RAHMETLİ Turgut Özal Cumhurbaşkanı olduktan sonra, kendi deyimiyle bir nevi ‘‘wise man’’ (akıllı adam) olmuştu.
Kendisi iktidardayken yapmadığı şeylerin yapılmasını arzulardı. Arzularının çoğu da gerçekten doğru şeylerdi.
Kamuoyu önünde yapılan bir konuşma olduğu için burada tekrarlamakta bir sakınca görmüyorum. Yine doğruları sıraladığı bir toplantıda yaptığı konuşmada Özal, devletin vergi toplayamadığından şikáyet etti. Devletin neden vergi toplayamadığını anlattı.
‘‘Bir vilayetin bir kasabasında belediye başkanlığı ara seçimi yapılıyor. Bizim partinin İlçe Başkanı beni arıyor. Sayın Başbakan'ım, vergi memurları bu ilçede vergi incelemesi yaptığı sürece bu ilçede bir oy bile alamayız diye şikáyet ediyor. Ben hemen Altan Tufan'ı arıyorum. Aman Altan, şu ilin şu ilçesinde biraz yavaş git diyorum. Sağ olsun Altan beni kırmıyor. Öyle değil mi Altan? Altan vergi denetim uzmanlarını geri çekiyor. Ahali memnun. Biz o ilçede Belediye Başkanlığı seçimini kazanıyoruz. Ama, devlet böyle vergi toplayamaz!’’
VERGİ AFFI
Konuşmayı dinleyenler hayretler içinde. Özal'ın anlattığı dönemde Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürü, konuşmanın yapıldığı sırada da Cumhurbaşkanlığı Danışmanı olan rahmetli Altan Tufan kırmızı bir suratla Özal'ın söylediklerine utangaç bir gülüşle başını sallıyor.
Vergi toplamak ciddi bir iştir. Politikacılar Meclis'te ne kadar vergi alınacağına ve vergi toplamanın yollarına, vergi vermeyenlere uygulanacak cezalara karar verirler. Ama, bu kararlar verildikten sonra, politikacılar vergi toplamaya karışmamalılar. Karışırlarsa, devlet vergi toplayamaz hale gelir.
Türkiye'de sık sayılabilecek aralıkta vergi affı çıkarılır. Her defasında, ‘‘bu kez affedip beyaz sayfa açalım, bundan böyle vergi kaçıranlara müsamaha etmeyeceğiz’’ denir. Ama, ardından da, yeni bir vergi affı çıkarılır. Yine, aynı şeyi yapmak için kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor. Yine, yanlış yapılacak. Gördük ki, vergi aflarıyla devlet vatandaşlarıyla barışmıyor, daha da yüz göz oluyor.
Devletin vergi affı çıkararak vergi gelirlerini artırması olanaklı değildir. Aksine, çıkarılan her vergi affı, vergilerini zamanında ve tam olarak verenlerin enayi yerine konulması, vergilerini vermeyenleri toplumun uyanıkları konumuna sokmaktadır. Affedilenler düzenlerini bozmadığı gibi, geçmişte enayi yerine konanların da vergi vermemesini teşvik etmektedir.
UYGULAMA
Türkiye'de devlete ödenmesi gerekip de ödenmeyen vergi bir anlamda şirketler için bir finansman kaynağı haline gelmiştir. O kadar ki, vergi mükellefleri vergi borçları olduğu devletten ziyade, kredi borcu olan bankalardan daha çok korkar duruma gelmişlerdir. Doğaldır da. Çünkü, kamu bankalarını dışarıda bırakırsak, bankalar affetmiyorlar. Ama, devlet sıkça af çıkarıyor.
Bu yaklaşımla, bu ülkede ne vergi reformu yapılabilir ne de vergi toplanabilir. Vergi yasasını nasıl çıkarırsak çıkaralım, önemli olan uygulamadır.