Enis Berberoğlu: Rutin salaklık

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Dün sabah üstünüze afiyet yine çok salak kalktım... Herhalde bir meslektaşım fark etmiş olacak ki, ‘‘Nasıl hissediyorsun?’’ diye sordu...

Salak salak yüzüne bakınca kendi sorusunu yanıtladı:

- Fena halde kandırılmış hissediyorum... Hani Avrupa Birliği yolcusuyduk, Güneydoğu'da devlet vatandaşını şefkatle kucaklıyordu... Cumhurbaşkanı seçimi rutin kriz haline gelmeyecekti...

Vallahi doğru, bizi fena işlettiler.

* * *

Haydi ben zaten salağım anlamıyorum... Ama paylaşılamayan cumhurbaşkanlığı koltuğunun cazibesi nerede?

Bir kere icra makamı değil... Çankaya'da oturan liderin günlük siyasete karışması ancak eski partisinin sözünden çıkmaması ile mümkün.

Peki sorarım size merhum Turgut Özal Çankaya'dan ANAP'ı idare edebildi mi? Ya Süleyman Demirel, DYP'de Tansu Çiller'i devirebildi mi?

Geriye ne kalıyor... Çankaya'dan emekli edilerek partisinin başından kovulmak istenen Mesut Yılmaz ile yüksek rakımda yaşayan eski kurt düze inerse koltuğu kaptıracağından korkan kırmızı şapkalı Tansu Çiller...

Ve biz de bu zavallılığın adına politik kriz diyoruz.

Geçiniz...

* * *

HADEP'in PKK gölgesinde siyasete mahkûmiyeti Güneydoğu'nun hazin gerçeğidir. Ama bu partiden seçilen belediye başkanları dağdaki eli Keleşli terörist değildir... Temsil ettikleri on binlerce oya saygısızlık edenin demokrasiye imanı yoktur.

HADEP'li başkanları günlerce gözaltında tutanlar... Sanki adresinde bulunamazmış gibi tutuklu yargılayanlar kime gösteri yapıyorlar...

Bu ülkenin gücü Abdullah Öcalan'ı Kenya'da burnunu kanatmadan yakalayıp İmralı'da tutmaya yetmedi mi ki, kimden korkuyorlar...

Geçiniz.

* * *

Bakın RTÜK, CNN-Türk'e bir soru nedeniyle verdikleri kapatma cezasını nasıl savunmuş: ‘‘Yayıncının özgürlük savaşçısı Mandela ile bir bebek katili teröristi özdeşleştirmesi, devletimizin uluslararası arenada haklı olarak savunduğu tüm argümanları zedeleyici, katledilmiş on binlerce insanın yakınlarını tahrik edici, terör hareketinin iç ve dış destekçilerine cesaret verici nitelikte bulunmuştur.’’

Haydi hazretlere ‘‘yorum’’ yetkisini kimin verdiği ayrı mesele diyelim... Be üstatlar ‘‘yorum’’ soru üzerine değil verilen cevaba göre yapılır... Ekrandaki hava durumu sunucusu ‘‘Yağmur mu yağacak?’’ diye sorsa sizler nem kapıp kanal mı kapatacaksınız...

Geçiniz demek istiyorum... Ama artık dilim varmıyor... Tamam şahsen salağım; çünkü anlamıyorum. Ama korkum galiba bu ülkede salaklıklığın rutine bindiğidir... Topluca rutin dışına çıkmaktan başka yol yok mu?

Yazarın Tüm Yazıları