023 Oscar’larında Yabancı Dilde En İyi Film dalında aday olan film, hüzünlü bir eşeğin kocaman gözlerinden dünyanın halini beyazperdeye aktarıyor. Uluslararası festivallerde 31 ödülün sahibi olan film, Michal Dymek’in eşsiz görüntü yönetimi ve Pawel Mykietyn’in Avrupa Film Ödülleri ve Cannes’dan ödüllü müzikleriyle de benzersiz bir başyapıt.

POLONYA YENİ DALGASI’NIN TEMSİLCİLERİNDEN

1938 doğumlu Polonyalı film yönetmeni, senarist, oyuncu ve ressam Jerzy Skolimowski, özgün tarzı ve güçlü görsel diliyle dünya sinemasının önemli figürlerinden biri sayılıyor. Andrzej Wajda ve Roman Polanski gibi yönetmenlerin filmlerinde senaryo yazarlığı yaparak başladığı sinemada kısa filmler yönetti ve ilk uzun filmi “Identification Marks: None” (1964) oldu. Bireyin topluma yabancılaşması, varoluşsal krizler ve özgürlük arayışı gibi temaları işlediği filmleriyle 1960’larda Polonya Yeni Dalgası’nın önemli temsilcilerinden biri oldu. Önemli filmleri arasında, “Walkover” (1965), “Barrier” (1966), Berlin’den Altın Ayı ödüllü “Le départ” (1967), “Deep End” (1970), Cannes’da En İyi Senaryo ödülünü alan “Moonlighting” (1982), Venedik’te Jüri Özel Ödülü alan “The Lightship” (1985), “Four Nights with Anna” (2008), Venedik’te Jüri Özel Ödülü ile En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazanmış “Essential Killing” (2010) bulunmaktadır. 2016’da Venedik Film Festivali’nde Yaşam Boyu Başarı Altın Aslan Ödülü ile onurlandırılan Skolimowski, 7 yıl aradan sonra çektiği son filmi “Aİ” ile ilk Oscar adaylığını aldı.

Yazının Devamını Oku

Adana Altın Koza’nın Edebiyat Uyarlaması finalistleri belli oldu

11 Eylül 2024
23-29 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılacak 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin bu yıl ilkini düzenlediği Edebiyat Uyarlaması Uzun Metraj Senaryo Yarışması’nın finalistleri açıklandı. 53 başvurunun olduğu yarışmada 7 senaryo, Anna Maria Aslanoğlu, Mine Söğüt ve Seren Yüce’den oluşan jürinin karşısına çıkacak.

Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Muzaffer İzgü gibi usta yazarların doğduğu topraklara saygı duruşunda bulunan ve edebiyatımızın güçlü eserlerini perdeye taşımaya teşvik etme amacıyla düzenlenen yarışmaya toplam 53 proje başvurdu. Film eleştirmeni, senarist ve senaryo danışmanı Burak Göral, yazar ve senarist Doğu Yücel ile yönetmen ve senarist Nazlı Elif Durlu’dan oluşan ön jüri, 7 senaryoyu finalist olarak belirledi.

Şükran Yiğit’in aynı adlı kendi romanından uyarladığı “Burası Radyo Şarampol”;

Berrin Kırımlıoğlu’nun “Elsa’nın Sevdiği Biri” adlı öyküsünden Çiğdem Sezgin ve Gül Gürsoy’un senaryosunu yazdığı “Elveda Mona Lisa”;

Nisa Yıldırım’ın aynı adlı kendi romanından uyarladığı “Epidemik Eros: Paşa Gönül İsyanı”;

Yazının Devamını Oku