Paylaş
BU satırlar kaleme alınırken TBMM'de Beyaz Enerji gensoru görüşmeleri devam ediyordu. Sayın vekillerin hür vicdanla doğru karar alabilmeleri amacıyla bilgilenmeleri yönünde naçiz katkılarımız açısından iş işten geçmek üzereydi... Madem ki vekiller ilgili değil sizlerle paylaşalım dedik.
* * *
İşadamı Doğan Karadeniz'in ismi Beyaz Enerji operasyonunun göbeğine oturdu. Silopi Mobil Santral ihalesini kazanan bu şirkete, Mesut Yılmaz'ın akrabası Mehmet Kutman'ın pay sahibi olduğu bir şirketin ortaklığı değişik yorum ve iddialara yol açtı.
Biz de bu iddiaları işadamı Mehmet Kutman'a sorduk:
- Böyle bir ortaklık var mı?
Mehmet Kutman: Benim azınlık hissedarı olduğum bir şirket, Silopi Mobil Santral ihalesini kazanan firmaya yine azınlık hissesiyle ortak oldu.
- Siz azınlıktaysanız ana ortaklar kimler?
Mehmet Kutman: Yabancı risk sermayesi şirketleri. Zaten tek yatırımımız bu santral işi de değil. Telefondan komünikasyona farklı alanlarda ortaklıklar söz konusu. Bu şirketin işi finansman sağlamak.
- Ortaklık ne zaman gerçekleşti?
Mehmet Kutman: İhaleyi kazandıktan sonra finansman ararken bize geldiler. Zaten toplam 30 milyon dolar civarında bir işti. Sadece bize de gelmediler, bizim şirket başvurdukları, teklif aldıkları üçüncü kapıydı.
Mehmet Kutman, kendisiyle görüştüğümüzde New York'taydı. Yeni ve çok daha büyük enerji ihaleleri için sermaye arayışındaydı.
* * *
Adı Ünal Peker. Gözaltındaki eski TEAŞ Genel Müdür Yardımcısı. Fezlekede yer alan iddialara göre Peker, eski bakanlardan Birsel Sönmez'den ve işadamı Doğan Karadeniz'den ‘‘yardım mahiyetinde’’ para kabul etti.
İlginçtir, Ünal Peker'in ilk kamu hizmeti TEAŞ değil.
DYP-SHP koalisyonu yıllarında, 1990'ların başında SHP'li Bayındırlık Bakanı Onur Kumbaracıbaşı döneminde Ankara İl Müdürlüğü görevindeydi. Partili müteahhit lobisinin baskısıyla atanan Peker, kısa sürede görevden alındı. Dönemin Bakanı Kumbaracıbaşı'ya ‘‘Neden?’’ diye sorduk, ‘‘Çok sayıda şikáyet geldi, görevden aldık’’ yanıtını verdi.
* * *
İşte size siyasetten kenar süsleri...
Memlekette yetim siyasi kalmasın diye uğraşan işadamları, yolsuzluk iddiasıyla görevden alınıp hemen ardından terfi eden bürokratlar. Şirket gibi çalışan bakanlıklar, bakan gibi işadamları. Kedi ve ciğer meselesi.
* * *
Bu arada Enerji Bakanlığı'ndan, Aksu Enerji şirketinin halka arzı sırasında hisse alan bürokratların isimleriyle ilgili herhangi bir açıklama gelmedi. Umutla bekliyoruz.
KARŞI GÖRÜŞ-KATKI
‘‘Başbakanlık Denetleme Kurulu, sadece başbakan yardımcısının şahsıyla ve partisiyle ilgili çıkarlarına aykırı gelişen olaylarda mı çalışır? Vazgeçilen nükleer enerji ihalesinde sarf edildiği söylenen ve bizzat Mesut Yılmaz tarafından açıklanan ve iadesi düşünülen milyonlarca dolarlık MASRAF'ı araştırmak varken, bence doğruyu yaparak haber değeri olan üst bilgiyi açıklayan AA Haber Ajansı Müdürü hakkında soruşturmaya başlamak, herhalde önem bakımından çok daha sonra gelen bir görev olmalıydı.’’
(Bülent Uğurses)
‘‘22 Ocak 2001 tarihli haberinizde belirttiğiniz, bakanlık görevlilerinin görevlerini kötüye kullanarak serbest piyasada seyreden bir şirketin hisselerinden haksız kazanç sağladıklarını, üzüntüyle okudum. Sermaye Piyasası Kurumu'nun böyle bir durum karşısında harekete geçmesi ve ayrı bir dava açması gerekmez mi?’’
(Onur Taçkın/Vancouver, Kanada)
Paylaş