BUGÜNKÜ haliyle, bizim gibi ülkelere gelen yabancı yatırımcıların risk alma profili aşağı yukarı benzer olduğundan, ya hepsi beraber bizim piyasalara giriyorlar ya da hepsi beraber çıkıyorlar. "Haber" herkesi aynı yönde hareketlendiriyor.
Çıkanın karşısında da yerli yatırımcılar var, girenin karşısında da. Ama, çoğu kez, yerli yatırımcılar da yabancılarla aynı paralelde hareket ediyor. Sıcak parayı ekonomik istikrarsızlığın kaynağı yapan olgu da herkesin aynı yönde hareket etmesi.
Bir düşünelim. Amerika’ya giren-çıkan sıcak paranın haddi hesabı yok. Son dokuz aydır Amerikan ekonomisinde yaşanan çalkantılar bizde olsaydı, sonuçları çok daha farklı olurdu. Bu farklılığı azaltmak ancak uzun dönemde istikrarlı bir ekonomiyle olabilir.
GELİŞMEKTE OLAN PİYASA
Çok kısa vadeli yatırımcılar her zaman olacaktır. Bunlar bizim gibi piyasalara girip çıkacaklar. Ama, bunların karşısında uzun vadeli bakış açısı olan kurumsal yatırımcılar da olmalı. Beklentileri yalnızca yüksek risk aldığı için yüksek getiri elde etmek olmayan, farklı bir piyasada ve yatırım aracında olduğu için yatırım portföyünü belli bir yelpazede dağıtmayı amaçlayan yatırımcılara da ihtiyacımız var.
Bu çeşit yatırımcılar, çoğu kez ya kendi yatırım politikaları gereği ya da uymak zorunda oldukları düzenlemeler nedeniyle belli kredi değerliliği üzerindeki ülke ve yatırım araçlarına yatırım yapabiliyorlar. Biz henüz o düzeyden oldukça uzağız. O düzeye geldiğimizde, bugün sıcak para diye nitelenen yabancı yatırımlar o denli sıcak olmayacaklar. Bunun da ötesinde, finans piyasalarımız çok daha istikrarlı olacak.
Gelişmekte olan piyasa kavramını bazı yabancı kaynaklar şöyle tanımlıyor: yatırım araçlarının önemli bir kısmının yabancı yatırımcılar tarafından tutulduğu, ama yatırım araçlarındaki günlük işlem hacminin çoğunun yerlilerce yapıldığı piyasa. Bu tanımın söylediği şu: yatırım aracındaki getiri yabancıları memnun edecek kadar yüksek olacak. Ama, yabancı yatırımcı çıkmak istediğinde, elindeki yatırım araçlarını satabilecek yerli yatırımcılar da az olmayacak.
Bu tanımdan kurutulup daha istikrarlı bir piyasaya ve sıcak paranın o denli sıcak olmayacağı bir ortama sahip olmak için yerli yatırımcı kitlesinin artıp yatırım araçlarının yerli yatırımcılar arasında da derinleşmesi gerekiyor. Örneğin, bono piyasasında en önemli oyuncular arasına bankalar yanında uzun vadeli bakış açısı olan yerli gerçek ve tüzel kişilerin de girmesi gerekiyor. Yabancıların da işlem hacimlerinde daha önemli bir pay sahibi olması gerekiyor. Bazı yabancılar çıkıyorsa, bazı yabancılar da aynı anda bizim piyasalarımıza girme eğilimi içinde olmalılar.
ESKİ YANLIŞLAR
Böyle bir yapıyı oluşturmak her konuda istikrar gerekiyor. Yerli yatırımcıların mali yatırımlardan korkmaması gerekiyor.
Yabancıların vergilendirilmeyip yerlilerin vergilendirildiği bir piyasada arzulanan derinleşme olamaz. Finansal araçların kamu finansman ihtiyacına göre vergilendirildiği bir ortamda finansal yatırımların derinleşmesi beklenemez. Getirilerin geriye dönük vergilendirildiği bir ülkede yerli yatırımcıların yabancıların izinden gitmesi engellenemez. Kendi yatırımcısını dövüp yabancı yatırımcılara davetiye çıkaran bir finans sistemi yabancıya endeksli olmaktan kurtulamaz.
Bugün geldiğimiz nokta yıllarca yapılan yanlışların bir sonucu. Dolayısıyla, çözümün mucizevi bir biçimde bir gecede oluşması beklenmemeli. Ama, geçmişte yaptığımız benzer yanlışları yapmayarak istikrarlı bir finans sisteminin oluşmasına katkıda bulunabiliriz.