Enis Berberoğlu: Vurgun raporuna müthiş yorum

Enis BERBEROĞLU

ESKİLER yazılan haberin devamını getirmeye ‘‘fikri takip’’ adını verirdi. Eğer bu köşede çıkan Enerji Bakanlığı haberlerini ‘‘fikri sabit’’ saymazsanız, hafta başında açtığımız Aksu Enerji dosyasında ulaştığımız yeni bilgileri paylaşmak niyetindeyiz.

Ama önce Aksu dosyasını kısaca hatırlatalım.

Aksu Enerji ve Ticaret A.Ş., Isparta'da kurulu ve Aksu-Çayköy Hidroelektrik Santralı'nın işletmecisi şirket... Aksu, 1985 yılında kuruldu, santralı 1989 yılında işletmeye aldı. Kurucu ortakları arasında Şevket Demirel ve Göltaş şirketi de vardı.

Aksu Enerji, 4 Ocak 2000 tarihinde halka açıldı. Es Menkul liderliğinde halka arz edilen Aksu Enerji hisselerine 534 bin lotluk talep geldi. Oysa arz miktarı 81 bin lotla sınırlıydı. Çare olarak noter huzurunda belirlenen 36 bin kişiye birer lot satış yapıldı. 700 kişiye 50'şer lot verildi, kalan 10 bin lot da kurumsal yatırımcıya yönlendirildi.

Aksu Enerji, borsadaki ilk 10 iş gününde yüzde 547'lik artışla 22 bin liradan 142 bin 500 liraya yükseldi.

* * *

Ne var ki Aksu hisselerinden sadece şanslı yatırımcıların değil Enerji Bakanlığı bürokratlarının da sebeplendiği kısa sürede anlaşıldı.

Bakanlıktan emekli eski bir bürokrat, başta Enerji İşleri Genel Müdürlüğü olmak üzere çok sayıda personelin Aksu Enerji hissesi aldığını ihbar etti. Teftiş Kurulu harekete geçti.

Koridor dedikoduları ilginçti.

Anlatılanlara göre, Enerji İşleri Genel Müdürlüğü'ndeki kıdemli bir yönetici, hisse alımı için adeta koordinatör görevini üstlendi. Zaten Aksu Enerji'nin kurucu ortağı olmakla övünen bu bürokrat ve sekreteri, diğer çalışanlardan para toplayarak, liste yapıp hisse alımına öncülük etti.

Hatta toplanan paralar bu bürokratın makam şoförü ile bankaya yollandı. Ama şoför, ‘‘Taliplerin tek tek gelip hesap açmaları gerekiyor’’ gerekçesiyle geri çevrildi. Bürokratlar bankaya şahsen başvurmak zorunda kaldı.

Müfettişler, Aksu Enerji hissesi satın alan toplam 80 personel saptadı. Yakınları adına hisse alan uyanık ve tecrübeli bürokratlar kurtuldu. Teftiş Kurulu raporunda, Aksu Enerji şirketine doğrudan muhatap olan Enerji İşleri Genel Müdürlüğü çalışanları ile bakanlığın diğer birimlerinde görevli olanlar arasında fark gözetildi.

Elektrik üreten, satan veya dağıtan kuruluşların fiyat tarifelerini hazırlayan Enerji İşleri Genel Müdürlüğü'nün 21 yöneticisi ve çalışanı için daha ağır cezalar talep edildi.

* * *

Bakanlık makamına 31 Ağustos 2000 tarihinde 80 sayı numarası ile teslim edilen Teftiş Kurulu raporunda; Enerji İşleri Genel Müdür Vekili Osman İlhan, Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcıları Yavuz Gürsoy ve Metin Başlı'nın görevden alınması önerildi.

Ne var ki, Teftiş Kurulu raporunda talep edilen operasyon yerine bu raporun üstüne el yazısıyla ilginç bir not düşüldü:

‘‘Ülkenin karşı karşıya bulunduğu enerji krizi ve bazı projelerin önemine binaen şimdilik uygulanmasın...’’

Sonuçta borsa seven bürokratlar kınama cezası aldı, dosya kapatıldı.

Ama minare kılıfa ne kadar sığdı derseniz...

Osman İlhan'ın ismi bu kez Beyaz Enerji operasyonuna karıştı, görevden alındı. Fezlekede, ‘‘TEAŞ Genel Müdürü Muzaffer Selvi'nin de bu kurum içerisindeki karanlık ilişkilerini, bakanlıktaki Enerji İşleri Genel Müdür Vekili Osman İlhan'ın desteği ile sürdürdüğü’’ iddiasına yer verildi.

* * *

Günlerce bu köşeden ‘‘Aksu Enerji vurgununa karışanlar arasında Beyaz Enerji zanlıları var mı?’’ diye sorduk.

Bakanlık yanıt vermeyince iş başa düştü.

Şimdi de, Aksu Enerji vurgunuyla ilgili müfettiş raporunu ‘‘enerji krizi’’ bahanesiyle sulandıran ismi merak ediyoruz.

Müfettişlerin ‘‘görevden alınsın’’ talebinde bulundukları bürokratları, ‘‘önemli projelere binaen’’ koruyan kimdir, ismini soruyoruz.

Beyaz Enerji operasyonunda eleştirileri göğüslerken ‘‘Teftiş Kurulu raporunun gereğini yaptım’’ diye övünen Enerji Bakanı Cumhur Ersümer, herhalde başka bir raporun önünü kesenin kimliğini kamuoyundan esirgemez... Öyle değil mi?