SON yıllarda Türkiye’de sanayi sektöründe verimlilik arttı.
Ekonomik büyümenin çok önemli bir bölümü verimlilik artışından sağlandı. Dolayısıyla, ekonomik büyüme istihdama beklendiği gibi yansımadı.
Sanayide gözlenen gelişmelere paralel, aynı kalitede tarımda bir verimlilik artışı yaşanmadı. Aksine, tarım sektörü giderek kendini besleyemez hale gelip tarımdaki gizli işsizlik kentlerde açık işsizliğe dönüştü. Gizli işsizlik açık işsizliğe dönüştü.
Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından biri tarım sektöründeki verimsizliktir. Sektördeki verimsizlik tarım gelirlerini olumsuz etkilemektedir. Sonuçta, verimsizliği getirdiği düşük gelirler çeşitli mekanizmalar icat edilerek devlet desteği ile artırılmaya çalışılmaktadır. Kısacası, sektördeki verimsizliğin faturasının bir bölümü yüksek fiyatlar yoluyla tüm toplum ve vergi verenlerce karşılanmaktadır.
Birçok tahıl ürününde iç fiyatlar uluslararası fiyatların iki katına gelmektedir. Yüksek iç fiyatlar ithalat kısıtlamalarıyla sürdürülmektedir. Üretim fazlası olduğunda, birçok tarım ürünlerimiz zararına ihraç edilmektedir.
ULUSLARARASI REKABET
Tarımda uluslararası rekabet giderek artmaktadır. Dünyanın önemli tarım üretici ülkeleri sektördeki verimliliği giderek artırmaktadır. Verimlilik artışları tarım fiyatlarını göreli olarak aşağı yönde çekmektedir. Benzer bir gelişme olmadığında, Türkiye’de tarım sektörünün desteklenmesi giderek daha da pahalılaşan bir proje haline dönüşmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri dünya tarımında çok önemli bir yer tutan ekonomilerdendir. Son 50-60 yılda birçok tarım ürününde üretim artmıştır. Ama, Amerika’da çiftlik sayısı düşmekte ve çiftlik başına düşen ortalama toprak büyüklüğü artmaktadır.
Amerika’da çiftlik sayısı 1940 yılında 6.4 milyonken, 2005 yılında 2.1 milyona düşmüştür. Çiftlik sayısı son 65 yılda üçte bir azalmışken, ortalama çiftlik büyüklüğü aynı dönemde iki buçuk misli (705 dönümden 1800 dönüme) artmıştır. Toplam tarım yapılan arazi de aynı dönemde yüzde 15.6 azalmıştır. Benzer bir gelişme tarım sektörü güçlü diğer ülkelerde de gözlenmektedir.
TÜRKİYE
Tarım sayımlarına göre, Türkiye’de 3 milyon kadar tarımsal işletme vardır. İşletme başına ortalama toprak büyüklüğü 60 dönüm kadardır. Arazisi 50 dönümün altında olan işletme sayısı toplamın yüzde 65’idir. Son yıllarda tarımda kullanılan arazi toplamı da küçümsenmeyecek düzeyde artmıştır.
Tarımsal faaliyette bulunan hane halkı sayısı 4.1 milyon kadardır. Tarım sektöründeki hane halkı fertlerinin çok büyük bir bölümü kendi hesabına ya da ailesinin yanında ücretsiz işçi olarak çalışmaktadır. Kısacası, Türkiye tarımı çok büyük ölçüde pazara üretim yapan bir yapıya henüz bürünememiştir.
Türk tarımında gübre kullanımı, makineleşme ve sulama eskiye göre çok artmıştır ve artmaya da devam etmektedir. Ama, ekilen toprakların küçüklüğü tarım sektöründeki verimsizliklerin önemli kaynaklarından biridir. Türkiye tarımında en had safhada ölçek sorunu vardır.
Böyle bir yapı içinde Türkiye’de tarım sektörünün uluslararası rekabet gücüne ulaşabilmesi beklenemez. Aynı şekilde, tarım sektörünün desteklenmesinin pazar ekonomisi mantığı içine oturtulabilmesi bu yapıyla kısa dönemde zor görünmektedir.